Afyon'daki cephanelik patlaması, 20 kilometrelik alanda etkili olmuş

Afyonkarahisar’da geçen yıl 5 Eylül’de meydana gelen ve 25 askerin şehit olduğu, 8'i asker 11 kişinin yaralandığı mühimmat deposu patlamasına ilişkin davaya devam edildi.

Google Haberlere Abone ol
Afyon'daki cephanelik patlaması, 20 kilometrelik alanda etkili olmuş

Afyonkarahisar’da geçen yıl 5 Eylül’de meydana gelen ve 25 askerin şehit olduğu, 8'i asker 11 kişinin yaralandığı mühimmat deposu patlamasına ilişkin davaya devam edildi.

Eskişehir Askerî Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuksuz sanıklar Albay Veysel Özbay ile Binbaşı Ali Duran Katılmadı. Tutuksuz sanık Üsteğmen Tuncay Aydın’ın katıldığı duruşmanın öğleden önceki bölümünde olay günü bölgeye ilk müdahele eden Jandarma Kriminal Daire Başkanlığına bağlı ekipte görevli olan Binbaşı Murat Durdu, tanık olarak dinlendi. Özel ekibin komutanı olan Binbaşı Durdu, patlamada infilak eden depoyu ve olay sonrası bölgenin durumunu çekilen fotoğrafları sinevizyon yoluyla mahkeme heyetine ve katılımcılara gösterdi. Olay günü bölgede Jandarma, Genel Kurmay Başkanlığı ile poli'e bağlı ekiplerce çalıştığını aktaran Binbaşı Durdu, patlamanın bölgedeki 20 kilometrelik alanda etkili olduğunu, 6 kilometrelik alanda ise etkisinin daha fazla olduğunu kaydetti. Binbaşı Durdu, " Şehitlerimizin doku parçaları ve cesetleri bu 6 kilometrelik alana dağılmış. Patlama çok etkili olmuş. Bölgedeki patlamamış ve bulunamayan mühimmatların tehlikesi önümüzdeki 10 yıl boyunca devam edebilir." dedi.

‘PATLAMA DEPONUN İÇİNDE, SAĞ GİRİŞ KESİMDE OLMUŞ’

Binbaşı Durdu, mühimmat depolarının mimari yapısı nedeniyle patlama sonrasında duvarların içe doğru çökmesi gerektiğini ancak muhtemelen fazla istiflemeden dolayı bunun gerçekleşmediğini söyledi. Patlamanın etkisiyle deponun yerinin, kolonlarının bile değiştiğini dile getiren Binbaşı Durdu, "Patlama deponun sağ kesiminde yani kapıdan girişteki sağ bölümde zemine yakın bölgede oluşmuş. Patlama zeminden yukarı doğru olmuş. Patlamayla olayın yaşadığı deponun kolonlarının yeri bile değişmiş. Patlamanın olduğu deponun zemininde büyük çöküntü oluşmuş, hatta zeminin bile yeri değişmiş, oynama olmuş. Depo komple sağa doğru kaymış. Bu da patlamanın ne kadar güçlü olduğunu göstermekte.“ diye konuştu.

Binbaşı Durdu, “Bu çöküntünün sebebi ise patlamanın buradan başladığını ve sempatik patlama şeklinde tüm depoya yayıldığını gösteriyor. Ancak patlamanın nasıl başladığını ve sabotaj olup olmadığını bilemeyiz. Bulunan mühimmat ve doku parçalarının durumu ise yaklaşık 3-4 bin derecelik bir sıcaklığın oluştuğunu gösteriyor." ifadesini kullandı.

‘DEPODAKİ MÜHİMMAT YAN YANA, SIKICA VE ÜST ÜSTE İSTİFLENMİŞ’

Depodaki mühimmatın yan yana, oldukça sıkı ve üst üste istiflendiğini kaydeden Binbaşı Durdu, bölgede obüs mermisi, Fransız yapımı olan çeşitli markalarda el bombaları bulduklarını ancak TNT, C4, Lav silahı ve plastik patlayıcı türünde silah ve mühimmata ait kalıntı bulmadıklarını vurguladı. Patlamanın deponun içinde olduğunu vurgulayan Binbaşı Durdu, cephanelikte Rus yapımı el bombası, roket atar tespit etmediklerini, olsaydı bunun mutlaka kendileri tarafından tespit edileceğini belirtti.

Şu ana kadar yaptıkları fiziki çalışmalara göre, olayda saldırı, sabotaj emaresi görmediklerini, tespit etmediklerini dikkat çeken Durdu, "Bu konuda bir şey söylemem doğru olmaz. Henüz böyle bir emareye ulaşmış değiliz." dedi.

"RUS YAPIMI ROKETATARLARLA İLGİLİ BELGELERİ MAHKEMEYE SUNACAĞIZ"

Şehit yakını avukatlarından Altan Ulutaş ise tanık Binbaşı Durdu’ya mühimmat depolarının özel bir teknikle inşa edildiğini, patlama sırasında içe doğru yıkılması gerektiğini, ancak bu patlamada neden böyle olmadığını sordu. Bunun üzerine Durdu, “Fazla istiflenmeden dolayı olabilir.” dedi. Avukat Ulutaş, bölgede Rus yapımı el yapımı roketatar kalıntılarıyla ilgili olarak da “Biz mahkemeye Rus yapımı el bombası bulunduğuna dair belgeleri sunacaklarını belirtti.



CİHAN

Yorumlar