Davutoğlu ile Steinmeier bir araya geldi

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Çırağan Sarayı'nda düzenlenen Türkiye Almanya Dışişleri Bakanları Arasında Stratejik Diyalog Mekanizması İkinci Toplantısı'na katıldı. Toplantının ardından iki mevkidaş, gazetecilerin karşısına...

Google Haberlere Abone ol
Davutoğlu ile Steinmeier bir araya geldi

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Çırağan Sarayı'nda düzenlenen Türkiye Almanya Dışişleri Bakanları Arasında Stratejik Diyalog Mekanizması İkinci Toplantısı'na katıldı. Toplantının ardından iki mevkidaş, gazetecilerin karşısına çıktı. Toplantıya; Alman mevkidaşı ile birlikte eş başkanlık yapan Davutoğlu, heyetler arasında gerçekleşen görüşmelerin ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

Bakan Davutoğlu, mevkidaşı Steinmeier'in Türk-Alman dostluğuna büyük katkılar yaptığını belirterek, her zaman iki ülke arasındaki işbirliğinin gelişmesine ve Türkiye'nin Avrupa Birliği sürecine katkıda bulunduğunu ifade etti. Davutoğlu, şöyle dedi: "Tarihte çok az iki millet, Türkler ve Almanlar kadar iç içe geçen ilişkilere sahip olmuşlardır. Hem tarihi olarak böyledir, birçok savaşta omuz omuza bulunma yanında barış günlerinde de hep bir arada olduk. Hem de son 50 yıl içinde iki halk iç içe geçmiştir, birlikte yaşamıştır. Birlikte üzülmüşler, birlikte sevinmişlerdir. Almanya'da 4 milyonu aşkın vatandaşımızın, Türk kökenli Alman vatandaşıyla birlikte bulunması, Türkiye için de Almanya için de büyük değerdir. Artık üçüncü, dördüncü nesillerin gelmesi yepyeni büyük kültürel sentezlere de eşlik edecek bir kültürel alış verişi sağlamıştır. Aynı şekilde neredeyse 4 milyonu aşan Alman turisti de her yıl ülkemizde ağırlamak da bize büyük bir onur veriyor. Türkler ve Almanlar bu anlamda iç içe geçen halklar olarak birini yakından anlayan, yakından ilişki kuran iki halktır."

Basın toplantısı öncesi konuk bakan ile yaptıkları görüşmede 5 ayrı çalışma grubunun teşekkül ettirildiğini belirten Davutoğlu, "Birincisi, ikili ilişkiler, ikincisi Avrupa Birliği çerçevesinde ve Avrupa Ortak Çalışma Grubu, üçüncüsü Terörle Mücadele Çalışma Grubu, dördüncüsü Uluslararası Güvenlik Çalışma Grubu, beşincisi de Bölgesel ve Uluslararası Sorunlar Çalışma Grubu. Biz iki bakan olarak bu çalışma gruplarının dün ve bugün yaptığı çalışmaların raporlarını ele aldık. Raporlarını dinledik. Her şeyden önce bu çalışma gruplarında bir araya gelen diplomatlarımızın geliştirdikleri dostluktan büyük kıvanç duyuyoruz. Türk-Alman dostluğunun bir nişanesi olarak, bu karşılıklı olarak geliştirilen bu dostluğun da gelecekteki ilişkilere büyük katkı sağlayacağına inanıyoruz." dedi.

Davutoğlu, ikili ilişkiler bağlamında siyasi, ekonomi, kültürel altyapının daha da güçlendirileceğini dile getirerek, "İlişkiler daha sağlam temellere oturtulacak. Karşılıklı anlayış içinde, saygı içinde bu ilişkileri en kapsamlı şekle dönüştüreceğiz." dedi.

