Cengiz Hortoğlu: Okmeydanı’nda yüzü kapalı eylemciler provokasyon yaptı

Anadolu Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Cengiz Hortoğlu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun gündeme getirdiği Okmeydanı’ndaki yüzü kapalı eylemcilerin provokasyon amaçlı orada olduklarını doğruladı. Maraş ve Madımak olaylarını örnek gösteren Hortoğlu, “Maraş olayları sırasında Milli Piyango bileti satmaya gelenler kimler idiyse, ya da Sivas Madımak hadisesinde o bildiriyi dağıtarak halkı kışkırtmaya çalışanlar kimler idiyse Okmeydanı’nda da yüzünü kapatarak polise şiddet eylemlerinde bulunanların aynı yerden emir aldıklarını düşünüyoruz. Alevilerin değerlerine, canlarına saldırılar düzenleyerek kışkırtıp sokağa dökmek için bir çaba var.” dedi.

Geçen hafta Okmeydanı’nda meydana gelen olaylarda cemevi bahçesinde bulunan Uğur Kurt, kafasına isabet eden kurşunla hayatını kaybetmişti. Akşam çıkan olaylarda ise bir başka vatandaş yaşamını yitirmişti. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da, Okmeydanı’nda polisle çatışan guruplarla ilgili, “Yüzü maskeli, elinde silah kimse bunları çıkarsınlar. Bu kişiler acaba kim?” diyerek eylemlerdeki yüzü maskeli kişilere dikkat çekmişti.

Anadolu Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Cengiz Hortoğlu, Cihan Haber Ajansı’na (Cihan) Okmeydanı'ndaki olayları ve sonrasında yaşananları değerlendirdi. Türkiye’de Alevilerin üzerinde manipüle ve provokasyonların yapıldığını ifade eden Hortoğlu, “Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, Okmeydanı’ndaki hadiselerde yüzlerini kapatmış insanların orada bir takım provokatif eylemler içine giriştiğini söylemişti. Bu doğru. Maraş olayları sırasında Milli Piyango bileti satmaya gelenler kimler idiyse, ya da Sivas Madımak hadisesinde o bildiriyi dağıtarak halkı kışkırtmaya çalışanlar kimler idiyse Okmeydanı’nda da yüzünü kapatarak polise şiddet eylemlerinde bulunanların aynı yerden emir aldıklarını düşünüyoruz. Alevilerin değerlerine, canlarına saldırılar düzenleyerek kışkırtıp sokağa dökmek için bir çaba var, bir provokasyon var. Bu çabalardan yeterince deneyim sahibi olmuş bir topluluk olarak bu oynanan oyuna gelmeyeceğiz. Çünkü Aleviler bu konuda yeterince tecrübe kazandılar. Biz bu kadar saldırıya, bu kadar değerlerimize, canlarımıza saldırmalara ve kışkırtmalara rağmen demokratik yol ve yöntemleri terk etmedik. Hiçbir zaman da terk etmeyeceğiz.” ifadelerini kullandı.

‘BU ÜLKENİN KİRACISI DA DEĞİLİZ, AZINLIĞI DA’

Alevi gençlerin utanılacak bir şey yapmayacaklarına dikkat çeken Hortoğlu, şöyle konuştu: “Onun için de yüzlerini kapatmazlar. Biz bir şey yapacaksak alnımız yüzümüz açık bir şekilde cemal cemale yaparız. O yüzen bizim utanılacak, sıkılacak hiçbir şeyimiz yok. Demokratik haklarımızı talep ediyoruz. Yıllardır devlet bu konuda taleplerimize hiçbir zaman kulak vermedi. Hükümetler değişti. Temsilciler aracılığıyla taleplerimizi defalarca gündeme getirdik fakat ne yazık ki bir somut adım atılamadı. Bu konuda haksızlığa uğradığımızı düşünüyoruz. Bu ülkenin kiracısı değiliz. Bu ülkenin azınlığı da değiliz. Bu ülkenin eşit, asil ve asıl yurttaşlarıyız. Devletin toplumla sözleşmesi olarak kabul ettiğimiz Anayasa’nın 13. maddesinde devletin bütün herkese eşit yurttaşlık temelinde davranması gerektiği yazıyor. Devlet sözleşmesine sağdık kalmıyor. Ayrımcı politikalarını sonlandırması lazım. Yıllardır Aleviler taleplerini gündeme getirdi. Bu hükümet döneminde de çalıştaylar yapıldı. Demokratikleşme paketlerinin açıklanacağı söylendi. Beklentiler yükseltilmesine rağmen somut sonuçlar alınamadı. Bu da toplumda ciddi bir hayal kırıklığı, kızgınlık ve öfkeye de sebebiyet verdi.”

‘KENDİ İMKANLARIMIZLA PROVOKATÖRLERİ ORTAYA ÇIKARMAMIZ ÇOK ZOR’

Toplum içine karışarak provokasyon yapanları kendi imkanlarıyla ortaya çıkarmalarının çok zor olduğuna dikkat çeken Hortoğlu, “Ama biz kendi cemaatimize, halkımıza güveniyoruz, inanıyoruz. Onlar hiçbir zaman bu işlere bulaşmadılar. Bizim pirimiz Hünkar Hacı Bektaşı Veli’nin bize bir öğüdü var; ‘İncinsen de incitme’ diyor. Bizim şiddetle, cebirle, çatışma ortamıyla hiçbir işimiz olmaz. Biz taleplerimizi medya, sosyal medya aracılığıyla, sivil toplum kuruluşlarının programlarıyla, demokratik yol ve yöntemlerle anlatmaya çalışırız. Siyasi partilere ulaşmaya çalışarak taleplerimizi bir kere daha iletmeye çalışacağız. Türkiye’de demokratikleşmeyle ilgili adımlar atılmasına rağmen Aleviler bunun hep dışında tutuldu. Kürtlerle ilgili çözüm süreci adı altında adımlar atıldı. Azınlıklarla ilgili hakeza öyle. Dindar kesimin bazı mağduriyetleri vardı sorunlarına dair çözüm adımları atıldı. Romanlarla ilgili bir takım adımlar atıldı. Alevi toplumuyla ilgili somut bir adım atılamadı.” ifadelerini kullandı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın grup toplantısında Alevilerle ilgili sorunlara değindiğini belirten Hortoğlu, “Sayın Başbakan, ‘Alevi kardeşlerimizin sorunlarını istismar eden, dışarıda içerde bir takım güçler var.’ ifadesini kullandı. Bunu söylerken bir şeyi de ikrar etmiş oldu. Yani Alevi kardeşlerin sorunları var. Bu sorunlar istismara sorun olan ama yıllardır ertelenmiş, ötelenmiş, ihmal edilmiş Alevilerin sorunları var. Bu sorunların çözüme kavuşması Türkiye’nin aynen depremde olduğu gibi birikmiş olan enerjinin fay hattından boşalması anlamına gelecektir. Çünkü bu fay hattında birikme var. Enerji birikmesi var. Bu bir hakkın tesliminden öte Türkiye’de güvenlik meselesi haline dönüşmeye başladı. O yüzden devlet yöneticileri sorumlu davranmalı. Bu enerjinin kırılmaya varmadan çözümüne dönük adımlar atması gerekiyor.” şeklinde konuştu.

CİHAN