Başbakan Yardımcısı Atalay: Yeni bir yol haritası üzerindeyiz

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, süreçle ilgili yeni bir yol haritası üzerinde olduklarını söyledi. Çözüm sürecini iyi bir şekilde yürüttüklerini anlatan Atalay, yasal düzenlemelerin yapılacağını kaydetti. Atalay, "Adaletle vicdanla...

Google Haberlere Abone ol
Başbakan Yardımcısı Atalay: Yeni bir yol haritası üzerindeyiz

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, süreçle ilgili yeni bir yol haritası üzerinde olduklarını söyledi. Çözüm sürecini iyi bir şekilde yürüttüklerini anlatan Atalay, yasal düzenlemelerin yapılacağını kaydetti. Atalay, "Adaletle vicdanla empatiyle biz bunu yürütmek zorundayız yürüteceğiz Allah'ın izniyle. Biz siyaset kurumu yürütsün diyoruz. 3 çocuk geldi işte 2'si lise öğrencisi. Bunlarda samimi olacağız. Biz kararlıyız. Bu süreç bu konular olgunlaşmıştır artık Türkiye'de. Çözüme en yakınız. Biz başaracağız Allah'ın izniyle ve mecburuz. İnsanımız için çözmek sorumluluğumuz var. Tarihimize ve geleceğimize karşı çözme sorumluluğumuz. Eve dönüşler, siyasete hayata dönüşler hepsi var." dedi.

    Diyarbakır'da Çözüm Süreci Çalıştayı yapıldı. Liluz Otel'de yapılan çalıştaya, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’ın yanı sıra İçişleri Bakanı Efkan Ala, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ekrem Erdem, AK Parti Grup Başkan Vekili Ahmet Aydın, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Genel Sekreteri Seydi Fırat, akademisyen, siyasetçiler, akil adamlar, sivil toplum örgütü temsilcileri katıldı. Çalıştaya, HDP, BDP'den katılım olmazken, çalıştayda, Kamu Güvenliği Müsteşarlığı tarafından hazırlanan Türkçe, Kürtçe ve Arapça basılan 'Sessiz devrim' adlı kitap dağıtıldı.

    Programda konuşan Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, çözüm sürecinin en önemli aktörü toplum olduğunu vurguladı. Toplumu daima bu sürecin içinde tuttuk ve tutacaklarını anlatan Atalay, sürecin şeffaf olacağını belirtti. Atalay, "Sürece destek var. Burada aktör toplumdur. Tabii yine, sabote edici, provoke edici pek çok gelişme var. Bunun bir kısmı biliniyor bir kısmı bilinmiyor. Türkiye’nin bu projeyi kendi kendine yürütüyor olması dış dünyada önemli bir konu olmuştur. Uluslararası aktörler kullanmadığı için. Yeni bir yol haritası üzerindeyiz. Sürece yeni bir ivme kazandırma çalışması içindeyiz. Yeni bir yol haritası üzerinde çalışma kararı çıktı ve biz şu anda bu çalışmayı yapıyoruz. Diyaloglarımız tabii ki sürüyor. Ama son zamanlarda siyaset kurumunu, siyaset kesimini daha ön planda tutma yönünde çabalarımız var." şeklinde konuştu.

    Değişimden çok normalleşme kavramını çok sevdiğini belirten Atalay, Türkiye'yi normalleştirmek sivilleştirmek partilerinin hedefleri arasında olduğunu savundu. Atalay, "Cumhuriyetin geçmişte yaptıkları hesaplaştırdık. Yapılan yanlışlıklar haksızlıklar zulümler yasaklar korkular endişeler faili meçhuller bütün olumsuzlukları tekrar gözler önüne serdik. Ve, şunu hepimiz biliyoruz. Devletin bütün vatandaş kesimleriyle sorunları vardı. kimiyle dili bir kısmıyla dini inancı sebebiyle, bir kısmıyla kıyafeti nedeniyle bir kısmıyla çocuğunun ismi nedeniyle ama pek çok vatandaş kesimiyle devletin sorunları var. Türkiye’de büyük bir özgürlükler sorunu vardı. Büyük bir mücadeleyle bunların büyük kısmını çözdük. Ben kazdığımızda Ak Parti iktidarının 12 yılına kendi penceremde tam bir demokrasi mücadelesi var. Her riski aldık. Her cesareti gösterdik. Suçlandık, Yüce Divan'ı gösterenler oldu. Halen gösterenler var. Ve hükümet olarak biz Türkiye'de büyük bir dönüşümü sağlama mücadelesi veriyoruz. Bütün istediğimiz çoğulcu bir toplum, açık bir toplum, tam demokratik toplum bütün farklılıkları kucaklayan devlet. Bütün zenginliklerle farklılıklarla renklerle zengin bir ülke bütün istediğimiz bu. Bu süre içinde yine kısa kısa terörün şiddetin kullandığı yolları yok etme çabası gösterdik." diye konuştu.

