BDP VE DTK, KDP'yi kınadı

Barış ve Demokrasi Partisi(BDP) ve Demokratik Toplum Kongresi(DTK) öncülüğünde bir araya gelen 116 sivil toplum kuruluşu KDP'nin KNN, DİHA ve PÇDK gibi kurumlara yapılan operasyonlara tepki gösterdi. BDP Diyarbakır İl Başkanı Zübeyde Zümrüt,...

Google Haberlere Abone ol
BDP VE DTK, KDP'yi kınadı

Barış ve Demokrasi Partisi(BDP) ve Demokratik Toplum Kongresi(DTK) öncülüğünde bir araya gelen 116 sivil toplum kuruluşu KDP'nin KNN, DİHA ve PÇDK gibi kurumlara yapılan operasyonlara tepki gösterdi. BDP Diyarbakır İl Başkanı Zübeyde Zümrüt, operasyonların gerçekleşmesi manidar olduğunu belirterek, ”Bu baskınlar aslında tüm Kürt halkına ve Kürt kurumlarına yönelik yapılan baskın ve gözaltılardır. Bu baskın ve gözaltılar Türkiye’de Kürt kurumlarına ve siyasetçilerine yönelik KCK adı altında yapılan siyasi soykırım operasyonlarından farklı değildir.“ dedi.

DTK binası önünde bir araya gelen 116 sivil toplum kuruluşu KDP'nin bazı kuruluşlara yaptığı operasyonları protesto etmek için bir basın toplantısı düzenledi. Grup adına konuşan BDP Diyarbakır İl Başkanı Zübeyde Zümrüt, KDP’nin ulusal birliğe hizmet etmeyen yanlış politikalarını kınadıklarını söyledi. Zümrüt, tüm ulusal, siyasal ve toplumsal yapıları, Kürdistan ulusal birliğine zarar veren bu politikalara karşı da tutum almaya davet ettiklerini kaydetti.

Kürtlerin kazanımlarına yönelik saldırılar devam ettiğini belirten Zümrüt, ”İran’da Kürtlere yönelik katliama varan idamlar, Rojava’ya yönelik saldırılar bu saldırıların somut örneğidir. Rojava’da Kürt halkının diğer halklarla birlikte örnek bir model oluşturarak elde etmiş olduğu demokratik kazanımlara Kürdistan ve Ortadoğu halklarının sahiplenmesi demokrasinin de gereğidir.” ifadelerini kullandı.

Zümrüt, Kürt halkının kazanımlarının kalıcı hale gelmesi aynı zamanda Ortadoğu’nun demokratikleşmesine ve barışına ivme kazandıracağını vurguladı. Zümrüt, ”Bu tarihi süreçte Kürtlerin kazanımlarına yönelik saldırıları boşa çıkarmak için Kürt ulusal kongresini gerçekleştirmek gerekirken, KDP’nin son süreçte Rojavaya yönelik ambargo, hendek vb politikaları, Hewler, Duhok ve Zaxo'da birçok Kürt kurumuna baskın düzenlemesi baskında çok sayıda kişinin gözaltına alınması ve mahmur kampının kuşatılması kabul edilemezdir. Bu baskınlar aslında tüm Kürt halkına ve Kürt kurumlarına yönelik yapılan baskın ve gözaltılardır. Bu baskın ve gözaltılar Türkiye’de Kürt kurumlarına ve siyasetçilerine yönelik KCK adı altında yapılan siyasi soykırım operasyonlarından farklı değildir. Son dönemde AKP ve Güney Kürdistan yönetimi arasında ekonomik, diplomatik ve siyasal ilişkilerin gelişmesi sonrası bu operasyonların gelişmesi manidardır.” diye konuştu. CİHAN

Yorumlar