Dışişleri: AİHM’nin 'soykırım' kararı bir milattır
Dışişleri Bakanlığı, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM), Ermeni soykırımı iddialarını inkar etmenin ifade özgürlüğü kapsamında olduğuna hükmetmesini bir milat olarak değerlendirdi.
Dışişleri Bakanlığı, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM),
Ermeni soykırımı iddialarını inkar etmenin ifade özgürlüğü
kapsamında olduğuna hükmetmesini bir milat olarak değerlendirdi.
Dışişleri, "Karar, 'soykırım' ifadesinin ciddi bir hukuki boyutu
olduğunu görmezden gelen görüşlerin yanlışlığını da
vurgulamaktadır." dedi.
İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'in İsviçre aleyhine
yaptığı başvuruyu değerlendiren AİHM, hassas ve tartışmalı
konularda da fikir beyan etmenin ifade özgürlüğünün temel
unsurlarından olduğuna dikkat çekti. Dışişleri Bakanlığı’ndan
yapılan değerlendirmede, AİHM’ce dün açıklanan 'Perinçek-İsviçre'
davasına ilişkin kararla, İsviçre mahkemelerince adı geçenin '1915
olaylarının soykırım olarak yorumlanamayacağı' yönündeki beyanları
yüzünden mahkûm edilmesinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin
ifade özgürlüğünü düzenleyen 10. maddesinin ihlalini teşkil ettiği
hükme bağlandığı kaydedildi. İsviçre-Ermenistan Derneği’nin
şikâyeti üzerine açılan davada, İsviçre Ceza Kanunu’nun 'ırkçılıkla
mücadele'ye ilişkin maddesi çerçevesinde 'soykırımı inkâr'
gerekçesiyle mahkûmiyet kararı verilmişti.
Dışişleri açıklamasında, "AİHM’nin kararı özgür, demokratik ve
hukukun üstünlüğü ilkesine bağlı toplumların temel unsuru olan
ifade özgürlüğünün korunması bakımından bir milat teşkil
etmektedir. AİHM kararının, gerek tarihin ve hukukun
siyasileştirilmesine gerek tarihe tek taraflı bakışın hukuk yoluyla
tescil ettirilmeye çalışılmasına yönelik girişimlere karşı önemli
bir uyarı olduğu aşikârdır." denildi. Ülkeyi her bakımdan yakından
ilgilendiren bu davaya devletçe de müdahil olunmuş ve bu çerçevede
AİHM’ye görüş verildiğini belirten Dışişleri Bakanlığı, "AİHM’nin,
‘soykırımın’ son derece kesin tanımlanmış ve ispat şartları tespit
edilmiş bir suç olduğunu uluslararası mahkeme içtihatlarına atıfla
ortaya koyması ve bu bağlamda meşru bir tartışma konusu olan ‘1915
olaylarının’ tarihsel ve hukuki olarak Holokost’tan farklı
olduğunun altını kalın çizgilerle çizmesi, önemli bir tespittir.
AİHM’in ‘soykırımın’ hukuki nitelendirmesi konusunda beyanda
bulunmadığını da kaydettiği karar, ‘soykırım’ ifadesinin ciddi bir
hukuki boyutu olduğunu görmezden gelen görüşlerin yanlışlığını da
vurgulamaktadır." sözlerine yer verdi.
"UMARIZ BU TÜR GİRİŞİMLER SON BULUR"
Avrupa’nın, insan hakları konusunda en yetkin yargı makamı
tarafından verilen kararın Türk tarihini tahrife ve Ermeni
iddialarını 'gerçek' olarak kabul ederek sorgulanmasını engellemeye
yönelik, özellikle Avrupa’da süregelen 'inkârcılık' yasama
faaliyetlerine gerekli cevabı da verdiği ifade edildi.
Dışişleri, "Ümit ederiz ki bundan sonra insan haklarına ve hukukun
üstünlüğüne aykırı bu tür girişimler son bulur. Böylelikle,
demokratik toplumların yapıtaşı olan ifade özgürlüğünün teminat
altında olduğunun Avrupa bağlamında teyidi, hukukun üstünlüğü
açısından bir zafer teşkil etmektedir. Türklerle Ermenilerin ortak
tarihlerine bakışları farklı olsa da tarafların birbirleriyle
diyalog içinde; konuyu bilimsel bir zeminde, adil ve açık
görüşlülükle tartışmaları önem taşımaktadır. Türkiye, bu konuda
üstüne düşeni yapmaya hazırdır." değerlendirmesinde bulundu.
CİHAN
Yorumlar