ELİ Müdürü ‘lüks makam aracı’ iddiasıyla ilgili konuşmadı

Türkiye Kömür İşletmeleri (TKİ)'ne bağlı Ege Linyit İşletmesi (ELİ) Müessese Müdürü Hakkı Duran, kendisi hakkında ortaya atılan, makam aracı olarak lüks bir otomobil hediye edildiği iddialarıyla ilgili konuşmak istemediğini bildirdi....

Google Haberlere Abone ol
ELİ Müdürü ‘lüks makam aracı’ iddiasıyla ilgili konuşmadı

Türkiye Kömür İşletmeleri (TKİ)'ne bağlı Ege Linyit İşletmesi (ELİ) Müessese Müdürü Hakkı Duran, kendisi hakkında ortaya atılan, makam aracı olarak lüks bir otomobil hediye edildiği iddialarıyla ilgili konuşmak istemediğini bildirdi. Taraf Gazetesi’nde yer alan, "Kanlı kömürün ödülü Mercedes" başlıklı haberle ilgili görüşlerini almak istediğimiz Duran’ın sekreteri, kendisinin konuyla ilgili açıklama yapmak istemediğini bildirdi.

Söz konusu haberde, 301 işçiye mezar olan madeni denetlemekle görevli ELİ Müessese Müdürü Duran’ın, geçen yıl yüksek üretim karşılığında lüks makam aracıyla ödüllendirildiği iddia edilmişti. İddiayla ilgili görüşlerini almak istediğimiz Duran’ın sekreteri, “Görüşmek istemiyor Hakkı Bey. Önemli değil dedi. Hiçbir şey söylemedi. Resmî kurum olduğumuz için basın açıklaması yapmamız doğru değil. Bu konuda kimseyle görüşmek istemediğini söyledi. ‘Olaylarla ilgili konuşmak istemiyorum.’ diyor.” ifadelerini kullandı.

‘SOMA'DA SİYASETLE MADENCİLİK ARASINDA GARİP İLİŞKİ VAR’

Konu hakkında değerlendirme yapan CHP Manisa Milletvekili Hasan Ören ise 2010 yılından bu yana TBMM’nin dikkatini maden ocaklarına çekmeye çalıştıklarını söyledi. Soma faciasından sonra Soma Holding’in patronu Alp Gürkan’ın havuz medyasının önüne atıldığını ileri süren Ören, “Alp Gürkan tabii ki yargılanmalıdır, çünkü elinde 301 insanın kanı vardır ama önemli olan, fotoğrafın küçük tarafıyla bakmamaktır.” dedi. Müdür Duran’a lüks otomobil hediye edildiği iddialarıyla ilgili de şunları söyledi: “Mercedes hediye edilmişse bunun karşılığında kendisinin de yargılanması lazım. Para vermeden hediye olarak kabul ettiyse bu aracı, bulunduğu mevki ve makam buna izin vermez, vermemesi gerekir ama haberin doğruluğunu konusunda bir şey söyleyemem. Hakkı Bey daha aşağıda kalıyor. O sadece bürokrat, yukarısı var. Bu işleri kim düzenliyor Manisa’da, aracısı kimdir? Milletvekili midir, bakan mıdır? Başbakan emriyle mi oluyor? Soma’da bir şeyler oluyor ve bu olanlar üç yıldır oluyor. Bizim konuşmalarımıza bakın, isimler vermişim. Hakkı Duran’a birisi telefon açar, ‘şöyle yap’ der yukarıdan. TKİ Genel Müdürü telefon açar, Hakkı Duran öyle yapar. Herkes alıyorsa Hakkı Duran da alıyordur. Burada ilişkiler uzun yıllardan beri devam ediyor ve biz de bunu gündeme getirmeye çalışıyoruz.”

‘VAHŞİCE KÖMÜR ÇIKARILMASINI TEŞVİK ETMEYİ VİCDANLARA SORMALI’

Soma’da facianın yaşandığı madende işçilerin çok fazla çalıştırıldığı ve büyük miktarlarda kömür çıkarıldığı iddialarına da değinen CHP Milletvekili Ören, “Vahşice kömür çıkarılmasını vicdanlara koymak lazım. Hepimiz Müslümanız. Benim söylediğim, ne olur akıllarını bir kişiye kiraya vermesinler. Kendi akılları var, çok da zekiler milletvekilleri. Eğer kendi akıllarını bir yere ipotek olarak vermezlerse çok iyi düşünüyorlar. Benim bildiklerimin iki katını bilen arkadaşlarım var Manisa milletvekilleri arasında. Vicdanlarının akıllarına, akıllarının parmaklarına yansımasını istiyorum.” şeklinde konuştu.

'BİR YERDEKİ EKSİKLİK GÖRÜLMÜYORSA KOLAYLIK SAĞLANIYORDUR'

Hasan Ören, Soma’da ve diğer madenlerde bakanlıklar tarafından yapılan denetimlere de değindi. Madenlerdeki denetimlerin göstermelik olduğu iddialarını yorumlayan Ören, “Eğer bir yerde bir eksik varsa ve bu eksik görülmüyorsa bu, çeşitli kolaylıklar sağlanarak yapılır. Yani hediye verilir, hatır olur, yukarıdan bakan telefon açar, milletvekili araya girer ama bu ilişkilerin her şeyinde maddi manevi bir menfaat vardır. Durup dururken insan sağlığına zararlı, insan sağlığını tehdit eden, madendeki bir iş güvenliğiyle ilişkin olaya göz yummak demek ne demek? Normal bir insanın bunu yapması mümkün müdür? Normal olmayan insandan kastım da karşılığında herhalde menfaat temin ediyordur. Başka türlüsünü düşünemem. Kendimi müfettişin yerine koyduğumda, ya bakan bana telefon açıyorsa ya çok etkili bir milletvekili telefon açıyorsa belki de dört kusurun üçünü görmemezlikten gelebilirim ama yine de buna vicdanım müsaade etmez. Onun için ilk müfettiş raporundan sekizinci müfettiş raporuna kadar bakalım bu arkadaşlarımız kaç tane eksik görmüşler burada. Bakanın söylediği sekiz tane işyeriyle ilgili şikayet söz konusu, sekizinde de gidiyorsunuz, bir şey bulamıyorsunuz. Bir iş yeriyle ilgili size sekiz tane şikayet gelebilir mi? Geliyorsa orada bir problem var demektir.”dedi. CİHAN

Yorumlar