Barış anneleri: Kullanılan incitici üslup bizleri yaralıyor

Barış Anneleri İnisiyatifi üyeleri anneler, barış sürecinin devam etmesi için hükümete çağrı yaptı. Barış sürecini etkileyen üslup ve negatif söylemlerin incitici olduğunu belirten barış anneleri, “Sürecin pozitif bir şekilde devam etmesi ve 35 yıldır en büyük acıyı ve mağduriyeti yaşamış anneleri incitecek herhangi bir negatif üslup kullanılmamasını diliyoruz. Kullanılan incitici üslubun bizleri yaraladığını ve sürece olumsuz etki yaptığını belirtmek istiyoruz.” dedi.

Diyarbakır merkez ve Lice ilçesinde çıkan olaylar ve tepkilerin barış sürecini sıkıntıya soktuğunu belirten barış anneleri, Beyoğlu İstiklal Caddesi’ndeki Galatasaray Lisesi önünde eylem yaptı. Eylemde önce barış anneleri üyesi Reşan Döner Kürtçe açıklama yaptı. Ardından inisiyatif adına basın bildirisini Aynur Kakmaz okudu. Kakmaz, “Süreçlerden defalarca germemize rağmen çocuklarımı, eşlerimiz, yakınlarımız adına bir kez bile barış isteğimizi dile getirmekten vazgeçmedik. 35 yıldır binlerce çocuklarımızın canına mal olan savaşın ardından bir yıldır Sayın Öcalan’ın büyük çabasıyla çatışmasızlık dönemine girilmesiyle barış umudu doğmuştur. Bu umudun korunması için savaşın zulmünü en ağır yaşayan Kürt halkı büyük bir dirayet sabır ve metanet göstermiştir. Ancak buna rağmen devlet barış yönünde ertelemeci bir tavır içine girerek yeni kaygıların oluşmasına neden olmuştur. Nitekim barış süreci başladığından bu yana hükümetin umursamaz tavrından dolayı birçok ana ağlamaya devam etmiştir.” diye konuştu.

Barışın kalıcılaşması konusunda adım atılmadığını bunun yanında güvenlik yolları, hidroelektrik santralleri, kalekol inşaatlarına hız verildiğini ifade eden Kakmaz, şöyle devam etti: “Kelakollar ve karakollar biz anaların nezdinde savaş hazırlığı olarak görülmektedir. Bu durum bizleri kaygılandırmaktadır. Hükümetin bir an önce anneleri tedirgin eden uygulamalardan vazgeçmesi gerekir. Fakat bu yolda bir tarafın barışın anneleri olarak değil, tüm tarafların barış anneleri ile yürümek ve bu sürece olumlulaştırmak için omuzlamak istiyoruz. Bu sürecin pozitif bir şekilde devam etmesi ve 35 yıldır en büyük acıyı ve mağduriyeti yaşamış anneleri incitecek herhangi bir negatif üslup kullanılmamasını diliyoruz. Kullanılan incitici üslubun bizleri yaraladığını ve sürece olumsuz etki yaptığını belirtmek istiyoruz. İşte bu yaşananlar bizleri kaygılandırmaktadır.”

Diyarbakır’da çocukları dağa kaçırılan anneleri işaret ederek oturma eylemi yapan anneleri anladıklarını ve acılarının ortak olduğuna dikkat çeken Kakmaz, “Bundan sonra aynı acıları bir daha yaşamamak için barış ortak talebimiz olmalı. Ama barışı ve çocuklarımızı talep ederken tek taraflı değil de tüm taraflara çağrıda bulunmamız gerekir. Annelerin yüreğindeki feryada ve figana adaletli davranalım. 14 yaşında 44 yıl hapis cezası verilen çocuğumuzu da hapishaneden çıkarmak her annenin ortak görevi olmalıdır. Dağdaki çocuğumuzun gelmesini de isteyelim ve bunları talep etmek istem için sadece bir tarafımız ağır basmasın. Her iki tarafımıza da söz geçirelim. Bu biz annelerin çözüm aramada birbirimizin yüzüne bakabilmenin kriteri olsun. Bu yüzden buradan yetkililere çağrıda bulunuyoruz. Barış gibi kutsal bir fırsatı hep beraber değerlendirelim. Tüm anneler olarak Ceylan’a, Uğur’a, Enes’e, Berkin’e, Berkcan’a ağlayalım.” şeklinde konuştu.

Basın açıklamasının ardından, ‘Lice halkı yalnız değildir’, ‘Savaşa hayır barış hemen şimdi’ şeklinde slogan atan grup, bir süre oturduktan sonra olaysız şekilde dağıldı.

Öte yandan, Barış Anneleri’nin eylemi sırasında Toplumsal Olaylara Müdahale Aracı (TOMA) ve sivil polisler hazır bekledi.

CİHAN