Darbeciler milleti ve medyayı hesap edemedi

A Haber Genel Müdürü Çimen: "Cumhurbaşkanımızın başkanlığında, önderliğinde, onun o korkusuzluğu ve milleti toparlayıcı gücü başta olmak üzere medyanın, milletle birlikte darbe girişiminin bertaraf edilmesinde çok büyük faktör olduğunu düşünüyorum"

Google Haberlere Abone ol
Darbeciler milleti ve medyayı hesap edemedi
Haber Genel Müdürü Abdulhalik Çimen, 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin, "Cumhurbaşkanımızın başkanlığında, önderliğinde, onun o korkusuzluğu ve milleti toparlayıcı gücü başta olmak üzere, medyanın, milletle birlikte darbe girişiminin bertaraf edilmesinde çok büyük faktör olduğunu düşünüyorum." dedi.

Çimen,Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimini 15 Temmuz akşamı 21.45 sıralarında duyduğunu ve hemen evinden iş yerine gittiğini söyledi.

İlk etapta DAEŞ ya da PKK saldırısı ihtimali üzerinde durduklarını aktaran Çimen, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kuruma geldiğimde 'Ne olursa olsun sonuna kadar direneceğiz' dedim. Allah da içimize öyle bir genişlik verdi. Saat 23.00 gibi Başbakanımız bağlandı. Dedi ki 'Azınlık bir grup, gereğini yapacağız.' Hemen Cumhurbaşkanımıza ulaştık. Cumhurbaşkanımızla Facetime aracılığıyla görüştük. Konuklarımız gelmeye başladı. Türkiye'nin her tarafında milyonlar sokaklara dökülüyordu. Cumhurbaşkanımız 'Ölümüne, korkmadan yürüyelim.' dedi. Bütün muhabirlerimizi sahaya yaydık ve gecenin ilerleyen saatlerinde Türkiye'nin her tarafında hatta yurt dışından görüntüleri aktardık. Daha sonra halkın o direnişini iyi yansıtınca bizim buranın da hedef olduğunu biliyorduk. Bu arada helikopterler dönüyor, tanklar gelmeye çalışıyordu. Halkı bilgilendirdik. Bizim burası bilinen bir yer değil, o da Allah'ın bir lütfu diyelim. Bir perde kapandı diyelim, gelemediler. Daha sonraki süreçte ifadelerde burayı yok etmek için, hatta buradaki tüm çalışanları kurşuna dizmek için karar almışlar. Yayını kesmek filan yok 'Gidin tarayın' demişler. Korkunç bir şey."

İzleyicileri de yalnız bırakmadı

Çimen, helikopter ve uçakların alçak uçuşları sırasında doğal olarak çalışanların endişeye kapıldığını ifade ederek, "Bizim burayı tarayabilirler diye hissettik. Çünkü Boğaz'da taramaya başlamışlardı. Bizim kameramanlar görüntü geçtiler ama öyle bir şey hissetmedik. Ölürsek de bir anlamı var diye düşündük. Türkiye'deki bütün izleyicilerimiz, yanınızdayız mesajı verdiler, gelenler oldu, etten duvar örenler oldu. Bunlar da bizim adımıza sevindirici hadiselerdi." diye konuştu.

Medyanın bu süreçte birlik beraberlik içinde hareket ettiğini vurgulayan Çimen, şöyle devam etti:

"Cumhurbaşkanımızın başkanlığında, önderliğinde, onun o korkusuzluğu ve milleti toparlayıcı gücü başta olmak üzere medyanın, milletle birlikte darbe girişiminin bertaraf edilmesinde çok büyük faktör olduğunu düşünüyorum. Milletin sesi olmaya çalıştık zaten. A Haber için öyle söyleniyor. Biz milletin sesiyiz. İzleyici de bu noktada bize çok teveccüh gösteriyor. Hem darbe günü hem de geçen bir aylık süre içinde biz de sabahlara kadar arkadaşlarımızla uyumadan çalıştık. Türkiye'deki 81 il, bin ilçede imkanlarımız dahilinde 79 milyonun o günlerdeki tüm görüntülerini, mitinglerini o şölenlerini, direnişlerini ekranlarımıza yansıttık."

Çimen, medyanın darbe girişimi sırasında iyi bir sınav verdiğini belirterek, "İlk defa bir konuda birleştik. Bunun devam etmesi gerekiyor. Memnuniyet verici bir şey. Milletin sesi olduk. Birlik beraberlik içinde olduk. Bu olursa bizi kimse yenemez. Bunu hesap edemediler. Darbeciler milleti ve medyayı hesap edemediler. Bunların birlik beraberliğini hesap edemediler." diye konuştu.

Yorumlar