Gezi sanıkları ifade verdi

Gezi eylemlerine ilişkin davanın duruşmasında sanık Burak Başak, gözaltına alındığı sırada polis tarafından darp edildiğini ve yediği yumruk nedeniyle sol kulak zarının yırtıldığını söyledi. İddianamede polislere yöneltilen bir suçlama bulunmamasına rağmen hakimin sanıklara, "Gözaltına alındığınızda polislerin şiddetine, hakaretine ya da küfürüne maruz kaldınız mı?" diye sorması dikkat çekti.

Gezi eylemlerine ilişkin 255 sanıklı davanın 9'uncu duruşması, İstanbul 55'inci Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşmaya, 'Toplantı ve gösteri yürüyüşlerine muhalefet etmek', 'Polise mukavemet etmek', 'Görevli memurun görevini yapmasına engel olmak' ve 'İbadethaneyi kirleterek manevi değerleri aşağılamak' gibi iddialarla suçlanan 12 sanık, savunmalarını yapmak için hazır bulundu. Ayrıca bazı sanık avukatları da duruşmaya katıldı.

Daha önceki duruşmalarda olduğu gibi sanıklar, çeşitli sebeplerle Taksim ya da Gümüşsuyu'nda bulundukları sırada polisin tazyikli su ve biber gazlı müdahalesi sırasında gözaltına alındıklarını söyledi. Bazı sanıklar, olup biteni yerinde izlemek için, bazıları merak ettikleri için orada bulunduklarını, bazı sanıklar ise Gezi Parkı'nda ağaçların kesilmesine engel olmak için orada bulunduklarını ancak eyleme katılmadıklarını ve haklarında iddia edilen suçları işlemediklerini öne sürdü.

Ayrıca sanıkların birçoğu, hukuksuz şekilde gözaltına alındıklarını, polisin orantısız güç kullandığını, darp edildiklerini, hakaret ve küfüre maruz kaldıklarını iddia etti.

Olanları merak ettiği için Gümüşsuyu'na gittiğini belirten Burak Başak, gözaltına alındığında arkasında bulunan bir polis memurunun attığı yumruk nedeniyle sol kulak zarının yırtıldığını ifade etti. Sanık Barış Yıldıran da gözaltına alındıkları sırada polislerin, ailelerine ve şereflerine yönelik küfür ettiklerini söyledi.

Sanık Serkan Bakırcı da gözaltına alındığında fiziksel bir şiddete maruz kalmadığını ancak polislerin "Burada olağanüstü bir durum var. Senin burada ne işin var. Televizyonlardan hiç mi izlemedin?" diyerek manevi cebire maruz bırakıldığını anlattı.

Mahkeme hakimi Yener Yıldırım, sanıklardan birçoğuna "Polisin uyarılarına rağmen dağılmayan, 100'ün üzerinde ses bombası atan, onlarca havai fişekle polise saldıran, polise sapanla bilye atan ve çevreye zarar veren bir grup ile birlikte gözaltına alınmışsınız." hatırlatmasını yaptı. Hakim Yıldırım, daha sonra da sanıkların savunmalarını yapmalarını istemek yerine gözaltına bulundukları sırada polise ya da savcılığa verdikleri ifadeleri okuyarak "Bu şekilde ifade vermişsiniz. Doğru mu?" diye sordu.

Sanıkların bu soruya verdikleri cevabın ardından Hakim Yener Yıldırım, iddianamede polislere yöneltilen bir suçlama bulunmaması, polislerin bu davada sanık olmamalarına rağmen "Gözaltına alınmanız sırasında ya da gözaltındayken polisin şiddetine, hakaretine ya da küfürüne maruz kaldınız mı?" diye sorması dikkat çekti.

Sanıklardan Murat Demirkaya ise hakkında yapılan suçlamaları reddederken, "Bu olaylarla benim işim olmaz. Çalıştığım yerde müdür pozisyonunda çalışan birisiyim." ifadesini kullandı. Sanık Okan Alkan da arkadaşı ile birlikte eve giderken polis müdahalesi olduğunu, kaçan kişilerle bir alakalarının bulunmadığını göstermek için ellerini kaldırarak polislerin yanına doğru gittiklerini anlattı. Buna rağmen gözaltına alındıklarını belirten Alkan, "Gösterilere katılmadım. Zaten siyasi görüşüm de yapılan gösterileri tasvip etmemektedir." şeklinde konuştu.

Hazırda bulunan 12 sanığın da savunmasının tamamlanmasının ardından duruşma, savunmalarını yapmayan sanıkların dinlenmesi için 27 Mayıs 2014 tarihine ertelendi. CİHAN