GYV: Bazı sesler Camia'ya operasyon yapılacağı korkusu üretmekte

Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı Başkanı Mustafa Yeşil, Camia’ya ya da Hizmet Hareketi’ne bir operasyon yapılmasının 17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonlarından bu yana sürekli gündeme getirildiğini söyledi. Yeşil, "Özellikle bazı köşe yazarları veya medyada bazı sesler ve sözler sürekli olarak camiaya operasyon yapılacağı korkusu üretmekte ve bununla kendilerine göre neyi murat etmişlerse 3 aylık süre içerisinde devam ettirmekteler.” dedi.

Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’nın düzenlediği ‘Siyasetin Dilindeki Din’ çalıştayının sonuç bildirgesi Beşiktaş Swiss Otel’de düzenlenen basın toplantısı ile açıklandı. Fethullah Gülen Hoca Efendi’nin de onursal başkanı olduğu vakıf 17 Aralık operasyonunun ardından Fethullah Gülen Hocaefendi’ye ve Hizmet Hareketi’ne yönelik iftira, karalama içerikli iddialara cevap verdi. Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ayhan Tekineş’in okuduğu sonuç bildirgesinin ardından Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı Başkanı Mustafa Yeşil gazetecilerin sorularını cevapladı.

Cemaat'e yakın olarak bilinen Kaynak Holding’e bir baskın olduğu söyleniyor ve Cemaat'e seçimlerden sonra operasyon yapılacağı yönünde iddialar var bu konuyu nasıl değerlendiriyorsunuz? sorusu üzerine Yeşil, “Kaynak Holding yetkililerinin yaptığı yazılı açıklamada rutin mali bir denetim olduğunu belirttiler. Tabi ki onların ifade ettiği çerçeve içerisinde rutin bir mali denetim olarak belirttiği meselede başka bir mütalaa yürütmemiz şuanda zor. Farklı bir açıklama olacaksa yine kendilerinden duyulması gerekiyor.” diye konuştu.

Camia’ya ya da Hizmet Hareketi’ne bir operasyon yapılmasının 17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonlarından bu yana sürekli gündeme getirildiğini hatırlatan Yeşil, “Özellikle bazı köşe yazarları veya medyada bazı sesler ve sözler sürekli olarak Camia'ya operasyon yapılacağı korkusu üretmekte ve bununla kendilerine göre neyi murat etmişlerse 3 aylık süre içerisinde devam ettirmekteler.” dedi.

Demokratik ülkelerde neyin suç olduğu, neyin suç olmadığının belli olduğunu belirten Yeşil, şöyle devam etti: “Suç işlememiş birine suçlu muamelesi yapılamayacağı gibi suçlu olan kişilerde hukuki oluşumlarının iptal edilmesi yasal organların devre dışı bırakılması veya suçluların hiçbir gerekçe olmadan dışarıya salınması meselesi de ayrıca demokratik yapıyla ilişkilendirilmesi mümkün değildir. Bu hususta biz ülkemizin yöneticilerinin gayri hukuku muamele ve tarzlar olacağı ihtimalini vermiyoruz. Ancak öyle bir muamelenin sadece o muameleye kalan insanları etkileme değil Türkiye’nin 10 yıldan bu yana kazanmış olduğu bütün birikimlerin bitmesidir. Hukuki sürecin gelişmemesi iktidarı temsil edenlerin halk gözünde meşrutiyetlerini yitirmesi adına çok şey ifade ettiğini düşünüyorum.”

'POLEMİĞE DÖNÜK MALZEME ÜRETMEK ÇOK KOLAY'

RTÜK’ün Kanaltürk’ün ulusal yayın iptal etmesi hakkındaki düşünceleriniz nelerdir? sorusu üzerine ise Yeşil, spekülatif sözler söylemenin kolay olduğunu belirtti. Yeşil, “Polemiğe dönük malzeme üretmek çok kolay. Fakat eğer konuşmalarımızı ve değerlendirmelerimizi hukuk çerçevesi içinde yaparsak maksadımızı daha iyi anlatır veya boşluk ve sıkıntıları da daha iyi ifade ederiz. Kanaltürk’ün ihale iptali meselesi bölgesel yayın hakkının ulusal yayına dönük talebin arkasından onaylanan bir mahkeme kararının bozulup temyize gitmesi ve temyizden tekrar kararın RTÜK lehine bozulması süreci ile başladı. Zamanlama manidar, ihale iptali meselesinin bugünlerde gündeme getirilmesi, ‘zamanlamazı manidar’ ancak bu problemin de çözümü hukuk çerçevesinde gerçekleşecektir. Zira hukukla yapılmış müdahaleler ancak yine hukukla karşılık verilerek cevaplanabilir. Medyanın susturulması sansürlenmesi de bunların telafi edilmesi hepimizin vazifesi. Bunların vicdanı kabul etmesi zordur.” ifadelerini kullandı.

CİHAN