Başbakan Erdoğan, gazetecilere seslendi (1)
Başbakan Recep Tayip Erdoğan, yeni Türkiye’de milli iradenin güç kazandığını söyledi.
Başbakan Recep Tayip Erdoğan, yeni Türkiye’de milli iradenin güç
kazandığını söyledi. Erdoğan, “Demokrasilerde hükümetler millet
eliyle iş başına gelir, millet eliyle görevden alınırlar. Bu konuda
hiç tereddüt yok.” dedi.
Başbakan Erdoğan, gazeteciler ve yazarlardan oluşan 45 kişiyle
Dolmabahçe çalışma ofisinde bir araya geldi. Gazetecilere seslenen
Erdoğan, Türkiye’nin istikrar ve huzur içinde büyümesinin
rahatsızlık verdiğini ifade etti. Erdoğan, “Türkiye’nin istikrar ve
huzur içinde büyümesi kimi rahatsız ediyorsa, bu durum kimin
çıkarlarına dokunuyorsa, işte onlar bu süreci durdurmanın gayreti
içine girdiler. Aktif dış politikamız, bölgede ve dünyada artan
gücümüz, menfaatleri zedelenen bu çevrelerde rahatsızlık oluşturdu.
Büyüyen ekonomimizin artan refahımızın getirdiği enerji ihtiyacı,
bu ihtiyacı karşılamak için attığımız adımlar, aynı şekilde bu
çevrelerde rahatsızlık oluşturdu. Dış ticaretimizdeki artış, dünya
pazarından aldığımız paydaki yükseliş, yeni pazarlara yönelmemiz
yine rahatsızlık oluşturdu. Bunun yanında içeride
gerçekleştirdiğimiz reformlar, özellikle de çözüm sürecinin
başarıyla yürümesi, demokratikleşme alanında attığımız adımlar, hem
içeride hem dışarıda istikrarsızlıktan çıkar sağlayan kesimleri
rahatsız etti. İçeride de dışarıda da çıkarları zedelenen kesimler,
bu süreci durdurmak için kimi zaman tek tek, kimi zaman da ittifak
halinde Türkiye’yi ve hükümetimizi hedef aldılar. Eski Türkiye
milletimiz için kötü ama bu malum çevrelerin çıkarları için
elverişli bir ortam sunuyordu. Yeni Türkiye, milli iradenin güç
kazandığı, milletin faydasına gelişmelerin yaşandığı bir ülke
olurken, eski Türkiye’den çıkar sağlayanlar için de adeta bir
kabusa dönüştü. Burada şu hususun üzerinde özellikle durmak
istiyorum; demokrasilerde hükümetler millet eliyle iş başına gelir,
millet eliyle görevden alınırlar. Bu konuda hiç tereddüt yok."
ifadelerini kullandı.
Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "1946’dan beri
demokratikleşmeye çalışan ülkemizde hükümetlerin millet iradesiyle
değil, milli irade dışı güçler tarafından tayin edildiği, pek çok
dönem oldu. Milli irade dışı güç sadece silahlı güç değildir.
Medyanın, sermayenin, ulusal ve uluslar arası çok sayıda çıkar
gurubunun, hükümetler üzerinde etkili olmaya çalıştıklarını,
hükümetleri yıpratmak için seferber olduklarını biliyoruz. Bu
kesimlerin kimi zaman da silahlı güçlerle ittifak halinde
hükümetlerin değişmesine öncülük ettiklerine defalarca şahit olduk.
En son 28 Şubat’ta sadece silahlı güçlerin değil onunla birlikte
bazı STK’lar, bazı medya kuruluşları, bazı sermaye gurupları
ittifak halinde dönemin siyasetini millete rağmen istedikleri gibi
dizayn ettiler. Bu sorunlu dönem AK Parti’nin iktidara gelmesiyle
aslında sona erdi. Biz hükümet olarak milli iradenin güçlenmesi,
vesayetlerin ortadan kaldırılması için 11 yıl boyunca büyük
mücadele verdik. Tabi bunun bir kısmını biz hükümet dışı paylaşmaya
gayret ettik, paylaştık ama bazıları da tabi aramızda
arkadaşlarımızla paylaştığımız konular oldu. Bu noktada Cumhuriyet
tarihinin aslında en cesur adımlarını da attık. Ve burada 'yeter
söz milletindir' anlayışından hareket ettik. Ve bunun altını
doldurmanın gayreti içerisinde olduk. Bu vaadimizi yerine getirmek
için de çok sayıda reform yaptık. Demokrasinin tam anlamıyla
işlemesi için, milli iradenin tüm süreçlere egemen olması için ne
gerekiyorsa onu yaptık. Ve bu adımları attık, atıyoruz,
atacağız."
'ÇOK SAYIDA KOMPLOYA MARUZ KALDIK'
"Önümüz kesildi, hızımızı kesmek istediler." diyen Erdoğan,
"Elbette direnişlerle karşılaştık, süreci durdurmaya, tersine
döndürmeye yönelik çok sayıda komploya maruz kaldık. Ama bütün
bunların yanında hepsinin de üstesinden geldik, geliyoruz. Bunların
hiç biri bizi yolumuzdan döndürmedi ve bunu da kararlılıkla
söylüyorum yine döndürmeyecek. Önümüz kesildi, hızımızı kesmek
istediler ve bu son adımlar da yine buna yöneliktir. Şevkimizi
kırmak istediler ama biz yine vazgeçmedik, geçmeyeceğiz." şeklinde
konuştu.
Rüşvet yolsuzluk operasyonuna da değinen Erdoğan, operasyonun
seçimler öncesine denk gelmesinin manidar olduğunu söyledi.
Erdoğan, "Yolsuzluk kisvesi altında yapılan ama aslında farklı
boyutları olan bu operasyon, asla masum rutin bir hukuk işlemi
değildir. Hukuki operasyon görünümlü bir paketin içerisine
birbirinden çok farklı hedefler konulmuş, bir taşla birkaç kuş
vurmak değil adeta, kuş katliamı yapılmak istenmiştir. Nitekim
operasyon ilk anından itibaren ulusal ve uluslararası medyanın
eşliğinde ilerlemeye başladı. Bir defa bütün bu operasyon
dosyalarının üzerinde gizlilik kaydı olmasına rağmen, yargının buna
uymaması ve bunları işleme koymadan önce servis etmesi çok
anlamlıdır. Ve bu operasyona konuşan isim de manidardır. Rüşvet ve
yolsuzluk operasyonu." dedi.
CİHAN
Yorumlar