Askeri Yargıtay Başkanı Liman: Askeri Yargı'nın kaldırılması doğru değildir
Askeri Yargıtay Başkanı Tuğamiral Ahmet Zeki Liman, Askeri Yargıtay’ın 100. Yılı kapsamında düzenlenen Uluslararası Askeri Yargı Sempozyumu’nda Askeri ve Adli Yargı'nın birleştirilmesi konusunda açıklamalarda bulundu.
Askeri Yargıtay Başkanı Tuğamiral Ahmet Zeki Liman, Askeri
Yargıtay’ın 100. Yılı kapsamında düzenlenen Uluslararası Askeri
Yargı Sempozyumu’nda Askeri ve Adli Yargı'nın birleştirilmesi
konusunda açıklamalarda bulundu. Uygun hukuki ortam oluşmadan
askeri yargının ortadan kaldırılmasının doğru olmadığını savunan
Liman, "İhtisaslaşmış ve makul iş yüküne sahip Askeri Yargı ve
Askeri Yargıtay’ın, askeri ceza hukuku alanında ihtisas sahibi
olmayan ve altından kalkması güçleşmiş bir iş yükü ile çalışan adli
yargı ile birleşmesi halinde, askeri yargı hizmetinin bugünkünden
daha bağımsız, nitelikli, adil ve ihtiyacı karşılamada daha etkin
olacağını söylemenin, aşırı iyimserlik olacağını değerlendiriyorum.
Bu nedenle yargı birliği için uygun hukuki ortam oluşmadan, iyi
işleyen bir yargı kolan askeri yargı alanının kaldırılmasından söz
etmek doğru değildir." ifadelerini kullandı.
Askeri Yargıtay’ın kuruluşunun 100. yılı nedeniyle Uluslararası
Askeri Yargı Sempozyumu düzenlendi. ‘Askeri yargıda güncel
eğilimler’ konulu sempozyum açılışına, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül,
TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç,
Genelkurmay Başkanı Necdet Özel, Yargıtay Başkanı Ali Alkan,
Danıştay Başkanı Zerrin Güngör, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan,
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ile
bürokratlar katıldı.
Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Askeri Yargıtay Başkanı
Tuğamiral Ahmet Zeki Liman, Askeri yargının ve yüksek askeri yargı
organlarının, Anayasa ve yasalara ayrı bir yapılanma içinde
olmasına karşın, son yıllarda gerekliliği, yargı birliğinin
sağlanması bakımından yeniden yapılandırılması, görev alanının
sınırlarının ne olması gerektiği şeklinde yorumların ortaya
çıktığına değindi. Hukuksal zeminde tartışmaların odağında yer alan
konunun genel olarak yargıda reform planları ve yeni bir Anayasa
hazırlığı için yapılan çalışmalar ile Avrupa Birliği ülkelerindeki
askeri yargı alanındaki değişim ve düzenlemeler bu tartışmaları
alevlendirdiğini söyledi. Liman, Adli Yargı’nın yoğun işe yüküyle
karşı karşıya olduğunu belirterek, "Aynı yoğun iş yükü temyiz
incelemesi yapan Yargıtay için de söz konusudur. Yargıtay Ceza
Dairelerinde 2012 yılından devredenlerle birlikte 2013 yılında 730
bin 285 adet dava dosyası intikal etmiş, 2013 yılı sonunda toplam
355 bin 134 dava dosyası 2014 yılına devredilmiştir." ifadelerini
kullandı.
Yargı birliği ile oluşturulacak yeni yapı ile halen ihtiyaca uygun
olarak yürütülen askeri yargı hizmetinin, şu andaki yapıdan daha
nitelikli ve ihtiyacı karşılamada daha etkin yürütüleceğinin
garanti edilmesi gerektiğini savunan Liman, "Askeri yargı
hizmetinin yürütülmesinde ortaya çıkacak aksaklıklar, Türk Silahlı
Kuvvetlerinin disiplinine olumsuz etki edeceği gibi, jeopolitik
konumu nedeniyle güçlü bir orduya sahip olması gereken ülkemizin
güvenliğinin de olumsuz etkileyebilecektir." diye konuştu.
Askeri ve Adli Yargı’nın birleştirilmesinden doğacak sıkıntılara
değinen Liman şöyle devam etti: "İhtisaslaşmış ve makul iş yüküne
sahip askeri yargı ve Askeri Yargıtayın, askeri ceza hukuku
alanında ihtisas sahibi olmayan ve altından kalkması güçleşmiş bir
iş yükü ile çalışan adli yargı ile birleşmesi halinde, askeri yargı
hizmetinin bugünkünden daha bağımsız, nitelikli, adil ve ihtiyacı
karşılamada daha etkin olacağını söylemenin, aşırı iyimserlik
olacağını değerlendiriyorum. Sözünü ettiğimiz yargı birliği
tartışmaları yapılırken ve bu kapsamda Anayasal değişiklikler
planlanırken askeri yargıya duyulan ihtiyaç ile bu ihtiyacın
karşılanmasına ilişkin hizmetin aksaması halinde doğacak sonuç ve
sakıncaları çok iyi düşünülmelidir. Dolayısıyla, kayda değer
orduları bulunan hemen tüm ülkelerde değişik biçimlerde de olsa
askeri yargı bulunmaktadır. Bu nedenle yargı birliği için uygun
hukuki ortam oluşmadan, iyi işleyen bir yargı kolan askeri yargı
alanının kaldırılmasından söz etmek doğru değildir."
Türkiye Cumhuriyeti’nin bütün kurumları gibi, askeri yargı
organları da Anayasa ve yasaların kendine verdiği yetkiler
çerçevesinde 'Bağımsızlık ve hakimlik teminatı altında' görev
yaptığına değinen Liman, son dönemde, eleştiri sınırları aşılarak,
askeri yargı organlarının işleyiş ve kararları hakkında gerçek dışı
söylemler üretilmesi, iyi niyetten uzak davranışlar olarak
değerlendirileceğine dikkat çekti.
CİHAN
Yorumlar