Arınç: Mahkemenin Twitter kararına uyarız
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Twitter'a erişimin engellenmesi konusunda mahkemenin aldığı yürütmeyi durdurma kararını Hatay'da değerlendirdi.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Twitter'a erişimin
engellenmesi konusunda mahkemenin aldığı yürütmeyi durdurma
kararını Hatay'da değerlendirdi. Arınç, "Biz yargı kararlarına
uyarız çünkü Anayasa bunu emrediyor. Yargı kararlarını beğenmiyor
olabiliriz ama uyarız. Dolayısıyla bu karar gerçekse, gerekçesiyle
yazılmışsa, tebliğ de yapılmışsa bundan sonra TİB'in yapacağı işler
bellidir." dedi.
Anayasa'ya uygun kararlara uyduklarını söyleyen Arınç, şöyle
konuştu: "Haberim oldu, zannediyorum bir iki saat önce Ankara'da
bir idare mahkemesi, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı'nın (TİB)
Twitter'a erişimi yasaklayan kararı hakkında yürütmeyi durdurma
kararı vermiştir. Biz yargı kararlarına uyarız çünkü Anayasa bunu
emrediyor. Yargı kararlarını beğenmiyor olabiliriz ama uyarız.
Dolayısıyla bu karar gerçekse, gerekçesiyle yazılmışsa, tebliğ de
yapılmışsa bundan sonra TİB'in yapacağı işler bellidir. İnternete
erişim konusunda, geniş bandı destekleme konusunda hükümetimizin
yaptığını Amerika bile yapmamıştır. Bu konuda özgürlükçüyüz,
herkesin bilgilenme, haber alma hakkına saygı duyuyoruz. Ancak
Twitter Amerika'da bir şirkettir. Paylaşım siteleri üzerinden bir
işlem yapıyor, görev yapıyor. Facebook gibi Twitter da halkımız
tarafından çok kullanılıyor. Burada hiçbir zaman yasaklama,
engelleme getirmedik. Ama şöyle bir gerçek var. Gerçekte suç olan
bir şey sanal dünyada da suçtur. Yani siz benim yüzüme karşı
hakaret edersiniz, bunu sanal alemde de yapsanız suçtur. Veya
gerçek hayatta elinize silah alıp da ben bu adamı öldüreceğim diye
tehdit etseniz, bunu sanal dünyada da yapsanız suçtur. Birini
diğerinden ayırmak mümkün değil. O yüzden evrensel hukuk şunu
getirdi; insanların kişilik haklarına saldırmayacaksın, insanların
özel hayatına girmeyeceksin, karıştırmayacaksın, araştırmayacaksın.
Suç işlemeye tahrik etmeyeceksin. Bu konularda mahkemeye yapılan
müracaat üzerine mahkemeler o sayfayı kapatma kararı alıyorlarsa,
elbette bunu uygulamak zorundayız." .
İnsan onuru ve hassasiyetlerini göz önüne alarak karar verdiklerini
söyleyen Arınç, "Twitter ABD, İngiltere ve Almanya gibi ülkelerden
gelen kararları uyguluyor. Türkiye'nin neyi eksik. Türkiye'deki
mahkeme, mahkeme değil mi? Türkiye'deki yargı, yargı değil mi?
Mahkeme kararını uygulamak zorunda. Twitter'ı tamamen kapatmaktan
değil, o kötü işler yapan sayfayı kapatmaktan bahsediyorum. Mahkeme
kararları, ABD'deki merkeze gönderilmiş olmasına rağmen bunu
uygulamadılar. Uygulanmayınca da TİB bu konuda bir kapatma kararı
verdi. 'Siz uygularsanız ben de açacağım' dedi. Bir tanesini
uyguladılar ama diğerlerini uygulamadılar. Dolayısıyla şimdi
gerekçesini bilmiyorum. İşin içerisine idare mahkemesi girmişse bu
karar uygulanır ama bölge idare mahkemesine itiraz edilebilir, ayrı
şeyler. Biz bu konuda insanı esas alıyoruz. İnsanın haysiyeti,
onuruna, aile hayatına, şerefine dokunuluyorsa biz de ona dokunuruz
diyoruz. Bizim için insan değerlidir, kıymetlidir." şeklinde
konuştu.
NİĞDE'DEKİ SALDIRI
Arınç, Niğde'de güvenlik güçlerine yapılan saldırıyla ilgili olarak
saldırganlara yönelik, "Allah cezalarını versin" cümlesini
kullandı. Arınç, "Türk askerini öldürmenin kendileri için bir görev
olduğunu söyleyecek kadar akıldan, vicdandan, insanlıktan nasipsiz,
suratına baktığın zaman zaten ne hale geldiği görülüyor. Bir
yerlerde yetiştirilmiş, ellerine öldürmek için silahlar verilmiş.
Hamd olsun ki bunlar yakalandı da bu insanların kimliğini de
zihniyetini de öğrenme imkanımız oldu." dedi.
