Erdoğan'dan 1915 Mesajı
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 1915 olaylarına ilişkin yazılı bir mesaj yayımladı.
Başbakanlık internet sitesinde yayınlanan mesajında Erdoğan,
''Ermeni vatandaşlarımız ve dünyadaki tüm Ermeniler için özel bir
anlam taşıyan 24 Nisan, tarihi bir meseleye ilişkin düşüncelerin
özgürce paylaşılması için değerli bir fırsat sunmaktadır.''
dedi.
Erdoğan, ''Birinci Dünya Savaşı esnasında yaşanan hadiseler,
hepimizin ortak acısıdır. Her din ve milletten milyonlarca insanın
hayatını kaybettiği I. Dünya Savaşı esnasında, tehcir gibi gayr-ı
insani sonuçlar doğuran hadiselerin yaşanmış olması, Türkler ile
Ermeniler arasında duygudaşlık kurulmasına ve karşılıklı insani
tutum ve davranışlar sergilenmesine engel olmamalıdır.''
ifadelerini kullandı.
Osmanlı İmparatorluğu’nun son yıllarının hangi din ve etnik
kökenden olursa olsun, Türk, Kürt, Arap, Ermeni ve diğer
milyonlarca Osmanlı vatandaşı için acılarla dolu zor bir dönem
olduğunun yadsınamaycağını kaydeden Erdoğan, ''Adil bir insani ve
vicdani duruş, din ve etnik köken gözetmeden bu dönemde yaşanmış
tüm acıları anlamayı gerekli kılar. Tabiatıyla ne bir acılar
hiyerarşisi kurulması ne de acıların birbiriyle mukayese edilmesi
ve yarıştırılması acının öznesi için bir anlam ifade eder.
Atalarımızın dediği gibi ‘ateş düştüğü yeri yakar’.'' diye
konuştu.
''ÇOĞULCU BİR BAKIŞ AÇISININ, DEMOKRASİ KÜLTÜRÜNÜN VE ÇAĞDAŞLIĞIN
GEREĞİ''
Osmanlı İmparatorluğu vatandaşı herkes gibi Ermenilerin de o
dönemde yaşadıkları acıların hatıralarını anmalarını anlamanın ve
paylaşmanın bir insanlık vazifesi olduğunun altını çizen Erdoğan,
''1915 olaylarına ilişkin farklı görüş ve düşüncelerin serbestçe
ifade edilmesi; çoğulcu bir bakış açısının, demokrasi kültürünün ve
çağdaşlığın gereğidir. Türkiye’deki bu özgür ortamı, suçlayıcı,
incitici, hatta bazen kışkırtıcı söylem ve iddiaları seslendirmek
için vesile olarak görenler de bulunabilir. Ne var ki, tarihi
meseleleri hukuki boyutlarıyla birlikte daha iyi anlamamız,
kırgınlıkları yeniden dostluklara dönüştürmemiz mümkün olacaksa,
farklı söylemlerin empati ve hoşgörüyle karşılanması ve bütün
taraflardan benzer bir anlayışın beklenmesi tabiidir.'' dedi.
''1915 OLAYLARININ SİYASİ ÇATIŞMA KONUSU HALİNE GETİRİLMESİ KABUL
EDİLEMEZ''
Türkiye Cumhuriyeti’nin hukukun evrensel değerleriyle uyumlu her
düşünceye olgunlukla yaklaşmaya devam edeceğini aktaran Erdoğan,
şöyle devam etti: ''Fakat 1915 olaylarının Türkiye karşıtlığı için
bir bahane olarak kullanılması ve siyasi çatışma konusu haline
getirilmesi de kabul edilemez. Birinci Dünya Savaşı esnasında
yaşanan hadiseler, hepimizin ortak acısıdır. Bu acılı tarihe adil
hafıza perspektifinden bakılması, insani ve ilmi bir sorumluluktur.
Her din ve milletten milyonlarca insanın hayatını kaybettiği I.
Dünya Savaşı esnasında, tehcir gibi gayr-ı insani sonuçlar doğuran
hadiselerin yaşanmış olması, Türkler ile Ermeniler arasında
duygudaşlık kurulmasına ve karşılıklı insani tutum ve davranışlar
sergilenmesine engel olmamalıdır. Bugünün dünyasında tarihten
husumet çıkarmak ve yeni kavgalar üretmek kabul edilebilir olmadığı
gibi ortak geleceğimizin inşası bakımından hiçbir şekilde yararlı
da değildir. Zamanın ruhu, anlaşmazlıklara rağmen konuşabilmeyi;
karşıdakini dinleyerek anlamaya çalışmayı; uzlaşı yolları
arayışlarını değerlendirmeyi; nefreti ayıplayıp saygı ve hoşgörüyü
yüceltmeyi gerektirmektedir. Bu anlayışla biz Türkiye Cumhuriyeti
olarak 1915 olaylarının bilimsel bir şekilde incelenmesi için ortak
tarih komisyonu kurulması çağrısında bulunduk. Bu çağrı
geçerliliğini korumaktadır. Türk, Ermeni ve uluslararası
tarihçilerin yapacağı çalışma, 1915 olaylarının aydınlatılmasında
ve tarihin doğru anlaşılmasında önemli bir rol oynayacaktır.''
''ARŞİVLERİ BÜTÜN ARAŞTIRMACILARA AÇTIK''
Bu çerçevede arşivleri bütün araştırmacıların kullanımına
açtıklarını belirten Erdoğan, ''Bugün arşivlerimizde bulunan
yüzbinlerce belge, bütün tarihçilerin hizmetine sunulmaktadır.
Türkiye, geleceğe güvenle bakan bir ülke olarak tarihin de doğru
anlaşılması için ilmi ve kapsamlı çalışmaları her zaman
desteklemiştir. Etnik ve dini kökeni ne olursa olsun yüzlerce yıl
bir arada yaşamış, sanattan diplomasiye, devlet idaresinden
ticarete kadar her alanda ortak değerler üretmiş Anadolu insanları,
yeni bir gelecek inşa edebilecek imkân ve kabiliyetlere bugün de
sahiptir.Kadim ve eşsiz bir coğrafyanın benzer gelenek ve
göreneklere sahip halklarının, geçmişlerini olgunlukla
konuşabileceklerine, kayıplarını kendilerine yakışır yöntemlerle ve
birlikte anacaklarına dair umut ve inançla, 20. yüzyılın başındaki
koşullarda hayatlarını kaybeden Ermenilerin huzur içinde
yatmalarını diliyor, torunlarına taziyelerimizi iletiyoruz. Aynı
dönemde benzer koşullarda yaşamını yitiren, etnik ve dini kökeni ne
olursa olsun tüm Osmanlı vatandaşlarını da rahmetle ve saygıyla
anıyoruz.'' ifadelerini kullandı.
Yorumlar