Düzeltme - Hamid: Politikacılar bilimin dilini öğrenmeli

Sayın abonemiz; 'Hamid: Politikacılar bilimin dilini öğrenmeli' başlıklı haberimizin sonunda yer alan cümlede Ahmet Özyanık'ın sıfatı sehven 'Orman Genel Müdürü' şeklinde yer almıştır.

Google Haberlere Abone ol
Düzeltme - Hamid: Politikacılar bilimin dilini öğrenmeli

Sayın abonemiz; 'Hamid: Politikacılar bilimin dilini öğrenmeli' başlıklı haberimizin sonunda yer alan cümlede Ahmet Özyanık'ın sıfatı sehven 'Orman Genel Müdürü' şeklinde yer almıştır. Doğrusu 'Orman ve Şu İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürü' olacaktır. Haberimizi düzelterek yeniden servis ediyoruz.


Bio çeşitliliğin uluslararası ölçekte desteklenmesi gerektiğini söyleyen Birleşmiş Milletler Biyolojik Çeşitlilik ve Ekosistem Hizmetleri Konulu Hükümetlerarası Platformu (IPBES) Başkanı Prof. Dr. Zakri Abdul Hamid, hafta başından bu yana Antalya’da düzenlenen genel kurulda önemli bir yol aldıklarını belirterek, ”Artık bilim adamları politikacıların dilini, politikacılar da bilim adamlarının dilini öğrenmelidir.” dedi.

Antalya’nın Beldibi beldesinde geçen pazartesi başlayan ve cumartesi günü ‘Antalya Mutabakatının’ imzalanmasıyla sona erecek olan IPBES 2. Genel Kurulu’nda 'İPBES’in Küresel Çevre Gündemine Eklediği Değerler' konulu bir panel düzenlendi. Orman Genel Müdürü Ahmet Özyanık’ın moderatörlüğünde gerçekleşen panele, Birleşmiş Milletler bünyesinde faaliyet gösteren sivil toplum örgütleri ve UNESCO temsilcileri katıldı.

"GERİYE DÖNÜŞ YOK"

Geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden Güney Afrika’nın efsanevi lideri Nelson Mandela’nın anılmasının ardından başlanan panelde 'IPBES Gelecekte Dünya’ya Ne Katabilir?' sorusunun cevabı arandı. İPBES’in uluslararası kamuoyu için özel bir araç olduğunu belirten Başkan Prof. Dr. Hamid, “Bio çeşitliliğin ne kadar önemli bir konu olduğuna dair hafta boyunca birçok açıklama yapıldı. IPBES, bilim dünyası ile siyasilerin arasındaki mesafeyi kapatmak için var olan bir örgüt. Biz artık geriye dönemeyiz. Hedefe doğru hareket etmeliyiz. Bu imkanı değerlendirmeliyiz. Artık bilim adamları politikacıların dilini, politikacılar da bilim adamlarının dilini öğrenmelidir.” dedi.

"IPBES YENİ BİR TÜR"

İPBES’i, doğada var olması gereken yeni bir tür olarak niteleyen UNESCO Temsilcisi Salvatore Ariko da İPBES bünyesinde her alanda çalışan Birleşmiş Milletler kuruluşları olduğunu belirtti. Ariko, birbirlerini tamamlamaya değil sinerji dahilinde çalışmaya ihtiyaçları olduğunu söyledi. IPBES bünyesinde kültürel farklılıklardan da faydalanılması gerektiğini vurgulayan Ariko, bu farklılığın, bio çeşitlilikle uyum içerisinde kullanılması gerektiğini dile getirdi.

