Akalın: Türk okullarının kapatılmasından Türkiye kaybeder

Türkçe Olimpiyatları Bilim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Şükrü Haluk Akalın, Türk okullarının varlığını sürdürmesinin Türkiye’nin menfaatine olduğunu vurguladı. Akalın, “Bu okullarda yeni öğrencilerin yetişmesi ile, yeni gönül dostlarının ortaya çıkması ile Türkiye kazanır. Okulların kapatılması durumunda kaybedecek olan da Türkiye’dir. Zarar görecek olan Türk dili ve Türk kültürüdür.” dedi.


Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Türk okullarını hedef alan sözlerine tepkiler büyüyor. Samanyolu Haber’e konuk olan Şükrü Haluk Akalın, Türk okullarının ve öğretmenlerinin faaliyetleri ile ilgili açıklamalarda bulundu. Akalın, dünyanın dört bir yanında bulunan Türk okullarında hem Türkçe öğretildiğini hem Türk kültürünün tanıtıldığını belirterek, “Bakın bu sene Türkçe Olimpiyatları’nın 12. si yapılacak, 150 ülkeden 2000 öğrenci yarışacak. Bu çok büyük bir sayı, kimsenin hayal edemediği büyük bir şey. Bu okullarda okuyan öğrenciler yetişiyorlar. Yani okulların kapatılması, okulların kapatılmasına yönelik girişimlerde bulunulması doğru bir şey değil. Bu okulların etkinlikleri, Türkçe Olimpiyatları, Türkçe için önemli kazanımlar. Onun için ben, okulların bu tür siyasi çekişmelerden uzak tutulması kanaatindeyim.” diye konuştu.


Bir dönem Türk Dil Kurumu (TDK) Başkanlığı da yapan Akalın, sözlerine şöyle devam etti:

“Benim gençliğimde, meslek hayatımın ilk yıllarında dünyanın pek çok yerinde Türk okullarının açılacağı, buralarda Türkçe öğretileceği, İstiklal marşı ile derslerin başlayacağı, dünyanın en uzak noktalarında öğretmenlerimizin hizmet vereceği hiç düşünülmüyordu. Bunun hayali bile kolay değildi. Ama 20 yılı aşkın sürede bu hayal gerçekleşti. Şu an dünyanın 160 ülkesindeki bu sene olimpiyatlara 150 ülke katılacak, bu da önemli bir gösterge. Açılan okullarda sadece Türkçe öğretilmiyor; dilimizle birlikte edebiyatımız, kültürümüz, geleneklerimiz öğretiliyor. Bu okulların, 20-25 yıl önce hayal bile edemeyeceğimiz okulların kapatılmaya çalışılması gerçekten üzücü. Bunun gerçekleşmemesini diliyorum. Çünkü bu okullarda yetişen öğrenciler gelecekte Türkiye’nin bu ülkelerle kuracağı kültürel, ekonomik köprülerde önemli görevler üstlenecek. Zaten şu anda geçen zaman içinde Türk okullarından mezun olan öğrenciler işadamları oldular, çeşitli noktalara geldiler. Siyasete atıldılar, devlet adamı oldular. Yarın belki devlet başkanları bu okullardan yetişen öğrencilerden çıkacak.

Düşünün, Afrika’daki bir ülkenin devlet başkanı bu okullardan yetişmiş ve bizim devlet başkanımız gittiğinde onunla Türkçe konuşarak anlaşıyor. Bu, hayal değil bu gerçek artık. Şu an pek çok ülkede milletvekilleri var Türk okullarından yetişen. Çeşitli yerlere gelmiş devlet kademelerindeki bürokratlar var. Bunlar Türkçe öğrenmekle kalmıyor, bizi tanıyorlar. Kültürümüzü tanıyorlar. İnsanlar tanımadığına düşman olur. Siz karşınızdaki insanı tanırsanız, onun da sizin gibi değerleri olduğunu öğrenirseniz o zaman düşmanlık duygusu yaşanmaz. Türk okullarının bizim kendimizi tanıtmamızın yanı sıra bu okulların bulunduğu ülkelerdeki insanları tanımamıza yardımcı oluyor. Öğretmenlerimiz sayesinde orada yaşayan insanların hayatlarını, düşüncelerini, kültürlerini tanıyoruz. “



Akalın, Türk okullarında öğretmenlerinin Türkçe’yi öğrettiğini, Türk edebiyatı ve kültürünü tanıttığını dile getirirken, “Bunlardan yetenekli olanlar bulunduğu ülkenin dilini, şarkılarını öğreniyor. Türkçe Olimpiyatları’na gittiğimde görüyorum oradaki öğrenciler, Türkçe şiir ve şarkılar söylerken; bizim öğretmenlerimiz o ülkenin şiir ve şarkılarını dillendiriyor. Bu tüm dünya için özlenen bir barış hareketi. Bu hareket gölgelenmemeli.” şeklinde konuştu.