    Bu çalıştay vesilesiyle bu sorunlar bir kez daha masaya yatırıldığını ifade eden Atalay, "Tabii sizlerin desteğinizi istiyoruz. Pozitif katkı verici destekler istiyoruz. Biz gerçekçilikten hiç uzak olmayız. Gerçekleri ve gerçekleri gözardı ettiğinizde hedeflerinize ulaşmakta zorlanırsınız. Bütün görüşmeleri yaparken bütün somut adımlar üzerinde çalışırken siyasetin gerçeğini asla gözardı etmemeliyiz ve bölgedeki vatandaşlarımızın desteğine çok ihtiyacımız var. Temel aktör bu defa toplum. Toplumda büyük destek var. Toplum artık özellikle bu bölgede terörle varılacak şiddet varılacak bir yerin olmadığını görüyor." ifadelerini kullandı.

    Çocuklarını PKK’da isteyen ailelerin belediye önündeki eyleme de değinen Beşir Atalay, "Bugünlerde herkesten istirham ediyorum. Pozitif katkı verici cümlelere ihtiyacımız var. Ama sadece bir uyarı olarak dikkat olarak ve bu katılımcılara hatırlatma babında şu anneler ilgili BDP ve HDP’nin siyaset kesimin üslubunu bakışını dikkatinize sunuyoruz. Yani çözüm sürecini yürütenler samimiyet sınavından geçiyor bunlar çok önemlidir ve bu doğrusu şaşkına çevirdi. Ezberler bozuldu. Kendi içlerinden anneler diyor ki çocuklarımıza sahip çıkacağız çocuklarımız bizim. Bu bir devrimdir. Ben öyle görüyorum. Ama çok rahatsız oldular çok. Ben oysa gecikmiş bir anne feryadı olarak görüyorum. On binler hayatını kaybetti bu şiddet ortamlarında bakın. Bir eş başkan anneler para aldığı için oradalar diyor. Başka birisi örgüte katılmışlar daha ne istiyorsunuz diyorlar. Başka biri zorla götürülmedi kendileri gitti diyor. Bunun hiç birini örgüt söylemiyor. Bunun hepsini siyaset kesimi söylüyor. Ben bunu değerli önemli görüyorum." dedi.

    Çözüm süreciyle ilgili somut yol haritası üzerinde çalışılıyor diye duyulduğunda bölgede hareketlilik başladığının altını çizen Atalay, "Yol kesmeler vesaire bunları anlamakta zorlanıyoruz. Güvenlik birimlerimiz çözüm sürecinin hassasiyeti nedeniyle çok temkinli dikkatli. Çünkü bizim talimatımızdır o ama bölgede bu hassasiyetin çok fazla dikkate alınması gerekiyor. Bu sabrın istismar edilmemesi gerekir. Bunları Diyarbakır'da sizlerle paylaşma ihtiyacı duyuyorum. Örgütten daha örgütçü olarak çözüm süreci yapamazsınız. Biz hesaplaşmalarla geldik, meydan okumalarla geldik ve nice risklerle geldik. Öyle mesafe almak ülkeli normalleştirmek kolay değil.” şeklinde konuştu.

    EFGAN ALA: TÜRKİYE'DE ARTIK VİCDANLAR AYNI DİLLE KONUŞUYOR

    İçileri Bakanı Efkan Ala ise Diyarbakır’da bu çalıştayın yapılmasının AK Parti’nin bu sorunu ne kadar önemli gördüğünü gösterdiğini anlattı. Ala, "Eski Türkiye’yi iliklerine kadar yaşamış bu şehirde Diyarbakir’da yapılıyor olmasını AK Parti’nin meselenin ne kadar önemli olduğunu göstermesi bakımından önemli buluyorum. Yeni Türkiye. Çünkü biliyoruz ki eski Türkiye’nin paradigmalarıyla alışkanlıklarıyla refleksleriyle bırakınız böyle köklü bir sorunu hiç bir sorunu köklü bir biçimde çözmemiz mümkün değil. Türkiye, sorun çözen bir sisteme AK Parti hükümetleri döneminde evrilmeye çalışmaktadır. Eski Türkiye’nin sistemi sorun çözmüyordu sorundan besleniyordu. Sorundan beslenen kapalı sistemlerin toplumlara milletlere hangi bedelleri ödettiğini Türkiye en iyi yakından bilenlerdendir." diye konuştu.

    Türkiye’de e artık vicdanların aynı dilden konuştuğunu belirten Ala, "Sonra meseleyi ileriye götürünce anneler devreye girdi, o zaman da gördük ki analar aynı dilde ağlıyor. Biz önemli bir şeyi keşfediyoruz. Burada bize düşen pozitif bir dil kullanmak. Bu meselede Diyarbakırlı arkadaşlarımıza düşen meselesinin sabote edilmesini engellemektir. “ şeklinde konuştu. CİHAN

Yorumlar