"Eğitimde hukuka aykırı düzenlemelerden derhal vazgeçilmelidir"
Aktif Eğitimciler Sendikası Sinop İl Temsilcisi Ercan Demir, Milli Eğitim Bakanlığı'nın, eğitimi milli bir mesele olarak ele alıp değerlendirmesi gerekirken son yıllarda siyaset kurumlarının varlığını ispat ve güç gösterisi için kullanmasına, yap-boz tah.
Aktif Eğitimciler Sendikası Sinop İl Temsilcisi Ercan Demir,
Milli Eğitim Bakanlığı'nın, eğitimi milli bir mesele olarak ele
alıp değerlendirmesi gerekirken son yıllarda siyaset kurumlarının
varlığını ispat ve güç gösterisi için kullanmasına, yap-boz tahtası
haline getirmesine tepki gösterdi.
Bakanlığın fişleme iddialarının, tasfiye ve kıyımların, tayin ve
terfilerin 'liyakat' yerine siyasi, sendikal vb. referanslar ön
planda tutularak yapılmasının doğru olmadığını belirten Ercan
Demir, "Dershanelerin halka rağmen 'dönüştürme' kılıfıyla kapatmaya
çalışılması milletin kabulü olmadan 'ben yaptım oldu' mantığıyla
bir gecede, Meclis TV’nin kapalı olduğu saatlerde, gizlice yapılan
köklü sistem değişiklikleri gibi eğitimin yapısını temelden
sarsacak uygulamalarıyla tartışılır hale gelmiştir. Meclis Milli
Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu’ndan birkaç küçük
değişiklikle geçen ve kamuoyuna 'dershaneler kanun tasarısı' olarak
lanse edilen ve geçen hafta Meclis Genel Kurulu’na gelen, onaylanan
ve Cumhurbaşkanımızın onayını bekleyen torba kanunda,
'dershanelerin zorla dönüştürülmesi / kapatılması' ile ilgili
düzenlemelerin yanında en az dershaneler konusundaki dayatma kadar
keyfiliğe açık, demokrasinin gereklerine aykırı, milletin talep ve
beklentilerini hiçe sayan pek çok değişiklik de yer almaktadır."
değerlendirmesinde bulundu.
Göreve yeni başlayan öğretmenlere uygulanan adaylık eğitimlerinin
niteliğinin artırılması, ancak kadroya geçişte yapılması öngörülen
sözlü sınav uygulamasının iptal edilmesini isteyen Demir,
açıklamasında şu görüşlere yer verdi: "Adaylığının birinci yılında
başarısız olan öğretmenlerin ikinci yıl bir başka ilde
görevlendirilmesi uygulamasının bir cezaya dönüşebilecek olması,
göreve yeni başlayan öğretmenlere baskı yapılmasına ve mesleki
heyecanlarının yok olmasına neden olacaktır. Eğitim hakkı ve
teşebbüs hürriyetini engellemesi nedeniyle Anayasamız ve devlet
olarak tarafı olduğumuz uluslararası hukuka aykırı bu anlamsız
düzenlemeden derhal vazgeçilmelidir. Yüz binlerce insanı
ilgilendiren düzenlemeler, milletin talep ve beklentileri
doğrultusunda, hakkaniyet ilkelerine uygun olarak yapılmalıdır.
Aslında burada temel sorun, anılan düzenlemelerin kimlerin
faydasına ve nelerin karşılığında yapıldığının net olarak
açıklanamamış olmasıdır. Niyet milletin faydası ise bunun milletten
gizli ve millete rağmen yapılması mümkün değildir. Millete rağmen
ısrar edilmesi halinde 'küçük bir müdahalenin birkaç nesli
ilgilendirdiği' eğitime yapılan usulsüz müdahalelerle ülkemizin
yarınları karanlığa mahkum edilmiş olacaktır." CİHAN
Yorumlar