“TÜRK OKULLARI, ÖNEMLİ KÜLTÜR ADALARI”

Türk okullarının varlığını sürdürmesi gerektiğine inanan Şükrü Haluk Akalın, şunları söyledi:


“Bu eğitim kurumları elbette bizim ülkemizin, bizim insanımızın, bizim dilimizin, bizim kültürümüzün yararınadır. Türk okullarının varlığını sürdürmesi Türkiye’nin menfaatinedir. Bu okullarda yeni öğrencilerin yetişmesi ile, yeni gönül dostlarının ortaya çıkması ile Türkiye kazanır. Ama okulların kapatılması durumunda kaybedecek olan Türkiye’dir. Zarar görecek olan Türk dili ve Türk kültürüdür. Bu sene Türkçe Olimpiyatları ‘Birleşen Gönüller’ sloganı ile yola çıkıyor. Yani gönülleri birleştiren bir hareket olarak Türkçe Olimpiyatları gerçekleştirilecek. Bu sadece Anadolu insanının değil bütün dünya insanlığının gönüllerinin birleşmesi hareketi olarak karşımıza çıkıyor. Bu bakımdan okulların Türkçe’nin gelişmesi yaygınlaşması, Türk kültürünün dünyada yayılması açısından önemli kültür adaları olduğunu belirtiyorum. Bu kültür adalarının kapatılmasından, yok edilmesinden Türkçe ve Türkiye zarar görür.”



Profesör Akalın, Türk okullarında görev yapan öğretmenleri dürüst, çalışkan olarak niteledi. “Düşünün evimizde her gün sıcak yatakta uyurken, dünyanın bir köşesinde İstiklal marşı okutularak öğrenciler derse giriyor; öğretmenler yakınlarından, akrabalarından ailelerinden uzakta bambaşka bir ülkede dillerini bilmedikleri bir ülkeye gidiyorlar. Haritada bile zor bulunan ülkelerde görev yapıyorlar. Bu takdir edilmesi gereken davranıştır. Bu gençlerin bu hizmetlerinin takdir edilmesi gerekiyor. Türkçe’ye, Türk kültürüne ve Türk edebiyatına büyük hizmetler yapıyorlar.” dedi.



Akalın, öğretmenlerin Türk kültürüne yaptığı katkıdan söz edip, şu anekdotu anlattı:

“Daha önce Afrika’ya gittiğimde yolda iki gençle karşılaştım. O sırada bir iş yerinde konuşuyordum, pazarlık yapıyordum. Bir antika eşya görmüştüm. O iki öğrenci Türk olduğumu anladı ve benimle Türkçe konuştu. Sonra tercümanlığımı yapıp alışverişte yardımcı oldular. Düşünün dünyanın bir ucuna gidiyorsunuz, orada Türkçe konuşan öğrenci ile karşılaşıyorsunuz. Bu kendiliğinden olmaz. Bu öğrenciler kendiliğinden yetişmez. Orada bir öğretmenimizin, öğretim kurumumuzun olması gerekiyor. Orada bu sağlanmış. “.



Akalın, Türk okullarında olumsuz bir örnekle karşılaşmadığını aktardı ve ekledi “Bakın devlet adamları çocuklarını o okullara veriyorlar. Bu da son derece sevindirici. Olumsuzluk olsa zaten orada devlet adamları, politikacılar, akademisyenler çocuklarını Türk okullarına göndermez.”



2005 nüfus sayımlarına göre 37 ülkede Türkçe’nin kullanıldığına temas eden Akalın, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu nasıl ortaya çıktı? Afrika’daki bir ülkedeki nüfus sayımında Türkçe bildiğini söyleyen bir kitlenin ortaya çıkması mümkün değil. Türk okulları sayesinde oradaki insanlar Türkçe’yi yabancı dil olarak bildiğini beyan ediyor. Şu an yeniden değerlendirme yapılsa bu 37 ülke 100 ülkeyi bulur. Dünyada artık Türkçe’yi yabancı dil olarak bilen, kullanan önemli nüfus var. Bu nüfus Türk okulları sayesinde çıktı. Yani Türkçe Olimpiyatları da Türkçe’nin evrensel dil boyutuna geldiğini gösteriyor. “


“HOCAEFENDİ’YE YAPILAN HAKARETLERDEN AKLIMSELİM İNSANLAR ETKİLENMEZ”

Şükrü Haluk Akalın, Fethullah Gülen Hocaefendi’ye yönelik hakaretler içinse “Bunlar yapılan faaliyet, hizmet ortada. Herkes görüyor zaten. Hocaefendi’nin iyi niyetle çalıştığını, insanları bu okullarda hizmet etmeye yönlendirdiğini. Ben aklı selim insanların bu tur, sözlerden etkileneceğini hiç sanmıyorum.” yorumunu yaptı.

CİHAN