BAÜ Tıp Fakültesi Hastanesi'nde uyku laboratuvarı açıldı

Balıkesir Üniversitesi (BAÜ) Tıp Fakültesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi bünyesinde uyku laboratuvarı açıldı. Son teknolojiye sahip yazılım ve donanımı olan cihazların kullanıldığı ünitede iki yatak bulunuyor. Göğüs Hastalıkları...

Google Haberlere Abone ol
BAÜ Tıp Fakültesi Hastanesi'nde uyku laboratuvarı açıldı

Balıkesir Üniversitesi (BAÜ) Tıp Fakültesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi bünyesinde uyku laboratuvarı açıldı. Son teknolojiye sahip yazılım ve donanımı olan cihazların kullanıldığı ünitede iki yatak bulunuyor. Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı bünyesinde faaliyet gösteren BAÜ Uyku Laboratuvarı Ünitesi, hastanenin yeni binaya taşınmasıyla birlikte hizmete başladı. Hastaların hemen hemen bütün ihtiyaçları düşünülerek tasarlanan ünitede, uyku problemleri olanlar incelenerek teşhis ve tedavi süreçleri yürütülüyor.

Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Fuat Erel ve Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Nurhan Sarıoğlu, uyku apne belirtileri, teşhis ve tedavi süreçleriyle uyku laboratuvarı hakkında bilgi verdi. Uykuda horlama, nefes alamama, bazen boğulur gibi olup uyanma, gün içinde uyuklama gibi yakınmaları olan kişilerde uyku apnesi olabileceğini belirten Yrd. Doç. Dr. Sarıoğlu, "Bu kişiler, bazen kendileri çok şikâyetçi olmazken eşleri tarafından gece horladıkları, uyku esnasında zaman zaman nefeslerinin kesildiği, soluk alıp vermelerinin durduğu farkedilip hekime müracaat ederler. Kişilerde sık uyanma, gece idrara kalkma, aşırı terleme, huzursuz uyku gibi gece belirtileri yanında gündüz uykululuk hali, sabah baş ağrıları, konsantrasyon ve anlık hafıza bozukluğu, depresyona meyil gibi durumlar gözlenebilir. Zamanla cinsel fonksiyon bozuklukları gelişebilir." dedi. Uyku apnesi olan kişilerin genellikle kilolu ve kısa boyunlu yapıya sahip olduğunu belirterek, "Ancak bazen zayıf kişilerde de olabilir. Burunda yapısal anormallik, yumuşak damakta sarkma, iri bademcik, alt çenenin öne çıkık ya da geride olması gibi çene problemi olan kişilerde uyku apnesi olabilir. Bu nedenle bu kişiler, farklı hekimlere müracaat ederler. Bazen KBB, dahiliye, kardiyoloji birimlerine başvururlar. Bu kişilerde gece boyunca oksijen düzeyi düşük olduğu için dokular ihtiyacı olan oksijeni alamaz, en hayati organlarımızdan olan kalbin beslenmesi bozulur. Hipertansiyon, kalp ritm bozuklukları gelişebilir." diye konuştu. CİHAN

Yorumlar