Çiller, 28 Şubat davasında talimat duruşmasına katılmadı

28 Şubat davasında talimatla ifadesi istenen şikayetçilerden eski Başbakan Tansu Çiller, yurt dışında olduğu gerekçesiyle duruşmaya katılmadı. O dönemde annesi ve iki ablasıyla birlikte tutuklanan ve idamla yargılanan Nurcihan Rençber, sanıklardan şikayetçi oldu.

Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen 28 Şubat davasında talimatla ifadesi istenen bazı şikayetçiler için İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde duruşmalar yapıldı. Şikayetçilerden eski Başbakan Tansu Çiller mahkemeye gelmedi. Çiler’in avukatı müvekkilinin yurt dışında olduğuna dair mazeret verdi. Sanıkların avukatları yurt dışında bulunmanın yasal bir mazeret olmadığı gerekçesiyle reddedilmesini istedi. Mahkeme, mazereti kabul ederek duruşmayı erteledi.

Şikayetçilerden Nurcihan Rençber duruşmada mağduriyetini anlattı. 1999 yılında imam hatip son sınıf öğrencisiyken İnönü Üniversitesi’nde başörtüsü eylemlerine katıldığını ve dua okuduğunu söyleyen Rençber, başörtüsüne özgürlük istediği için eylemlere katıldığını belirtti. üniversite sınavına hazırlandığı için 10 günlük raporlu olduğunu ve okula gitmediğini anlatan Rençber, “Okula gittiğimde sivil ekipler tarafından gözaltına alındım. Yanımızda velimiz ve avukatımız olmadan bilmediğim bir yere götürüldüm. Malatya TEM’e götürüldük. İki ablam da gözaltına alındı.” dedi. Gözleri bağlı bir şekilde tutulduğunu belirten Rençber, gelip geçerken vurduklarını, iki erkek kardeşi ile tehdit edildiğini kaydetti.

Annesinin de gözaltına alındığını ifade eden Rençber, “İki ablam ve annemle birlikte 7 ay tutuklu yargılandım. Cezaevine girdikten 2 hafta sonra gazetelerden idamla yargılandığımızı öğrendik." dedi. Cezaevindeyken teyzesinin ölümünü 3 ay sonra bir mektupla öğrenebildiklerini anlatan Rençber, maddi ve manevi olarak çok sıkıntı çektiklerini söyledi.

2003 yılında cezanın onanması üzerine kalan kısmını çekmek için tekrar cezaevine girdiğini belirten Rençber, 18 yaşından küçük olduğu için cezasının erken bittiğini ifade etti.

Yaşadıkları nedeniyle son sınavlara giremediğini ve başarı puanının düştüğünü söyleyen Rençber lise diplomasını zor aldığını anlattı. Rençber, davanın sanıklarının yanı sıra direk mağdur olmasına neden olmakla suçladığı dönemin Malatya emniyet müdürü ve savcı Ahmet Kelebek’ten de şikayetçi olduğunu kaydetti.

Avukatların sorularını da cevaplayan Rençber, ilk gözaltına alındığında 16 yaşında olduğunu söyledi.Başörtülü fotoğraflar kabul edilmediği için üniversite sınavlarına giremediğini ifade eden Rençber, ancak bu sene üniversite sınavına girdiğini anlattı.

Sanık Çetin Doğan’ın avukatı da, o süreçte tazminat davası açıp açmadığını, suç duyurusunda bulunup bulunmadığını sordu. Rençber, “Tazminat davası açmadım. Bir sonuç alamayacağımızı bildiğim için suç duyurusunda da bulunmadım.” şeklinde konuştu.

Sanık avukatları, müşteki Rençber’in anlatığı olayların 1999 ve sonrası döneme ait olduğunu, iddianamede ise suç tarihinin 1998 olarak gösterildiğini belirtti. İddianamedeki suçlamaların dönemin hükümetine yönelik olduğunu da kaydeden avukatlar, bu nedenle söz konusu iddialarla davanın bir alakasının olmadığı gerekçesiyle Rençber’in katılma talebinin reddedilmesini istedi.

Mahkeme, herhangi bir ara karar almadan dosyanın asıl mahkemesine gönderilmesine karar verdi.

Duruşmanın ardından yargılamadan herhangi bir şey çıkmayacağını bildiğini ifade eden Rençber, “O dönemde yaşadıklarımızı not düşmek amacıyla anlattım.” dedi.

Nurcihan Rençber, 28 Şubat sürecinde başörtüsü yasaklarına karşı eylemlere katılmıştı. Annesi Hüda Kaya, ablaları İntisar Saatçioğlu Karagülle ve Nurulhak Saatçioğlu ile birlikte bu eylemler nedeniyle tutuklandılar. Toplantı ve gösteri yürüyüşlerine muhalefet ve 312. maddeden ceza alan anne Hüda Kaya, toplam 2 yıl 2 ay, Nurulhak Saatçioğlu 1 yıl, İntisar Saatçioğlu Karagülle 1 yıl 7 ay, Nurcihan Rençber de 8,5 ay cezaevinde kalmıştı.

CİHAN