Erişkin dönemde ihmal edilen aşılar ölümle sonuçlanabilir!
Uz. Dr. Çiğdem Erol, her yıl çocuklardan çok daha fazla sayıda erişkinin ihmal etmesi sonucu aşı ile önlenebilir hastalıklardan hayatını kaybettiğini açıkladı.
Uz. Dr. Çiğdem Erol, her yıl çocuklardan çok daha fazla sayıda
erişkinin ihmal etmesi sonucu aşı ile önlenebilir hastalıklardan
hayatını kaybettiğini açıkladı. Erol, “Buna rağmen aşılama,
çocukluk çağına özgü bir uygulama gibi algılanıyor ve ilerleyen
dönemlerde ihmal ediliyor. Çocukluk aşılamalarının devamı olarak
erişkinlerde yapılacak düzenli aşılamalar daha sağlıklı bir yaşam
olanağı sunmaktadır.” dedi.
Memorial Ankara Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik
Mikrobiyoloji Bölümü’nden Uz. Dr. Çiğdem Erol, '24-30 Nisan Dünya
Aşı Haftası' öncesinde erişkinlerde aşılamanın sağlığa yararları
hakkında bilgi verdi. Bazı aşıların tekrarlanmasının gerekliliğini
açıklayan Erol, “Ergenlik döneminde ve sağlıklı genç erişkinlerde
tetanoz-difteri, Hepatit B ve kızamık-kızamıkçık-kabakulak
bağışıklaması önemlidir. Tetanoz-difteri aşılamasının 10 yılda bir
tekrar edilmesi önerilmektedir. Hepatit B aşılaması özellikle
sağlık personelleri gibi kan ve vücut sıvılarına maruz kalan meslek
çalışanlarına, yakın çevresinde Hepatit B taşıyıcısı olanlara ve bu
enfeksiyondan korunmak isteyen kişilere uygulanabilir.
Kızamık-kızamıkçık ve kabakulak aşıları da toplumda görülme
sıklığına, salgın durumlarına ve mesleki risk varlığına göre
değerlendirilmelidir.” şeklinde konuştu.
Çocukluk döneminde yaygın olarak uygulanan aşılamanın erişkin
dönemde ihmal edilmesinin aşılamayla önlenebilir enfeksiyon
hastalıklarının yaygınlaşmasına sebep olduğunu belirten Erol,
“Ayrıca aşı ile önlenebilir hastalıklara bağlı olarak ortaya çıkan
ayakta tedavi, tetkik, ilaç, hastaneye yatış maliyetleri aşılama
için yapılan harcamalardan çok daha yüksektir. Bu yüksek maliyetin
yanı sıra erişkinlerde aşılamanın ihmal edilmesi, işgücü kaybı ve
hayati tehlikeye de neden olmaktadır. Çocukluk aşılamalarının
devamı olarak erişkinlerde yapılacak düzenli aşılamalar daha
sağlıklı bir yaşam olanağı sunmaktadır.” ifadelerini kullandı.
SİGARA VE FAZLA KİLOLAR AŞIYA OLUMLU YANIT OLASILIĞINI
AZALTABİLİYOR
Sigara ve fazla kiloların aşıya olumlu yanıt olasılığını
azaltabileceğini açıklayan Erol, sözlerine şu şeklide devam etti:
“Aşının koruyuculuğu genellikle %80-95 civarındadır. İleri yaş,
sigara içme, şişmanlık ve bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlar
ve hastalıklar aşı yanıtını azaltmaktadır. Günümüzde uzayan yaşam
süreleri yaşlı nüfusta belirgin artışa neden olmuştur ve bu
kişilerin daha önce aşılanmış olsalar bile vücutlarında önceden
oluşmuş antikorları azaldığı ya da kaybolduğu için tekrar
aşılanmaları gerektiği gündeme gelmiştir. Ayrıca bugün, yaşlı
nüfusun gençlik ya da çocukluk dönemlerinde henüz mevcut olmayan
bazı yeni aşılar da üretilmiştir ve yaşlılara bu aşıların da
uygulanması önerilmektedir. Özellikle 65 yaş üzerinde grip sonrası
zatürre gibi komplikasyonların gelişme riski oldukça yüksek
olduğundan her yıl grip aşısı yapılması gerekmektedir. Yine zatürre
aşısı akciğer enfeksiyonlarına bağlı ölüm riskini önemli oranda
azaltmaktadır.”
GİDECEĞİNİZ ÜLKEYE GÖRE AŞILANMAK ÇOK ÖNEMLİ
Seyahat aşılanmasının da öneminde değinen Erol, “Tüberküloz,
hepatit B, çocuk felci, tifo, kuduz, sarıhumma gibi aşılar seyahat
edilecek bölgeye göre seyahat sağlığı merkezleri tarafından
değerlendirilip uygulanmaktadır. Ayrıca son yıllarda birçok
hastalık için yeni tedavi yöntemlerinin kullanılmaya başlanmasıyla,
aşılanma için de özel bir grup ortaya çıkmıştır. Kalp hastalığı,
şeker hastalığı, kronik akciğer hastalığı gibi rahatsızlıkları
bulunan kişiler özellikle zatürre ve grip için risk taşımaktadır.
Bu hastalara da yılda bir defa grip aşısı ve 5 yılda bir zatürre
aşısı yapılması gerekmektedir. Bağışıklık sistemi baskılanmış
kişilerde canlı aşılar her zaman uygulanamayabilir fakat grip ve
zatürre aşıları mutlaka düzenli uygulanmalıdır. Fonksiyonel ya da
cerrahiye bağlı dalağı olmayan kişilerde zatürre ve menenjit
aşıları uygulanmalıdır.” dedi.
Aşılamanın yüzyıllardır uygulandığını ancak öneminin yeni
anlaşıldığını belirten Erol, “Ülkemizde Sağlık Bakanlığı tarafından
erişkin aşılaması kavramını toplumda yerleştirebilmek amacıyla
diğer dünya ülkeleriyle aynı anda ilk kez 2007 yılının Nisan ayında
“Erişkin Bağışıklama Haftası” kapsamında çeşitli etkinlikler
başlatılmıştır ve o tarihten itibaren her yıl Nisan ayında erişkin
aşılaması konusu gündeme getirilmektedir.” şeklinde konuştu.
CİHAN
Yorumlar