"İLK BAŞARI SAĞLANDI"

IPBES’in, hükümetlerin gündemine bio çeşitliliği getirerek ilk başarısını sağladığının altını çizen İPBES Doğu Avrupa Başkanı ve Orman ve Su İşleri Bakanlığı Araştırma Şube Müdür Vekili Adem Bilgin ise İPBES’in öncelikli görevinin politika paradigmasını ortadan kaldırmak olduğuna vurgu yaptı. Bilgin, “IPBES, öncelikle doğayı korumaya yönelik veri oluşturarak bütün paydaşları bu sürece dahil etmelidir. IPBES tüm kurum ve kuruluşlarla çalışacaktır, ancak bu katkıyı nasıl sağlayacaktır, bunun yöntemi belirlenmelidir.” diye konuştu.

"ORTAK ÇALIŞMA YAPILMALI"

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) Temsilcisi Frederic Castell de 2050 yılında dünya nüfusunun 9 milyara ulaşacağının öngörüldüğüne işaret ederek, IPBES’in, yakın gelecekte, özelikle tarım ve gıda konularında hükümetlerle ortak çalışmalar yürütmesi gerektiğine vurgu yaptı. Castell, “IPBES, daha önce kurulmuş kurum ve kuruluşlarla ortak çalışmalıdır. Faklı sektörler paydaş olarak seçilmelidir. İPBSE in çalışmaları FAO için önemlidir.” diye ifade etti.

KALKINMA MI ÇEVRE Mİ?

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) olarak IPBES’i desteklediklerinin altını çizen UNDP Temsilcisi Eileen De Ravin ise IPBES’in önümüzdeki 10 yıl içerisinde önemli bir platform olacağını düşündüğünü aktardı. Antalya Mutabakatı’nın ardından gerçek işin başlayacağının altını çizen Ravin, “İnsanlararası eşitsizliklerin ortadan kaldırılmasında kalkınma ve korumacı yaklaşımın bir arada kullanılması çok önemlidir.” dedi. Ravis, önümüzdeki 10 yıl içerisinde hükümetlerin kalkınma ve çevre arasında bir tercih yapmak zorunda kalmayacaklarını, IPBES aracılığıyla ikisini de bir arada yürütebileceklerini kaydetti.

DOĞAYLA İLGİLİ TOPLUM FELSEFESİ

Birleşmiş Milletler Üniversitesi (UNU) Rektörü Dr. Kazuhiko Takeuchi de IPBES’in küresel çevre açılımlarına ilerici bir vizyonla katkı sağlayacağını düşündüğünü ifade etti. Takeuchi, önümüzdeki 10 yıl içerisinde IPBES’in kamu politikalarında etkili bir sivil toplum örgütü olacağına inandığını söyledi. Takeuchi, sözlerini şöyle sürdürdü: “IPBES, insan refahını etkileyen çeşitli alanlarda katkı koyacaktır. Çeşitli teknolojileri bir araya getirerek bio çeşitlilik ve eko sistemin dayanıklılığını artıracaktır. Bunlarla ilgili bu fırsattan istifade etmeliyiz. Bu noktada karar alma noktasındaki kişilerin önünü açmalıyız. IPBES, sadece çevresel değil sosyo kültürel değişiklileri de gündemine alacaktır, İPBES, doğayla uyumlu toplum felsefesini oluşturacaktır.”

IPBES’in, kamu politikalarını yönlendirmede etkili olacağının altını çizen Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) Temsilcisi Jon Hutton ise şunları ifade etti: “İlk kez politik kararlar alırken bilimi takip etmeye başladı. 2023 yılına kadar eğer şanslıysak IPBES ölçülebilir bir etki yaratacak ve bu etki de politikalara yansıyacaktır.”

HAYAL GERÇEK OLDU

IPBES’i yeni bir fırsat olarak gördüğünü belirten Dünya Korunma Birliği (IUCN) Temsilcisi Cyriaque Sendashonga da “IPBES, tüm inisiyatiflerden faydalanarak soruların cevabını bulmak için yola çıkmıştır. Doğayı koruyabilmek için katma değer üretmeliyiz. IPBES’i bir hayalin gerçekleşmesi olarak addediyorum.” dedi. Panel sonrasında Orman Genel Müdürü Ahmet Özyanık konuşmacılara plaket takdim etti.

CİHAN

Yorumlar