Aşırı kilo, tuz, alkol ve stresin hipertansiyona sebep oluyor
Denizli Devlet Hastanesi İç Hastalıkları Uz. Dr. Güray Ceylan, aşırı kilo, tuz, alkol tüketimi, egzersiz yapmamak ve stresin hipertansiyona sebep olduğunu söyledi.
Denizli Devlet Hastanesi İç Hastalıkları Uz. Dr. Güray Ceylan,
aşırı kilo, tuz, alkol tüketimi, egzersiz yapmamak ve stresin
hipertansiyona sebep olduğunu söyledi. Hipertansiyonun (büyük
tansiyon) oldukça sık görülen sinsi bir hastalık olduğunu,
Türkiye’de her 3 kişiden birinde hipertansiyon hastalığının
görüldüğünü ifade eden Ceylan, ancak hastaların yaklaşık yüzde
60’ın hastalığının farkında olmadığını belirtti.
Kalbin kan pompalarken damar duvarına yaptığı basıncın tansiyon
olduğunu, bu basıncın istenen değerlerin üzerinde olmasının da
hipertansiyon olarak adlandırıldığını belirten Ceylan, “Kan basıncı
sistolik (büyük tansiyon) ve diyastolik (küçük tansiyon) olmak
üzere 2 değerden oluşmaktadır. Genel olarak normal kabul edilen
değerler sistolik için 12, diyastolik için 8’dir. Normal şartlarda
sürekli kan basıncı 12/8’in üzerinde olan kişiler hipertansiyon
hastalığı adayı kabul edilir. Farklı iki günde en az iki kez
yapılan ölçümlerde 18 yaşını geçmiş erişkin bir bireyde büyük
tansiyonun 14 ve üzerinde ya da küçük tansiyonun 9 ve üzerinde
olmasına hipertansiyon (yüksek tansiyon) adı verilmektedir.
Tansiyon ölçülürken doğru sonuçların alınması için de ölçüm
yapmadan en az 5 -10 dakika dinlenmiş ve son yarım saat içerisinde
çay, kahve ve sigara tüketmemiş olması önemlidir.” dedi.
İleri yaş, anne ya da babada hipertansiyon varlığı, aşırı kilo,
tuz, alkol tüketimi, egzersiz yapmamak, bazı ilaçlar ve stresin
hipertansiyon için risk faktörleri arasında yer aldığını vurgulayan
Ceylan, “Hipertansiyon, damar sertliği kalp hastalıkları, felç,
böbrek hastalıkları ve görme kaybı gibi rahatsızlıklara neden
olabilir. Ancak kan basıncı istenen sınırlarda tutulursa bu
rahatsızlıklar önlenebilir. Yüksek tansiyon hiçbir belirti vermeden
tesadüfen yapılan bir ölçümle tespit edilebileceği gibi, baş ve
boyun ağrısı, kulak çınlaması, göz kararması, baş dönmesi, burun
kanaması gibi belirtilerle de ortaya çıkabilir.” diye konuştu.
Yaş ve cinsiyete göre hipertansiyon tedavinin şekillendirildiğini
anlatan Ceylan, şu tavsiyelerde bulundu: “Günümüzde çok çeşitli
grupta ve farklı mekanizmalar ile kan basıncı kontrolü sağlayan
ilaçlar mevcuttur. Hipertansiyon tanısı konduktan ve gerekli
tetkikler yapıldıktan sonra hastanın yaşı, cinsiyeti, eşlik eden
hastalığı ve kan basıncı yüksekliğinin derecesine göre takip eden
hekim tarafından tedavi belirlenir ve istenen kan basıncı düzeyine
ulaşana dek kontrollere devam edilmelidir. Bir başkası için iyi ve
uygun olan bir tansiyon ilacı sizin için uygun olmayabilir.
Doktorunuza danışmadan başkasının ilacını kullanmayınız. Bunun
yanında bazı yaşam tarzı değişiklikleri de yapılmalıdır. Bunlar
arasında ideal kiloya ulaşılması, sigara ve alkolden uzak
durulması, tuz tüketiminin azaltılması, bol kalorili ve yağ oranı
yüksek gıdaların azaltılması sayılabilir. Bu sayede hipertansiyonu
kontrol altına alabiliriz.” CİHAN
Yorumlar