Bakan Yıldız: TÜRGEV, ihtiyaçlarından dolayı bir trafo talep etti
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, "14 termik santralin Sayın Başbakanımızın oğlunun da bulunduğu bir ortaklık ile beraber kapsam dışına çıkarıldığı söyleniyor.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, "14 termik
santralin Sayın Başbakanımızın oğlunun da bulunduğu bir ortaklık
ile beraber kapsam dışına çıkarıldığı söyleniyor. Buna yalan demek
yeterli değil. Başı yalan, ortası yalan, sonu yalan." dedi.
Taner Yıldız, Kayseri’de düzenlediği basın toplantısında, Bilal
Erdoğan ile ilgili iddialar hakkında açıklama yaptı. TÜRGEV'in,
ihtiyaçları için bir trafo talep ettiğini belirten Bakan Yıldız,
"Biz bir yurda, 'Kimdir, hangi kısımdandır?' diye bakarak mı hizmet
edeceğiz? Özel sektöre talepte bulunuyorlar. Oraya konulan trafodan
mahalleli de faydalanıyor. O trafo kamuya aittir. O iddiaya
gülüyorum. Mahalleli oradan faydalanacak. 'Acaba niye verdiniz?'
deniyor. Türkiye'deki özelleştirmeler varlık satışları ile birlikte
yapılmamıştır. Varlıkları kamuda kalmak kaydı ile özel sektör
marifetiyle kullanılması için verilmiştir." diye ifade etti.
Bakan Yıldız, şöyle devam etti: "Yaptıklarımızı anlatmakta güçlük
çektiğimiz bir ortamdayız. Bizlerin yapacağı çok fazla iş var. Bu
işlere aklımız eriyor. Türkiye'nin kazanımları ve ihtiyaçları için
çok daha fazla yapılacak icraatlar var. Şimdi hangi bir noktasına
cevap vermek lazım. 14 termik santralin Sayın Başbakanımızın oğlu
Bilal Erdoğan'ın da bulunduğu bir ortaklık ile beraber kapsam
dışına çıkartıldığı söyleniyor. Buna yalan demek yalnızca yeterli
değil. Biz özelleştirme sürecine devam ediyoruz. Bize çok farklı
teklifler gelebilir. Türkiye'deki serbestleşme ve özelleşmeyle
alakalı çok farklı teklifler gelebilir. Bunları değerlendiririz
teknik açıdan. İşleme koymamamız gerekenleri de değerlendiririz.
Bunları Özelleştirme kapsamından çıkarmadık. 14 termik santralin
Başbakanımızın talimatı ile çıkarıldığı konu külliyen yalandır.
Bununla ilgili 6 tane ÖYK kararı almışız. Özelleştirme Kurulu,
'Süreci başlatın' demiş, biz başlatmışız. 14 santralden Hamidabat
Kangal ve Seyitömer Santrali özelleştirildi, 11 tane kaldı. 4 tane
daha santralin özelleştirme programı açıklandı. 28 Şubat'a kadar
bunlar devam edecek. Yatağan, Yeniköy, Kemerköy ve Çatalağzı.
Geriye 7 tane kalıyor ve bunların Maliye Bakanlığı'na bağlı
Özelleştirme İdaresi tarafından yapılacak. Başı yalan, ortası
yalan, sonu yalan. Böyle olmaz. Bizler Özelleştirme Yüksek
Kurulunun aldığı karar sonrasında, Özelleştirme Kurulu bu ihaleleri
yapıyor. Şimdiye kadar yaklaşık 3 milyar dolar gelir elde ettik.
Bir kısmı enerji kalemlerindeki yatırımlarla alakalı. 76 milyon
insan ve bu yalanı söyleyenler de bu gelirlerden de
faydalandılar."
"Her şeyin bir sınırı var. O açıdan bizler bu sürece devam
edeceğiz." diyen Yıldız, "Kapsam dışına çıkarıldığına dair biri bir
evrak getirsin, onu geri iade ederim. 'Ben söyleyeyim de bu çamur
nereye sıvanırsa sıvansın' olmaz. Sayın Maliki ve Sayın Barzani'nin
yaptığı toplantıda Türkiye'nin de içinde bulunduğu ekonomiye
katkısı olan çalışmalardan bahsettim. O nedenle biz ekonomi ile
alakalı gelişmelerimize devam edeceğiz. Bu tür cümlelerin bizi
yolumuzdan alıkoyamayacağını bilmenizi isterim." şeklinde
konuştu.
"TÜRGEV İHTİYAÇLARINDAN DOLAYI BİR TRAFO TALEP ETTİ"
TÜRGEV'in ihtiyaçları için bir trafo talep ettiğini belirten Bakan
Taner Yıldız, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Biz bir yurda,
'Kimdir, hangi kısımdandır?' diye bakarak mı hizmet edeceğiz? Özel
sektöre talepte bulunuyorlar. Oraya konulan trafodan mahalleli de
faydalanıyor. O trafo kamuya aittir. O iddiaya gülüyorum. Mahalleli
oradan faydalanacak. 'Acaba niye verdiniz?' deniyor. Türkiye'deki
özelleştirmeler varlık satışları ile birlikte yapılmamıştır.
Varlıkları kamuda kalmak kaydı ile özel sektör marifetiyle
kullanılması için verilmiştir. Maden genişleme sahası ile alakalı
Orman Bakanlığı'na genişleme için bir yazı yazılıyor. En son
bulunduğu makam Başbakanlık. Orman Bakanlığı'nın kriterleri var.
Kriterler uygun ise ruhsatlandırma oluyor, uygun değilse olmuyor.
Bizler bir ülkede, bir işletmede ister özel, ister kamu, biz ortak
kimdir, nedir, onunla ilgili tasarrufta bulunmuyoruz. Bir yerde
yolsuzluk eden insanları ayırt etmek ne kadar önemliyse dürüst
çalışan insanları da korumak o kadar önemlidir. İster bizim
bakanlığımızda olsun ister diğer bakanlıkta, AK Parti bütün
işlerini hukuk ve doğruluk üzerine kurar. Bunun aksi durumda
mücadelesini verir. Şimdiye kadar olduğu gibi. Dürüst çalışan
insanları korumak ve ayıklanacak arkadaşlar varsa onları ayıklarız.
Bizim uyguladığımız da aynı şekilde bu kamu vicdanı ile birlikte
bütün kamu vicdanını ilgilendiren bir husustur ve farklı
davranamayız. Siyasetteki istikrarı yolmak için yapılan her türlü
işlem diğerlerini makul hale getirmez. Kim usulsüzlük yaptıysa onun
cezasını vermek bize düşer, gereken neyse yaparız."
CİHAN
Yorumlar