Baydöner, hızla yayılıyor

Türkiye’nin en yaygın restoran zincirlerinden biri olan Baydöner, Gaziantep’te üçüncü restoranını Sankopark AVM’de açtı. 6 yılda, 3’ü yurtdışında olmak üzere 80 restorana ulaşan firma, 2016’da Türkiye’de 150, yurtdışında 30 restorana ulaşacak.

Avrupa’da çok bilinmesine ve sevilmesine rağmen itibarı olmayan dönerin, Avrupa’daki itibarını artırmak için Avrupa’ya açılmak istediklerini vurgulayan Baydöner Yönetim Kurulu Başkanı Levent Yılmaz, yurtdışında güçlü olabilmek için öncelikle yurtiçinde güçlü bir marka olabilmek gerektiğinin altını çizdi. Bu hedef doğrultusunda kısa sürede Türkiye’de 35 şehirde 77 restoran açtıklarını duyuran Yılmaz; “Yurtdışında Azerbaycan ve Irak’ta şimdilik 3 restoranımız var. Ancak çalışmalarımız sürüyor. Mısır’daki iç karışıklık nedeniyle orada açmayı planladığımız restoranımızı şimdilik askıya aldık. Önümüzdeki yıl Irak’ta, Dubai’de ve Mısır’da yeni yurtdışı yatırımlarımızı devreye sokmak istiyoruz. Ancak öncelikle kendi bölgemizde güçlendikten sonra hedefimiz Avrupa’ya açılmak. Avrupa’da da özellikle Almanya’da, mevcut olanın aksine, sirkülasyonun fazla olduğu prestijli caddelerde, şık restoranlarla iskender döner servis etmek istiyoruz. Böylelikle Türk ağız tadının en bilinen yiyeceklerinden biri olan döneri, Avrupalıların hamburger, pizza gibi severek tüketmelerini amaçlıyoruz” diye konuştu.

GASTRONOMİ ALANINDA TURQUALİTY DESTEĞİ ALAN İLK MARKA


Forum ve Prime Mall Alışveriş Merkezlerinden sonra Gaziantep’te üçüncü restoranını Sankopark AVM’de açan Baydöner, Ekonomi Bakanlığı’nın başlattığı Turquality programından gastronomi alanında marka desteği alan ilk restoran olma unvanına da sahip. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Feridun Tuncer, “Dünyanın pek çok ülkesinden gelen seçici grup tarafından yapılan değerlendirmede, 8 ülkeden katılan 29 girişimci arasından Uluslararası Endeavor Girişimcisi ödülü almaya hak kazandık. Bu ödül bizim için uluslararası arenada Baydöner adı ilk kez duyulduğu son derece önemi bir ödüldü. 5 yılda ekibimizle birlikte elde ettiğimiz başarı hikayesinin bir sembolü oldu. MENA Bölgesi olarak ifade edilen Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkeleri doğal zenginlikleriyle beraber büyüyen, gelişme vaad eden bir ekonomiye sahip. Modernleşme süreciyle birlikte bu ülkelerde hane halkı kişi başı tüketim harcamalarında hızlı bir artış görülmektedir. Sosyal hayatlarının modernizasyonu ile paralel olarak dışarıda yeme içme kültüründe de hızlı bir gelişme olduğunu görüyoruz. Bölge ülkelerinde gastronomi alanında markalaşmış hiçbir yerel zincirin bulunmaması da bizim için değerlendirilmeyi bekleyen bir hazine gibi. Bu nedenle yurtdışı yatırımlarımızı özellikle bu ülkelerde gerçekleştireceğiz” dedi.

CİHAN