Türkiye'nin, Avrupa Birliği için üyeliğinin, ekonomik dinamizm ve stratejik etki bakımından büyük bir değer taşıdığına inandıklarına dikkati çeken Davutoğlu, şöyle devam etti: "Türkiye için de Avrupa Birliği üyeliği stratejik bir hedeftir. Bu hedef hiç bir zaman şaşmamıştır. Bütün dış politika önceliklerimizin başında Avrupa Birliği gelmektedir. Avrupa Birliği'nin en önemli kurucu, öncü ülkesi olarak Almanya'dan, Türk-Avrupa Birliği ilişkilerine katkı sağlamasını bekliyoruz ve bu katkıda da Türkiye üzerine düşeni yapmaya hazırdır. Özellikle değerli dostumuz bu çalışma esnasında, vize diyaloğu çerçevesinde ve yeni kabul anlaşması çerçevesinde atılan adımlarla ilgili ele aldığımız hususlar gerçekten memnuniyet vericidir. Yeni fasılların açılması, Türk-Avrupa Birliği ilişkilerinin derinleşmesinde Almanya'nın öncü bir rol üstlenmesi bizim dileğimizdir."

Çok dinamik bir uluslararası konjonktürde yaşandığına işaret eden Davutoğlu, Şubat ayında Suriye'ye yoğunlaştıklarını, Montrö'de birlikte Suriye sorununu nasıl çözeceklerine ilişkin çalışma yürüttüklerini ancak mart ayında tüm dikkatlerinin Ukrayna'ya çevrildiğini kaydetti.

Davutoğlu, şu an dikkatlerinin Irak'a çevrildiğini ifade ederek, "Bütün bu ülkeler, Türkiye'nin komşusu olan ülkeler ve Avrupa Birliği'nin komşuluk politikaları içinde de Almanya'nın yakın ilişkide olduğu ülkeler. O bakımdan bu dinamik konjonktürde ve krizler arasında Türkiye ile Almanya'nın birlikte, Balkanlar'a, Doğu Avrupa'ya, Karadeniz'e, Orta Doğu'ya, Hazar Havzası'na dönük istişarelerle ortak bir perspektif geliştirmesi, hem Türkiye'nin ve Almanya'nın çıkarları açısından önemlidir hem de Avrasya ve Orta Doğu'daki kalıcı barış ve istikrar bakımından hayatidir. Biz bütün bu konularda Almanya ile şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da uluslararası barış ve istikrar için omuz omuza çalışmaya hazırız." değerlendirmesinde bulundu.

Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier de görüşmenin kritik bir zamanda gerçekleştiğini, toplantının öneminin komşulardaki olaylar nedeniyle ortaya çıktığını belirtti. Almanya olarak Ukrayna'daki olaylarla yakından ilgilendiklerini belirten konuk bakan, "Siz Suriye ve Irak ile ilgileniyorsunuz. Güvenlik konusundaki hususlar görüşmelerde büyük yer teşkil ediyor. Türkiye'nin AB'ye yakınlaşması konusunda benim eklemek istediğim husus bizim stratejik diyaloğumuz yılda bir kere ile sınırlı kalan toplantı değil. Bakanlık çalışmalarını bir araya getirioruz. Sadece basın açıklamaları ile değil ortak görüşmeleri yapmamız gerekiyor. Son olaylarda da böyle oldu." dedi.

Türkiye AB üyeliği için de açıklamalar yapan Steinmeier, şahsen geçmişte yapılan tartışmaların, AB ile ilgili hukuk devleti faslının açılmasına karşı olmadığını, açılması için bir argüman diyebileceğini ifade etti. Steinmeier, bu konuda ilerlemelerin yapılması isteniyorsa müzakere sürecinde bu faslın da açılmasının sağlanması gerektiğini ifade etti. Konuk bakan, bu akşam Davutoğlu ile birlikte bu konuları ve bölgesel gelişmeleri daha kapsamlı konuşacaklarını belirtti.

Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier, ayrıca, Musul'da kaçırılan Türk vatandaşları ile ilgili kaygılı olduklarını ve yaşanan endişeleri paylaştıklarını belirtti. Steinmeier, Irak'ta yaşanan krizin önemli olduğunu belirterek, "Barış için ve bunu aşmalıyız. Kimse Suriye'de süren savaşın Irak'a taşınmasını isteyemez." ifadesini kullandı.

CİHAN

Yorumlar