Adli Kolluk Yönetmeliği değişikliğine avukatlardan tepki

Kahramanmaraş’ta kendilerini Bağımsız Avukatlar olarak isimlendiren bir grup avukat, Adli Kolluk Yönetmeliği'nde yapılan değişikliğe basın açıklaması yaparak karşı çıktı.

Google Haberlere Abone ol
Adli Kolluk Yönetmeliği değişikliğine avukatlardan tepki

Kahramanmaraş’ta kendilerini Bağımsız Avukatlar olarak isimlendiren bir grup avukat, Adli Kolluk Yönetmeliği'nde yapılan değişikliğe basın açıklaması yaparak karşı çıktı.

Adli Kolluk Yönetmeliği'nin değiştirilmesini, yargı erkini vesayet altına alam girişimi olarak nitelendiren avukatlar, kararın hukukun genel ilkelerine, demokrasinin unsuru olan kuvvetler ayrılığına, Anayasa’ya, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun temel ilke ve kuralları ile adli kolluk mevzuatına aykırı olduğunu savundu.

Kahramanmaraş Adliye Sarayı önünde bir araya gelen avukatlar adına basın açıklaması yapan Avukat Barış Antürk, savcıların yürütme organına tabi olmadığını, adli kolluk görevlilerinin, cumhuriyet savcılarının adli görevlere ilişkin emirlerini yerine getirmekle yükümlü olduğunu anımsattı. Antürk, adli kolluk görevlilerinin soruşturma görevleri sırasında idari amirlere bağlı olmamasının ve cumhuriyet savcısının emir ve talimatları doğrultusunda hareket etmesinin kuvvetler ayrılığı ilkesinin ve yargı bağımsızlığının bir gereği olduğunu söyledi.

Cumhuriyet tarihinde yolsuzluk ve rüşvet iddiasıyla kapsamlı bir soruşturma başlatıldığını hatırlatan Antürk, “Fakat henüz bu soruşturma devam ederken yargıya müdahale sayılabilecek bir şekilde adli kolluk yönetmeliğinde değişiklikler yapılmıştır.” dedi.

“GETİRİLEN BU DÜZENLEME, YARGILAMA YETKİSİNİN, YÜRÜTME ORGANI TARAFINDAN GASP EDİLMESİDİR”

Yönetmelikte yapılan değişikliklere tepki gösteren Antürk şöyle konuştu: “ Belirtilen değişiklikler en başta hukukun genel ilkelerine, demokrasinin vazgeçilmez unsuru olan kuvvetler ayrılığına, Anayasamıza, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun temel ilke ve kuralları ile adli kolluk mevzuatına aykırıdır. Bilindiği üzere, yönetmelik ile getirilen bildirme yükümlülüğü kapsamındaki adli olaylar ceza soruşturmasına konu olup yargılama faaliyeti içerisinde değerlendirilmektedir. Getirilen bu düzenleme Türk milletinin bağımsız yargıya emanet ettiği yargılama yetkisinin, yürütme organı tarafından gasp edilmesidir dolayısıyla kuvvetler ayrılığı ilkesi açıkça ihlal edilmektedir. En üst dereceli kolluk amirinin adli kolluk görevi yürütüldüğü sırada görev sebebiyle sahip olduğu bilgileri mülki idare amiri ile paylaşmasına dair düzenleme, Anayasa’nın 9. Maddesinde hüküm altına alınan ‘yargı yetkisinin bağımsız mahkemelerce kullanılacağı’ ilkesine de aykırılık oluşturmaktadır.”

“SORUŞTURMALARIN GİZLİLİĞİ İLKESİNE AYKIRILIK TEŞKİL EDECEKTİR”

Adli olayların mülki idare amirine derhal bildirilmesinin soruşturmanın gizliliği ilkesine aykırı olacağını aktaran Antürk: “En üst dereceli kolluk amirinin adli olayları, mülki idare amirine derhal bildireceğini ilişkin hüküm ise adli soruşturmalara ilişkin bilgilerin adli soruşturmalar açısından yetkisi bulunmayan mülki idare amirine bildirimi anlamına gelecek olup başta Anayasa olmak üzere 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 157. Maddesinde düzenlenmiş olan soruşturmaların gizliliği ilkesine aykırılık teşkil edecektir.” şeklinde konuştu.

“ADLİ KOLLUK GÖREVLİLERİ, CUMHURİYET SAVCISININ ADLİYEYE İLİŞKİN BÜTÜN EMİRLERİNİ GECİKMEKSİZİN YERİNE GETİRMEKLE YÜKÜMLÜDÜR”

Savcıların yürütme organına tabi olmadığını kaydeden Antürk şöyle devam etti: “Şu hususun özellikle altını çizmek istiyoruz, yargının kurucu unsurlarından biri olan Savcılık kurumu ve değerli mensupları yürütme organına tabi değildir, aksine bu meslektaşlarımız Cumhuriyet’in bağımsız savcılarıdır. Adli kolluk görevlileri de Cumhuriyet Savcılarının adli görevlere ilişkin emirlerini yerine getirmekle yükümlüdür. Adli kolluğun soruşturmalara ilişkin görevlerini yaparken idari amirlere bağlı olmaması ve sadece Cumhuriyet Savcısı’na bilgi verip Cumhuriyet Savcısı’nın emir ve talimatları doğrultusunda hareket etmesi kuvvetler ayrılığı ilkesinin ve yargı bağımsızlığının bir gereğidir. Aksi durum soruşturmaya ve doğrudan yargı erkine yürütmenin müdahalesi anlamına gelir ki bu da Anayasa’ya aykırılık teşkil ettiği gibi hukukun üstünlüğüne vurulmuş büyük bir darbedir. Yine adli kolluk görevlileri el koydukları olayları, yakalanan kişiler ile uygulanan tedbirleri emrinde çalıştıkları Cumhuriyet Savcısı’na derhal bildirmek ve bu Cumhuriyet Savcısı’nın adliyeye ilişkin bütün emirlerini gecikmeksizin yerine getirmekle yükümlüdür.“
CİHAN

Yorumlar