Avukatlar: Paralel yapı iddiaları, hiçbir somut delile dayanmamaktadır
Çağlayan'da bulunan İstanbul Adalet Sarayı önünde basın açıklaması yapan bir grup avukat, hiçbir somut delile dayanmayan paralel devlet iddiası ile binlerce emniyet mensubunun görevden alındığını ve tasfiye edildiğini söyledi.
Çağlayan'da bulunan İstanbul Adalet Sarayı önünde basın
açıklaması yapan bir grup avukat, hiçbir somut delile dayanmayan
paralel devlet iddiası ile binlerce emniyet mensubunun görevden
alındığını ve tasfiye edildiğini söyledi.
Bağımsız Hukukçular Platformu'na üye bir grup avukat, Çağlayan'daki
İstanbul Adalet Sarayı önünde toplanarak basın açıklaması yaptı.
Grup adına açıklama yapan avukat Bilal Çalışır, 17 Aralık 2013
tarihinde başlatılan yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasının ardından
ülke olarak bir çok hukuksuz uygulamalara şahit olduklarını
söyledi. Avukat Çalışır, "Bu süreçte yaşanan hukuki ve siyasi
krizler hala hafızalarımızda derin izlerini taşıdığımız darbe
dönemlerini aratmayacak şekilde parlamenter rejim ve demokratik
sistemin tıkanmasına neden olmuştur. Demokratik sistemin temelini
oluşturan hukuk devleti kavaramı ayaklar altına alınmıştır."
dedi.
HÜKÜMETİN, PARALEL YAPI İDDİALARI, HİÇBİR SOMUT DELİLE
DAYANMAMAKTADIR
Avukat Çalışır, "100 gündür dillerinden düşürmedikleri ve hiçbir
somut delile dayanmayan paralel devlet iddiasını binlerce vatan
evladı, görevden almalar ve tasfiyelerle adeta kıyıma uğradı." diye
konuştu.
Bu süre içerisinde yargının işini yapamaz olduğunu ve hukuksuz bir
çok uygulamanın iktidar eliyle meşru hale getirildiğini belirten
Çalışır, "Hukuki mevcut deliller gözetilmeksizin yolsuzluk ve
rüşvet suçuna karıştığı iddia edilen eski bakanlar ve çocukları AKP
iktidarı tarafından korunarak adeta suç bastırma girişimlerinde
bulunmuşlardır." ifadesini kullandı.
İktidar tarafından açıkca yargıya müdahale edildiğini ve yargının
işlevini yerine getiremez olduğunu belirten avukat Çalışır, "17
Aralık sonrası adeta cadı avına dönüşen tasfiyeler ve açığa
almalar, Emniyet teşkilatı içerisinde oluşan güven kaybı sonucunda
tarafsızlık ve eşitlik ilkeleri zedelenmiştir. Hukuktan yana tavır
koyması gereken personelin yaşanan gelişmeler sonucunda kudrete ve
güce sığınması sağlanarak personel hukuksuz eylemlere
zorlanmıştır." şeklinde konuştu.
İktidar eliyle açığa alma işlemlerinin hukuka aykırı olduğuna dair
yürütmeyi durdurma kararları verildiğini belirten avukat Çalışır,
bu kararların da yine hükümet tarafından uygulanmayarak görevi
kötüye kullanma suçunun aleni bir şekilde işlendiğini söyledi.
YÜRÜTME, YARGI KARARINI ELEŞTİREMEZ, MÜDAHALE EDEMEZ
Yargı kararlarının uygulanmamasının Anayasa'ya aykırı olduğu
belirten avukat Çalışır, "Anayasa'nın 138. maddesinin son
fıkrasında idarenin mahkemenin kararlarına uymak zorunda olduğu
açıkça belirtilmiştir. Bu nedenle yürütmenin yargı kararlarını
eleştirmesi, müdahale etmesi ve uygulamaması kabul edilemez.
Hukuksuzluk karşısında rahatsız olan biz hukukçular, 17 Aralık
sürecinden sonra tasfiye ve açığa alma uygulamalarına maruz kalan
mağdurlara her türlü hukuki desteği vermeye hazırız." dedi.
Avukatlar yapılan açıklamanın ardından adliyeden ayrıldı. CİHAN
Yorumlar