Faili meçhullerde sanıklar duruşmalardan vareste tutuldu

Türkiye'de 1990’lı yıllarda işlenen 19 faili meçhul cinayet ile ilgili davanın ikinci duruşması sona erdi. Mahkeme, sanıkların duruşmalardan vareste tutulmasına karar verdi. Duruşmaya; tutuklu sanık Ayhan Çarkın, tutuksuz sanıklar Korkut...

Google Haberlere Abone ol
Faili meçhullerde sanıklar duruşmalardan vareste tutuldu

Türkiye'de 1990’lı yıllarda işlenen 19 faili meçhul cinayet ile ilgili davanın ikinci duruşması sona erdi. Mahkeme, sanıkların duruşmalardan vareste tutulmasına karar verdi.

Duruşmaya; tutuklu sanık Ayhan Çarkın, tutuksuz sanıklar Korkut Eken, Ayhan Akça, Ercan Ersoy, Ahmet Demirel, Lokman Külünk, Ayhan Özkan, Seyfettin Lap, Uğur Şahin, Abbas Semih Sueri, Yusuf Yüksel, Enver Ulu, Muhsin Korman, Nurettin Güven ile bazı milletvekilleri ve izleyiciler katıldı. İbrahim Şahin'in avukatı, müvekkilinin rahatsızlığı nedeniyle duruşmaya katılamadığını, diğer duruşmaya hazır olacağını söyledi.

Söz alan Medet Serhat’ın eşi Yurdanur Serhat, “Eşim 14 kurşunla kucağımda öldü. Bunlar maşa, ben büyükleri istiyorum. Bunların ağa babalarını istiyorum. Bir düğünden eve gidiyoruz. Evin sokağında soldan bir araba geldi. Bizi sıkıştırdı. Arabadan bir çıktı. Arabaya kurşun sıktı. Arabadan biri kurşun sıktı ama arabada 3 kişi daha vardı. Benzettiğim kişiler var ama benzetemiyorum. Ben bir asker kızıyım. Emniyet mensubunun kız kardeşiyim.” beyanında bulundu.

Sanıklardan şikayetçi olduğunu söyleyen ve izleyici bölümde konuşma isteyen Pervin Buldan ise “Buradan konuşma istiyorum. Önde oturan kişilerin benim yüzüme bakabilme cesareti var mı diye buradan konuşmak istiyorum.” ifadelerini kullandı. Bu sırada davanın tutukluğu sanığı Ayhan Çarkın ve tutuksuz sanık Nurettin Güven ayağa kalkıp Buldan’a bakıp “benim var.” dedi.

Buldan ayrıca, “Bunlara asıl emir veren başta Süleyman Demirel ve Tansu Çiller olmak üzere dönemin sorumlularının burada yargılanmalarını istiyorum. Eşimi kaybettiğim gün kız çocuğu dünyaya getirdim. Çocuğumu buraya getirmek istemedim. O ağlarsa ben de ağlarım dedim. Bizim burada bulunmamızın AKP hükümeti ile bir bağlantısı yok. Halkın verdiği destek ile burada bulunuyoruz.” diye konuştu.

SAVCININ MÜTALAASI

Savcı, verdiği mütalaada Ayhan Çarkın’ın tutuklanmasına kaynak teşkil eden iddianameye konu itiraflarının birçok kez değiştiği ve çelişkili olduğu, soyut olmaktan öteye geçmediği, iddiaların somut olduğu kabul edilirse diğer sanıklar için de aynı tedbirlerin uygulanması gerektiği, sanığın yaklaşık 37 aydır tutuklu olduğu, delilleri gizleme ve yok etme olanağının düşük ihtimal olduğunu ve iddiaların soyut olduğu, aynı durum Ayhan Çarkın için de geçerli olduğu için tutuksuz yargılanmasını istedi.

Savcının, “Cinayetlerden üzüntüsünden kaynaklı tahkir ve tezyif suretine” ifadeleri ise duruşma solununu karıştırdı. Müşteki avukatları savcının bu sözlerine “Sizin yaptığınız savcılık mı?” ve “Devletten aldığın para ile sanık avukatlığı yapma” sözleri ile tepki gösterdi. Bu sözlerin ardından duruşma salonunda tansiyon yükseldi. Sanık yakınları ile müşteki yakınları arasında önce sözlü tartışma yaşandı. Sözlü tartışmanın ardından izleyiciler birbirine girdi. Duruşma salonundaki kavga, içeri çevik kuvvetin gelmesi ile son buldu. Ortalığın sakinleşmesinden sonra duruşma kaldığı yerden devam etti. Duruşma, müştekiler ve müşteki avukatları duruşma salonuna girmezken sanıklar duruşma salonunda kararın okutulması için bekletildi.

Mahkeme heyeti verdiği ara kararda, 37 aydır tutuklu bulunan davanın tek tutuklu sanığı Ayhan Çarkın'ı tahliye etti. Mahkeme ayrıca, sanıkların duruşmalardan vareste tutulmasına karar verdi. Tahliye ve vareste kararlarını oy çokluğu ile alan mahkeme duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.

CİHAN

Yorumlar