Genelkurmay’dan başsavcılığa 'belgeler ifşa olmasın' uyarısı

Genelkurmay Başkanlığı, İzmir’de görülen askerî bilgi ve belge ele geçirme davası kapsamında ele geçirilen 664 klasör içindeki 35 bin civarındaki bilgi ve belgenin, İzmir Cumhuriyet Savcılığı’nın talebi doğrultusunda gizlilik değerlendirmesini yaptı.

Google Haberlere Abone ol
Genelkurmay’dan başsavcılığa 'belgeler ifşa olmasın' uyarısı

Genelkurmay Başkanlığı, İzmir’de görülen askerî bilgi ve belge ele geçirme davası kapsamında ele geçirilen 664 klasör içindeki 35 bin civarındaki bilgi ve belgenin, İzmir Cumhuriyet Savcılığı’nın talebi doğrultusunda gizlilik değerlendirmesini yaptı. İncelemenin ardından İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilen yazıda, “İncelenen belgelerden, devletin güvenliğine ilişkin olduğu belirtilenlerin ifşa olmaması için başsavcılığınızca gerekli tedbirlerin alınmasının uygun olacağı değerlendirilmektedir.” denildi.

İzmir 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülürken özel yetkili mahkemelerin kapatılmasıyla 5. Ağır Ceza Mahkemesi’ne devredilen, 49’u muvazzaf 357 sanıklı davada, ele geçirilen 35 bin civarındaki belge, incelenmesi için Genelkurmay Başkanlığı’na gönderildi. TMK 10. maddesiyle görevli savcılığın talebi üzerine Genelkurmay, asker sanıklardan ele geçirildiği iddia edilen belgelerin gizlilik değerlendirmesini yapmak üzere kuvvet komutanlıkları, Jandarma Genel Komutanlığı, Özel Kuvvetler Komutanlığı, Genelkurmay İstihbarat Başkanlığı ve Genelkurmay Adli Müşavirliği temsilcilerinden oluşan bir inceleme heyeti kurdu. İstihbarat, harekât, lojistik, elektronik harp, muhabere, adli ve teknik konularda uzman üç albay, beş yarbay, 11 binbaşı ve bir yüzbaşıdan oluşan heyette kurmay, mühendis, pilot ve Özel Kuvvetler ihtisaslı personeli görev yaptı. Heyetin, şüphelilerin isimlerinden etkilenmemesi ve objektif inceleme yapabilmesi amacıyla belgelerin numaralandırıldığı, incelemelerin bu isimsiz ve numaralı belgeler üzerinde yapıldığı belirtildi. Genelkurmay’a gönderilen belgelerden 589 adedinin, Balyoz davası kapsamında mahkeme tarafından sanık ve sanık avukatlarına dağıtıldığı için inceleme dışında tutulduğu ifade edildi. Değerlendirme yazısında ayrıca incelenen belgeler arasında Harp Akademileri sınavlarına hazırlık için kullanılan dökümanların da bulunması sebebiyle aday subayların her ne kadar hukuki olmasa da uygulamada sınava hazırlanmak için bu türden dökümanları işyerlerinde ve evlerinde bulundurduğu şeklinde bir fiili durumun söz konusu olduğu belirtildi.

'YARGILAMA YAPMA GÖREVİNİN ASKERÎ YARGI MAKAMLARI OLACAĞI KIYMETLENDİRİLMEKTEDİR'

Genelkurmay Başkanı adına Adli Müşavir Dr. Hakim Albay Muharrem Köse imzasıyla 9 Aralık 2013 tarihinde İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilen ve dava dosyasına giren yazıda, söz konusu dökümanların asker sanıklar hakkında başsavcılıkça yapılan soruşturma kapsamında yapılan aramalar sonucunda ev ve işyerlerinde elde edilmiş olmasının, görev sebebiyle ve görevlerinden dolayı elde etmiş olabilecekleri ifade edildi.

Değerlendirme yazısının sonunda ise şunlar kaydedildi: “TCK'nın 327 ve 334'üncü maddelerinde düzenlenen suçlar bakımından, Askeri Ceza Kanunu'nun (ASCK) 54'üncü maddesindeki atıf nedeniyle bu suçların askeri suç haline getirildiği, dolayısıyla Askeri Mahkemelerin Kuruluşu ve Yargılama Usulü Kanunu'nun 9'uncu maddesi uyarınca, asker kişilerin bu suçları işlenmesi durumunda ve ayrıca TMK 10'uncu maddesinde askeri mahkemelerin görevlerine ilişkin hükümlerin saklı olduğu belirtildiğinden, asker kişilerin bu suçlarının askeri yargının görev alanına girdiğinin kabul edilmesi gerektiği değerlendirilmektedir. Nihai değerlendirme yetkisi adli makamlara ait olmakla birlikte, asker kişilerin işyeri ve şahsi bilgisayarlarında ele geçirilen askeri belgelerin, yargılamaya konu suç örgütüne verilmiş olduğuna ilişkin delil bulunmamakta ise bu belgelerin askeri birlik dışına çıkarılması sebebiyle gerçekleşen suçlar konusunda asker kişiler hakkında yargılama yapmakla görevli makamın ASCK 54'üncü maddesi uyarınca askeri yargı olacağı, ayrıca bunun dışında belgelerin askeri birlik dışına çıkarılmasının ASCK 87'nci maddesince düzenlenen 'Emre İtaatsizlikte Israr' suçu gibi başka askeri suçları da oluşturabileceği gözönüne alındığında, yargılama yapma görevinin askeri yargı makamları olacağı kıymetlendirilmektedir." CİHAN

Yorumlar