DSP ve BBP belediye başkanı adayları Erdoğan'ın üslubunu kınadı

Demokratik Sol Parti (DSP) ve Büyük Birlik Partisi (BBP) Antalya Büyükşehir Belediye başkanı adayları, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Hizmet Hareketi'ne yönelik hakaret, karalama, aşağılama, itibarsızlaştırma ve ötekileştirme söylemlerini kınadı.

Google Haberlere Abone ol
DSP ve BBP belediye başkanı adayları Erdoğan'ın üslubunu kınadı

Demokratik Sol Parti (DSP) ve Büyük Birlik Partisi (BBP) Antalya Büyükşehir Belediye başkanı adayları, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Hizmet Hareketi'ne yönelik hakaret, karalama, aşağılama, itibarsızlaştırma ve ötekileştirme söylemlerini kınadı.

BBP Antalya Büyükşehir Belediye başkan adayı avukat Hulusi Kızılkaya ile DSP Antalya Büyükşehir Belediye başkanı adayı avukat Mücahit Gündoğdu, Fevzipaşa Caddesi'nde karşılaşarak birbirine başarılar diledi. Başkan adayı Kızılkaya ile Gündoğdu, Başbakan Erdoğan'ın seçim meydanlarındaki kışkırtıcı, ötekileştirici ve itibarsızlaştırıcı dilinin ürkütücü boyutlara vardığını söyledi.

AKP İKTİDARI ÖMRÜNÜ TAMAMLADI

Erdoğan'ın AK Parti hükümetinden olmayan herkesi vatan haini ilan etmesinin ülke yönetiminin ne hallere geldiğinin en açık göstergesi olduğunu belirten Kızılkaya, "Başbakan Erdoğan, akşam yatıyor 'paralel devlet, paralel yapı' diyor, sabah kalkıyor 'paralel devlet' diyor. Tabi bütün bu laflar 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet olayını örtbas etmek ve toplumdaki kötü algıyı farklı yöne çekmek için uydurulmuş sözler. Başbakan'ın ülkede paralel yapı olduğu 17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonu sonrası mı aklına gelmiş? AKP hükümeti, yolsuzluk ve rüşvet olayının altında ezildi. Rüşvet ve yolsuzluğu farklı yöne çekmek için de Hizmet Hareketi'ne yönelik in, habis ur, haşhaşi, paralel yapı, paralel devlet ve ağza alınmayacak laflar söylüyor. Bu sözler bir ülkeyi yöneten insana yakışmıyor. AKP iktidarı ömrünü tamamladı. 30 Mart'ta halk sandıkta bunu tescilleyecek." diye konuştu.

DSP Antalya Büyükşehir Belediye başkan adayı Mücahit Gündoğdu da ülke 32 yıl sonra sivil bir anayasa beklerken 28 Şubat postmodern darbesinin 17. yıl dönümünde yürütme eliyle sivil bir darbe yapıldığını söyledi. 17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonu sonrası iktidarın yürütme eliyle yargıyı etkisiz hale getirdiğini savunan Gündoğdu, HSYK'nın Adalet Bakanlığı'nın memuriyetine dönüştürülmesinin ülkede kuvvetler ayrılığının ortadan kalktığının en açık göstergesi olduğunu kaydetti.

HUKUK DİYE BİR ŞEY KALMADI

Ülkede 81 gündür yargının kuşatma altında olduğunu vurgulayan Gündoğdu, "Bir hukukçu olarak ülkem adına üzülüyorum. Ülkemiz maalesef her gün Avrupa Birliği'nden (AB) hukuk ihlalleri için uyarı mektubu alan ülke konumuna gelmiştir. Önümüzdeki günlerde AB'ye girme çalışmalarımız askıya alınırsa hiç şaşırmayalım. Ülkede 81 gündür hukuk diye bir şey kalmadı. Başbakan Erdoğan, 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet olayı algısını değiştirmek için Hizmet Hareketi'ni hedefine alarak ve in, ur, habis ur, yalancı peygamber, haşhaşi ve paralel yapı diyerek yolsuzluğu ve rüşveti olayını örtbas etmeye çalışıyor. Sesimiz çok çıkarsa 17 Aralık algısını değiştiririz diye düşünüyorlar. Ama bu millet, bakan çocuklarındaki, ayakkabı kutularındaki paraları gördü. Hem de 77 milyon Türkiye insanı ayakkabı kutularındaki sülükleri çok iyi gördü. AKP'liler, biraz daha iktidarda kalalım diye yalan, iftira atma, ötekileştirme, itibarsızlaştırma ve toplumu kutuplaştırmada sınır tanımıyor. AKP hükümeti, paralel devlet masallarının arkasına sığınarak fazla gidemez. 30 Mart sonrası bu masal biter. Çünkü yalanla, talanla ve yalan ve talan üzerine kurulmuş hiç bir hükümet uzun vadeli ayakta kalmıştır. Kalamaz da." dedi. CİHAN

Yorumlar