‘Balbay’ın tahliyesi Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırıdır’
Her Yerde Adalet Platformu (HYAP) Genel Başkanı Özkan Öztürk, Ergenekon davasında 34 yıl 8 ay ceza alan İzmir Milletvekili Mustafa Balbay’ın tahliyesinin Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırı olduğunu ileri sürdü.
Her Yerde Adalet Platformu (HYAP) Genel Başkanı Özkan Öztürk,
Ergenekon davasında 34 yıl 8 ay ceza alan İzmir Milletvekili
Mustafa Balbay’ın tahliyesinin Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırı
olduğunu ileri sürdü. Öztürk, Anayasa Mahkemesi’nin tahliye
gerekçelerinden ‘Tutuklulukta makul süre ihlali’ durumunun, bugün
çok daha hafif suçları işleyen binlerce vatandaş için
uygulanmadığına dikkat çekti.
Vekillere tahliye yolu açılırken, asillere
de bu yolun açılmasının hukuki bir zorunluluk olduğunu vurgulayan
HYAP Genel Başkanı Öztürk, “Bu tahliyelerin yalnızca tutuklu
milletvekillerine sağlanması çifte standarda sebep olmaktadır.
Şayet bu gerçekleştirilmez ise hukukun üstünlüğünden değil ancak ve
ancak üstünlerin hukukundan bahsedileceği unutulmasın.” dedi.
TAHLİYE KARARI, HUKUKİ HATALARLA
DOLUDUR
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin
Balbay’ın tahliyesi için tasarruf hakkının hukuken ortadan
kalkmasına rağmen tahliye kararı verdiğine dikkat çeken HYAP Genel
Başkanı “Oysa ki hukuken Balbay’ı tahliye makamı Yargıtay ilgili
ceza dairesi olması gerekiyordu.” şeklinde konuştu.
Tahliyedeki bir başka hatanın Anayasa’nın
eşitlik ilkesiyle ilgili olduğunu açıklayan Öztürk, Anayasa
Mahkemesi’nin tahliyedeki gerekçelere dikkat çekti. Öztürk, Anayasa
Mahkemesi’nin tahliye gerekçelerinde ‘Yasama faaliyetlerinin
engellenmesi’ gerekçesinin eşitlik ilkesine aykırı olduğunu
vurgulayarak şunları söyledi: “Yüksek mahkeme söz konusu kararı
sadece ‘uzun süren yargılamalar’ ve tutuklulukta makul süre
aşımına’ bağlamış olsaydı bu kararlar tartışılmayacaktı. Fakat
başvurucunun yasama faaliyetlerinin engellenmesi ve meclisteki
çalışmalara katılamaması noktasında bir gerekçelendirme Anayasa’nın
eşitlik ilkesine aykırıdır. Çünkü ülkemizde çok daha hafif suçları
işleyen normal vatandaşlarımıza tanınmayan bu tahliyelerin tutuklu
milletvekillerine tanınması çifte standartlara sebep
olmaktadır.”
"SADE VATANDAŞA DA TAHLİYE YOLU
AÇILMALI"
Öztürk, aynı gerekçe ile tahliyenin sade
vatandaşlar için de uygulanması gerektiğini dile getirdi. Öztürk
“Türkiye’de şuan cezaevlerinde tutuklulukta makul süresi aşılmış,
uzun süren ceza yargılamalarının mağduru olmuş ve Yargıtay
aşamasındaki süreleri tutukluluktan sayılmayan sade
vatandaşlarımıza da bu hakların uygulanması gerekir.” şeklinde
konuştu. CİHAN
Yorumlar