Eşek arısı ve arı kuşu, anaç arıları yiyor, balcılar dertli

Eşek arası olarak bilinen kızıl arı ve arı kuşu, Antalya Manavgat'ta arı yetiştiricilerinin işini zorlaştırıyor. Manavgat Bal Üreticileri Birliği Başkanı Hasan Kocademir, diğer yörelere göre Toroslar'da arı yetiştiriciliğinin zor olduğunu söyledi.

Toroslarda arı yetiştiriciliğiyle ilgili Cihan Haber Ajansı'na açıklama yapan Kocademir, bölgede arı yetiştirmede en önemli tehlikenin eşek arısı, arı kuşu ve kirpi yoğunluğu ile ayıların bal kovanlarını parçalaması olduğunu kaydetti.

Yaylalarda kovanlarının altını 20 santim yükseltilmesine bağlı kirpilerin kovanlardan arı yemesinin önüne geçtiklerini belirten Kocademir, arı kuşlarının ve eşek arısının arıları havada yakalayarak yediğini ifade etti.

Manavgat Bal Üreticiler Birliği'nin 270 üyesinin bulunduğunu ve geçen yıl Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın arı desteklemelerinden 142 üyenin yararlandığını ve bunun 20'sinin destekleme parasını Antalya'dan aldığını dile getirdi.

Arıcıların kovan başı 8 lira destekleme aldığını hatırlatan Kocademir, geçen yıl Manavgat'ın toplamda 61 bin 250 lira kovan desteğinden yararlandığını söyledi. Kocademir, "Manavgat'ta arıcılık yapmak çok zor. Türkiye'de arı kuşu ve eşek arısının en yoğun olduğu bölge Manavgat. Anaç arılarımızı arı kuşları kaptırıyoruz. Anaç arı üreten bir arkadaşımız ürettiği 500 anaç arının 165'i haricini arı kuşuna kaptırdı. Normalda bu fire yüzde 10'nu geçmemesi gerekir. Anaç arılar çiftleşmesini genelde erkek arı ile hava uçarken yapıyor. Arı kuşları anaç arıyı havada yakalayarak yiyor. İyi döllenen bir anaç arı, işçi arılar tarafından beslendiği için 2 bin 500 yumurta bırakır." diye konuştu.

AYILAR DA BALI ÇOK SEVİYOR

38 yıldır Toroslarda arı yetiştiriciliği yaptığını belirten Kocademir, Giden Gelmez Dağları'nda 160 kovanının bulunduğunu ve kovanlar için en önemli tehlikenin ayılar olduğunu kaydetti. Çiçek balının süzmesini Manavgat'ta kilosunu 40, petek balın kilosunu 50 liradan sattıklarını söyledi.

Manavgat'ta organik bal üretimi için arış yetiştiricilerine bilgilendirme yaptıklarını belirten Kocademir, bal alan firmalarında balda muhtemel ilaç kalıntısına karşı yetiştiriciden imza aldığını, balda ilaç kalıntısı bulunması halinde cezasının büyük olduğunu kaydetti. Kocademir sözlerini şöyle tamamladı:"Kovana yeni girmiş arını balı biraz sulu olur. Arı kovana girince biraz beklemesi gerekir.Maalesef bazı arı yetiştiricilerimiz kulaktan duyma bilgilerle arıcılık yapıyor. Biz bu anlayışı yıkmaya çalışıyoruz. Birlik olarak yetiştiricilerimize arılara antibiyotik kullanmama husunda uyarıyoruz. Zaten balda ilaç kalıntısı bulunması halinde o arının bir daha arıcılık yapma şansı yok. "

Halk arasında balla ilgili bazı bilgilerin yanlış olduğunu, bunlardan birininde 'İyi bal kristal ize olmaz' sözü olduğunu, balın kristalize olabileceğini bunun en doğal sebebininde arının çeşit çeşit çiçekler üzerinde dolaşmasına bağlı aromasının farklı olmasından kaynaklandığını sözlerine ekledi. CİHAN