Arınç, şöyle konuştu: "Maalesef geçtiğimiz günlerde, Niğde'de yol
güzergahında o anarşistler, bu radikal unsurlar, caniler, bu
katiller bizim askerimizi, jandarmamızı, bir de polisimizi şehit
ettiler. Kaçmak istediler, ikisi yakalandı, sonradan da biri
yakalandı. Bu insanlar, akılları başlarından gitmiş, bir yerlerden
zombi haline getirilmiş. Çünkü dün gazetede yayınlanan o ifadeler
doğruysa bizden birilerini öldürdükleri için kendilerini adeta çok
yukarılarda görüyorlar, görevlerini yaptıklarını söylüyorlar. Türk
yargısına ifade vermeyeceklerini, Türk askerini öldürmenin
kendileri için bir görev olduğunu söyleyecek kadar akıldan,
vicdandan, insanlıktan nasipsiz, suratına baktığın zaman zaten ne
hale geldiği görülüyor. Bir yerlerde yetiştirilmiş, ellerine
öldürmek için silahlar verilmiş. Ham dolsun ki bunlar yakalandı da
bu insanların kimliğini de zihniyetini de öğrenme imkanımız oldu.
Dün akşam Ümraniye'de benzer bir olay oldu. Polisimizden ve varsa
askerimizden yaralı olduklarını biliyorum. Onlardan ölen var,
yakalanan var. Bunların kimlikleri ve niçin yaptıkları açığa çıktı.
Ancak, örgüt ismini vermediler ben de vermek istemiyorum. Çünkü
arkadan yapılacak operasyonlar için belki söylenmemesi
gerekiyordur. MİT, güvenlik güçlerimiz olaya el koydu. Ancak,
bunların özellikle bir kısmının Esed yanında muhaliflere karşı
çarpışan aşırı radikal unsurlar olduklarını söyleyeyim. Daha
sonraki operasyonlarda bunların hepsi ortaya çıkınca gerçek
yaftaları, isimlerini de söylemek mümkün olur. Allah cezalarını
versin. Allah bu felaketten ülkemizi ve insanımızı korusun."
SİİRT BELEDİYE BAŞKANININ ADAYLIKTAN ÇEKİLMESİ
MHP Siirt Belediye başkan adayı Muammer Ekinci'nin adaylıktan
çekilmesi ve gerekçe olarak da partisinin paralel yapı ile ortak
hareket etmesini göstermesi ile ilgili soruyu da yanıtlayan Arınç,
"Aday göstermeleri ve siyaset yapmaları çok doğaldır. Keşke CHP de
MHP de orada olsa, keşke adayları olsa ve keşke onlar da siyaset
yapsalar. Çünkü Türkiye için en büyük talihsizlik AK Parti ve
BDP'nin orada başa baş kalması. Hamd olsun, biz gerekeni yapıyoruz.
Ama çok siyaset olsa, herkes kendi görüşlerini, düşüncelerini
açıklasa, herkes orada sandıklara sahip çıksa Türkiye'nin işi
kolaylaşır. BDP ile AK Parti arasında gerginliğin ne boyutlara
vardığını biliyorsunuz. BDP kendini oraların tek hakimi sayıyor.
Başka oy çıkmasın diye tehditle, şantajla maalesef baskıyla
insanları etki altına alıyor. Gönülden söylüyorum, keşke MHP, CHP,
başka partiler de orada siyaset yapabilseler, farklı seçenekler
sunabilseler. CHP olduğunu düşünerek cevap vereyim. Siirt'te
inşallah biz seçimleri kazanacağız. Çünkü BDP, orada oralı olmayan
Tuncer Bakırhan'ı aday gösterdi. Biz de oranın yerlisi, asil,
kahraman, yürekli bir insanı aday gösterdik. Şimdi orada adayın
çekilmesinin tek sebebi BDP'ye seçim kazandırmaktır. Keşke böyle
olmasaydı, adaylığı devam etseydi. Orada çekilen her adayın BDP'nin
işine yarayacak bir operasyon olduğunu ben şahsen düşünüyorum. Ama
kendi gerekçesini doğru kabul edersek evet o da bir gerçektir. CHP
de MHP de bugün bahsedilen konuyla ilgili bir beraberlik içindeler.
Keşke oradaki adayın düşündüğünü, Türkiye'de bütün adayları da
düşünebilse, Lütfü Savaş'ın kulakları çınlasa." diye konuştu.
SURİYE'DEKİ İÇ SAVAŞ
Suriye'de yaşanan iç karışıklık ve Suriye'ye ait savaş uçağının
düşürülmesi ile ilgilide bir soruyu da yanıtlayan Arınç,
"Yanıbaşımızda büyük bir ateş yanıyor. Bu ateş büyüyor. Ülkemize de
zarar veriyor. Şu anda kayıtlarımıza göre 100 bine yakın geçici
barınmacı Hatayımızda. Bunların bir kısmı kamp merkezlerimizde bir
kısmı da sokaklarda. Savaşın bitmesiyle beraber Suriye halkı refaha
kavuşacaktır diye ümit ediyorum. Suriye rejimine ait uçağın 4 defa
ikaz edilmesine rağmen iki uçaktan birinin bu ikazlara uyup
kaçmasına ama diğerinin tecavüzü devam ettirmesine karşın hava
kuvvetlerimiz gereğini yapmıştır. Dünyadan da bu hiçbir tepki
gelmemiştir çünkü Türkiye haklıdır." dedi.
CİHAN
Yorumlar