Erdoğan: Kimse Kabataş'ta anneyi taciz edenleri kınamadı.

Erdoğan, Türk Metal Sendikası Kadın İşçiler 20. Büyük Kurultayı'nda Kabataş olayını hatırlattı: 'Bir anne Kabataş'ta tacize maruz kaldı. Kimse taciz edenleri kınamadı.'

Google Haberlere Abone ol
Erdoğan:  Kimse Kabataş'ta anneyi  taciz edenleri kınamadı.

C. Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Büyük Anadolu Oteli'nde düzenlenen Türk Metal Sendikası Kadın İşçiler 20. Büyük Kurultayı'nda izahatlarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kurultayda yaptığı konuşmada ''Gezi vakaları esnasında bir anne beraberinde çocuğu bulunduğu vaziyette Kabataş'ta tacize maruz kaldı. Kimse o kadını taciz edenleri kınamadı, ardına düşmedi. Hani tacizde ana bulunan kadının beyanıydı'' dedi.

İşte Erdoğan'ın izahatlarından satır başları;

'Konuşmamın derhal başında bugün ebediyete uğurlayacağımız kahraman pilotlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum. Ailelerine sabır diliyorum.

'LAFA GELİNCE KADIN HAKLARINI SAVUNUYORSUNUZ'

Ey batı! Lafa gelince bayan haklarını savunuyorsunuz. Ama bize sığınan sığınmacılar için ne yaptınız. Biraz mali destek verin dediğinizde oraya hiç yanaşmazlar. Tüm batıda 150 bin mülteci var. Bizde ise 2 milyon. Bu nereden geliyor. Bu kültürümüz ve inancımız gereği yaptığımız bir uygulamadır. Onun için Türkiye güçlüdür ve büyümeye devam edecektir.

'BU KADINLARIN YAŞADIKLARI İNSANLIĞIN YARASIDIR'

İnsana paha vermeyen hiç bir ülkeyi büyükler kategorisinde saymam. Yıkılan evin başında gözyaşı döken, eşini kaybettiği için ağlayan, evi yıkıldığı için yüreği yanan kadındır. Acısı hissedilmeyen bu hanımların yaşadıkları insanlığın yarasıdır.

'BOMBALAR ATARAK KADINI MAĞDUR ETMEK SUÇ DEĞİL Mİ?'

Bir tarafta bayan hakları diye kamuoyu ayağa kaldırılırken başka tarafta hanımların yaşadıkları ile alakalı duyarsızlık var. Bir tarafta eşitlik diye yer gök inletilirken başka tarafta ölümler ve şiddet karşısında eşitlik oluyor. Bombalar atarak kadını mağdur etmek suç değil mi.
Kadının öncelikle hayata hakkına saygı duyulmalı.

'O KADIN ÇİÇEK İSTEMİYOR, BARIŞ VE HUZUR İSTİYOR'

Hayatı her an tehdit altında bulunan, evi başına yıkılmış bulunan aile fertlerinin her birinin geleceği ile alakalı kaygı duyan kadına siz kadınlar gününü anlatamazsınız. Çünkü o gün her gün varlık yokluk içinde. O bayan kendisine çiçek uzatılmasını istemiyor. O bayan rahatlık istiyor sulh istiyor.

Mısır'da Esma'ları katledenlerin kadının adını ağzına almasına, almaya hakkı yoktur.

Ülkelerinde bir meta benzeri alınıp sayılan kadınlara ses etmeyip de kadının örtünmesini yasaklayanların kadının adını ağzına almaya hakkı yoktur.

'KADINLA ERKEĞİ AYNI YARIŞA SOKMAK KADININ HAKKINI SAVUNMAK DEĞİLDİR'

Kadınla beyi tıpkı yarışa sokmak kadının hakkını savunmak değildir. Kadını Allah'ın bir emaneti şekilde görmek kadına karşı ayrımcılık değil tersine kadını kafa tacı etmek kadını yüceltmektir. Kadının analık vasfına vurgu yapmak ayrımcılık değildir. Bazıları diyor ki bize ana demeyin, biz kadınız.

'BEN ANASININ AYAKLARININ ALTINI ÖPEN BİR EVLADIM'

Ben anasının ayaklarının altını öpen bir evladım. Anacığım ayağını çekerdi. Ben zorla öperdim, derdim ki benden cennetin konusunu mu esirgiyorsun. Bu idrake varabilmek basit bir iş değil.

'SADECE BAŞÖRTÜLÜ DİYE MERVE HANIMA YAPMADIKLARINI BIRAKMADILAR'

Bu ülkenin Meclisi'nde yalnızca başörtülü bulunduğu için Merve Hanım'a yapmadıklarını bırakmadılar. Hatta vatandaşlıktan çıkardılar.

Benim de iki kız evladım tıpkı akıbete uğradılar. Evlatlarım kotaya, katsayıya tabi tutuldu. Siz imam hatip mezunusunuz dediler, üniversiteye sokmadılar. Bizim kızlarımızı cebren okullardan dışarı attılar.

Erkek ve göze çarpan kalıpta bayanlar kamuda çalışıyor da sebep başörtülü kadınlar kamuda çalışmasın. Bu İngiltere'de, ABD'de olmakta da benim ülkemde sebep olmasın.
Başı açık, başı örtülü bu ayrımcılık niye? Yıllarca bunu yaptılar.

'BİR ANNE KABATAŞ'TA TACİZE MARUZ KALDI'

Gezi vakaları yaşadık değil mi? Gezi vakaları esnasında bir genç kadın. Bir belediye başkanının gelini. Bir anne beraberinde çocuğu bulunduğu vaziyette Kabataş'ta tacize maruz kaldı. Kimse o kadını taciz edenleri kınamadı, ardına düşmedi.

Tacize uğrayan kadına ise etmediklerini bırakmadılar. Terbiyesizce ahlaksızca o kadının üstüne gittiler.

Hatta o hanımefendiyle ilgili yazılar yazan 4 adet bayan kenar yazarına da olmadık hakaretler ettiler. Şimdi de sosyal medyada üstüne gitmeye devam ediyorlar. Hani tacizde ana bulunan kadının beyanıydı?

Çarşaflı kadınlara rozetler takarken başka tarafta çarşaflı kadınları esir şekilde işaret eden sergiler açtılar.

Benim annem de başörtülü edebiyatı yaparken elleri öpülesi anaları, evlatlarının mezuniyetlerine almadılar. Demek ki bunlar için mühim bulunan kadının kendisi değil yalnızca kimi kadınlar.'

Kaynak: HABERLER.COM

Yorumlar