'Dershane tasarısında telifi mümkün olmayan düzenlemeler yer alıyor'
Aktif Eğitimciler Sendikası (Aktif Eğitim-Sen) Genel Başkanı Osman Bahçe, dershanelerin kapatılması ile ilgili hazırlanarak Meclis'e sunulan kanun tasarısı ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
Aktif Eğitimciler Sendikası (Aktif Eğitim-Sen) Genel Başkanı
Osman Bahçe, dershanelerin kapatılması ile ilgili hazırlanarak
Meclis'e sunulan kanun tasarısı ile ilgili önemli açıklamalarda
bulundu. Dershanelerin dönüştürülmesi/kapatılmasının hangi amaca ve
kime hizmet ettiğinin milletçe anlaşılamadığını belirten Bahçe,
“Tasarı ile tecrübe ve birikimin zirvesinde olmalarına rağmen kendi
istekleri dışında ‘şahsa bağlı müşavirlik kadrosu’ adı altında
‘havuz problemi’ olarak sistemin dışına itilmiş onlarca kıymetli
bürokrat varken, bunlara ilave olarak merkez ve taşra
teşkilatlarında görevli mevcut bürokratlardan pek çoğunun da ‘şahsa
bağlı müşavirlik kadrosu’ adlı ‘havuza gönderilmeleri gibi içerik
ve usul bakımından iyi niyetle telifi mümkün olmayan düzenlemeler
yer almaktadır.” diye konuştu.
Aktif Eğitimciler Sendikası (Aktif Eğitim-Sen) Genel Başkanı Osman
Bahçe, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulan ‘Milli Eğitim Temel
Kanunu İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı’ ile ilgili açıklamalarda
bulundu.
Milletin tüm bireyleriyle paydaşı olduğu Milli Eğitim Bakanlığı’nın
eğitimi milli bir mesele olarak ele alıp değerlendirmesi
gerektiğini belirten Bahçe, “Milli Eğitim Bakanlığı, son yıllarda
siyaset dünyasının varlığını ispat ve güç gösterisi için kullandığı
yap-boz tahtası haline gelmiştir. Bakanlık, dershanelerin halka
rağmen -dönüştürülme kılıfıyla- kapatılmaya çalışılması, fişleme
iddiaları, tasfiye ve kıyımlar, tayin ve terfilerin liyakat yerine
siyasi referanslarla yapılması, milletin kabulü aranmadan ‘ben
yaptım oldu’ mantığıyla bir gecede yapılan köklü sistem
değişiklikleri gibi tartışmalı uygulamalarıyla tartışılır hale
gelmiştir.” şeklinde konuştu.
"TASARIDA TELİFİ MÜMKÜN OLMAYAN DÜZENLEMELER YER ALIYOR"
Bakanlar Kurulu üyelerince imzalandıktan sonra TBMM’ye sevk edilen
tasarının ‘dershanelerin kapatılması tartışmalarıyla’ gündemde yer
aldığını belirten Bahçe, “Aslında dikkatleri dershaneler
tartışmasına yoğunlaştırarak büyük ve yapısal değişiklikler ile
sübjektif uygulamaları eğitim kulislerinde konuşulanlara göre
eğitimin paydaşlarının, meslek kuruluşlarının katkısı talep
edilmeden hazırlanan tasarıda; hangi amaca ve kime hizmet ettiği
milletçe anlaşılamayan dershanelerin dönüştürülmesi/kapatılması ve
sonrasında dönüşecek dershanelere sunulacak teşvik ve fırsatların
ödül veya ceza olarak kullanılabilecek hale getirilmesi, öğretmen
atamalarında keyfi ve illegal uygulamaları legal hale getirecek
düzenlemelerin yapılması, tüm yöneticiliklerin müktesep hak
olmaktan çıkarılıp siyasi vesayete açık vekalet uygulamasına
dönüştürülmesi, tecrübe ve birikimin zirvesinde olmalarına rağmen
kendi istekleri dışında ‘şahsa bağlı müşavirlik kadrosu’ adı
altında ‘havuz problemi’ olarak sistemin dışına itilmiş onlarca
kıymetli bürokrat varken bunlara ilave olarak merkez ve taşra
teşkilatlarında görevli mevcut bürokratlardan pek çoğunun da ‘şahsa
bağlı müşavirlik kadrosu’ adlı ‘havuz’a gönderilmeleri gibi içerik
ve usul bakımından iyi niyetle telifi mümkün olmayan düzenlemeler
yer almaktadır.” şeklinde konuştu.
"TEMEL SORUN, MİLLETİN FAYDASINA YAPILIP YAPILMADIĞI"
Temel sorunun anılan düzenlemelerin milletin faydasına yapılıp
yapılmadığında olduğunu anlatan Bahçe, sözlerini “İnsan kaynakları,
ekonomik imkanlar ve moral değerlerin daha verimli kullanılmasının
sağlanabilmesi için MEB denetim sisteminin tek çatı altında
birleştirilmesi, bakanlık merkez teşkilatında bazı birimlerin
kapatılması ve bazı yeni birimlerin ihdas edilmesi MEB gibi büyük
bir yapıda içerik olarak gayet normal sayılabilecek ve temelde
faydalı adımların atılması gerektiğine inanıyor ancak, usul
açısından yanlı ve yanlış uygulamaların yanında yem olarak
kullanılmasını doğru bulmuyoruz. Niyetiniz milletin faydası ise
bunu milletten gizli ve millete rağmen yapamazsınız. Millete rağmen
yapmaya kalkarsanız da en küçük bir müdahalenin birkaç nesli
ilgilendirdiği eğitimle usulsüz olarak oynarsanız ülkenin
yarınlarını ‘başarısızlığa’, ‘yokluğa’ mahkum etmiş olursunuz.”
diye tamamladı.
CİHAN
Yorumlar