“Başbakan'dan gerekli tedbirleri alması beklenirdi”

Çukurova Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Günal Kurşun, kamu görevlilerinin suçu haber aldıkları anda hukukun gereği neyse onu yapmaları gibi bir görevleri olduğunu belirtti.

Google Haberlere Abone ol
“Başbakan'dan gerekli tedbirleri alması beklenirdi”

Çukurova Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Günal Kurşun, kamu görevlilerinin suçu haber aldıkları anda hukukun gereği neyse onu yapmaları gibi bir görevleri olduğunu belirtti.

17 Aralık yolsuzluk operasyonuyla koltuğundan olan dört bakanın, operasyonda tutuklanan İranlı işadamı Reza Sarraf ile ilişkilerinin MİT tarafından 8 ay önce Başbakan Erdoğan’a iletildiği iddiasını hatırlatan Çukurova Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Günal Kurşun, “Başbakan'dan bu aşamada gerekli tedbirleri alması beklenirdi." dedi.
Bunun şüphesiz belli siyasi sonuçları olacağını kaydeden Kurşun, kamu görevlilerinin suçu haber aldıkları anda hukukun gereği neyse onu yapmaları gibi bir görevleri olduğunu hatırlattı. Kurşun, "Gereği yapılmadığında Cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunulması gerekir. Görevini layıkıyla yerine getirmeyen kamu görevlileri gerçeğiyle karşı karşıyaysak, bunun da onlardan ayrıca hesabının sorulması gerekecek. Yani hukukun bir şekilde işletilmesi gerekiyor. Eğer bunlar soyut bir takım iddialardan ibaretse o zaman da o iddiaların muhataplarının ‘siz soyut bir takım iddialarla bizi suçluyorsunuz, sizin bu suçlamalarınız yüzünden insan içine çıkacak halimiz kalmadı, siz de bunun hesabını verin’ diyerek onun hesabını sormaları lazım.” ifadelerini kullandı.

Kamu görevlilerinin suçu öğrendikleri anda hukukun gereği neyse onu yapmak gibi bir görevleri olduğunu vurgulayan Kurşun, “Eğer bekletmişse, başka saikleri olabilir bunun. Yani suçun ispat edilmesi bir saiktir, suçüstü yapmak başka bir saiktir, tam suçüstünde yakalayalım, tam inkâr edilemez bir noktada yakalansın ki en güzel şekilde delil toplamış olalım filan diye düşünmüş olabilir. Ya da bunların dışında bizim bilmediğimiz, öngöremediğimiz başka bir saikle hareket edilmiştir. Ama herkes yaptığından sorumlu. Bu hukukun genel kuralı. Yani ben de yaptığımdan sorumluyum, siz de yaptıklarınızdan sorumlusunuz. Bu durumda vaktiyle bir bilgilendirme yapılmışsa ve bunun gereği yerine getirilmemişse onun sorumluluğu da o gereği yerine getirmeyen kamu görevlisine ait ve onun hesabı da ondan sorulacak demektir. Bu kişi başbakansa ne olacak? Bu da anayasada yazıyor zaten. Kimin nasıl ne şartla yargılanabileceğinin ölçütleri tanımlanmış durumda, bizim hukukumuz o kadar kötü bir hukuk düzeni değildir. Yani Türkiye’nin hukuku böyle bir Afrika ülkesi sınıfında değil. Hukuk metinlerimiz son derece düzgün hukuk metinleri, bizim problemimiz uygulamada. Bunu AB neredeyse 20 senedir söylüyor. Dolayısıyla eğer bir kamu görevlisi yapması gerekip de görevini ihmal etmişse bunun hukuki anlamda sonuçlarına katlanmayı göze almış olması gerekir.” değerlendirmesinde bulundu. CİHAN

Yorumlar