AB Bakanı Çelik Lizbon'da

Bakan Çelik, Portekiz Dışişleri Bakanı Silva ile görüştü.

Google Haberlere Abone ol
AB Bakanı Çelik Lizbon'da
Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik, FETÖ'nün darbe girişimi karşısında AB'nin tutumunu eleştirerek, "Darbe sadece Türkiye'ye değil bir Avrupa ülkesine ve bir Avrupa demokrasisine karşı gerçekleşti." dedi.

Bakan Çelik, resmi temaslarda bulunmak için geldiği Lizbon'da, Portekiz Dışişleri Bakanı Augusto Santos Silva ile görüştü. Portekiz Dışişleri Bakanlığındaki çalışma yemeğinde bir araya gelen Çelik ve Silva, daha sonra ortak basın toplantısı düzenledi.

Çelik, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında genel anlamda Avrupa'nın Türkiye ile yeterli dayanışmada bulunmamasına rağmen Portekiz'in "Hain darbe girişimine tüm anayasal kurumlarıyla tepki veren ilk ülkelerden biri olduğunu" belirterek, "Türk halkına destek veren açıklamalarından dolayı Portekiz'e teşekkür ederim." diye konuştu.

Darbe girişimi karşısında genel olarak AB ülkelerinin tutumunu eleştiren Çelik, sözlerine şöyle devam etti:

"Avrupa'nın birtakım kınamaların ötesinde dayanışma içinde olmadığını gördük. AB'den Türkiye'ye ziyaretler 1 ay sonra başladı ancak darbe sadece Türkiye'ye değil bir Avrupa ülkesine ve bir Avrupa demokrasisine karşı gerçekleşti. Buna rağmen Avrupa'daki bazı ülkeler, Türkiye'nin AB üyeliği sürecinin durdurulmasını istemek gibi ırkçı yaklaşımlar sergilediler. Bunları son derece vizyonsuz, Avrupa değerleriyle çatışan açıklamalar olarak görüyoruz ve değerlendiriyoruz. Biz, AB liderlerinin daha güçlü dayanışma içinde olması gerektiğini ifade ediyoruz."

Türk halkının 15 Temmuz darbe girişimine karşı tarihe geçecek bir direniş gösterdiğini ve bunun tüm halklar için ilham kaynağı olacağını kaydeden Çelik, "Bazı ülkelerde halkların gösterilerinde Türk bayrakları da salladıklarını, Türkiye'ye selam gönderdiklerini görüyoruz. Türk halkı, darbeye karşı bir halk nasıl direnir diye bir ARGE oluşturdu. Benim ülkem, savaş uçaklarıyla, savaş helikopterleriyle, asker üniforması giymiş teröristler tarafından parlamentosunun bombalandığı ancak halkının büyük bir kahramanlık göstererek bunları geri püskürttüğü bir ülkedir ve bu olaydan henüz 1 ay geçmeden ordumuz DAEŞ'e karşı mücadeleye girmiş ve 55 ülkenin yapamadığını yapıp, Suriye'ye girmiştir ve ilk defa NATO sınırları tamamen DAEŞ'ten temizlenmiştir." ifadelerini kullandı.

"Avrupa'daki Türklerin ifade özgürlüğü kısıtlanamaz"

FETÖ'nün darbe girişimini protesto etmek isteyen Türk vatandaşlarına yönelik Hollanda Başbakanı Mark Rutte'nin kullandığı ifadelerle ilgili bir soruya da cevap veren Çelik, "Avrupa'daki Türklerin ifade özgürlüğü kısıtlanamaz, bu insanlar uzayda yaşamıyorlar. Tabii ki kendi ülkeleriyle ilgili olacaklardır. Burada önemli olan protestolarını kanun çerçevesinde ve şiddete başvurmadan yapmalarıdır. Türkler hiçbir şekilde şiddete başvurmuyorlar. Avrupa'da bazı siyasetçiler, Avrupa'nın değerleriyle çelişmeye, aşırı sağın üslubunu kullanmaya başladılar. Bunları Avrupa'nın geleceği için kaygı verici olarak gözüyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Portekiz'in Türkiye'nin müttefiki olduğunu, aralarında hiçbir önemli sorun bulunmadığını ve ikili görüşmelerin bugün olduğu gibi yapıcı ve faydalı geçtiğini dile getiren Çelik, "Portekiz'in, Türkiye'nin AB ile olan ilişkilerine son derece net ve berrak bir bakışı var. Biz de bunu paylaşıyoruz." dedi.

Türkiye'nin AB'ye üyelik sürecini engellemek için bazı Avrupa ülkelerinde ortaya atılan birtakım ideolojik pürüzlerin hiçbir şekilde engel teşkil etmeyeceğini, Türkiye'nin başarılı bir şekilde yolunda ilerleyeceğini vurgulayan Bakan Çelik, "AB yol haritası objektif kriterlerle ilerlemelidir. Bu süreçte bu zamana kadar kimseye indirim yapılmadığı gibi zam da yapılmamalıdır. Bazıları hukuk devleti ve basın özgürlüğü konularında Türkiye'ye eleştiriler getiriyor. Biz yapılan yorumlardan rahatsız değiliz ama bu kavramları gerçekten konuşmak istiyorsak 23. ve 24. fasılları açalım. Bunlar hukuk ve medya özgürlüğüyle ilgili fasıllardır. Bu fasılları açarak büyük bir özgürlükle bunları konuşmaya hazır olduğumuzu ifade ediyorum." şeklinde konuştu.

Sığınmacılarla ilgili Türkiye ve AB arasında imzalanan geri kabül anlaşmasıyla ilgili soruları da yanıtlayan Bakan Çelik, şu değerlendirmeleri yaptı:

"Pek çok ülke sığınmacıları almamak için sınırlarına duvarlar örüp, yasalar çıkartırken, Türkiye 3 milyon sığınmacıya kucak açmıştır ve Suriye'deki mevcut istikrarsızlık göz önünde bulundurulduğunda göç krizinin daha da artacağını düşünüyoruz. Bu yüzden Türkiye yeni adımlar atılması gerektiğini düşünmektedir ancak bu konuda vize serbestisi anahtar konu olarak görülmektedir. Biz bir an önce vize serbestisinin hayata geçirilmesini söylüyoruz. Aksi takdirde adım atmayacağız. Bir konuda herkesin empati kurması gerekiyor. Bin 295 kilometre sınırınız, Irak ve Suriye ile sınır komşuluğunuz varsa, 100'e yakın generaliniz savaş uçakları ve savaş helikopterleriyle darbe girişiminde bulunmuşsa, 55 ülkenin yapamadığı şekilde DAEŞ ile mücadele etmek için Suriye'ye girip, NATO topraklarını DAEŞ'ten temizlemişseniz, 24 saatte 25'e yakın askerinizi şehit vermişseniz ve birileri size 'Terör yasanızı değiştirin' derse, siz ne dersiniz? Bize göre vize serbestisi hayata geçirilmelidir. Daha sonrası için bazı taahhütler verilebilir ve terör konusunda iyileşme olduğunda bunlar hayata geçirilebilir ama biz vize serbestisinin ekim veya kasımda değil bir an önce bunun hayata geçirilmesini istiyoruz."

"Türkiye'nin AB süreci mevcut yol haritası ile devam ettirilmeli"

Portekiz Dışişleri Bakanı Silva da "Portekiz ve Türkiye çok güçlü ilişkileri ve iş birliği olan iki ülkedir. İki ülke hükümetleri arasında 2012 yılından beri düzenli olarak üst düzey toplantılar ve mekanizmalar yürütülmektedir ve çok yakın zamanda yeni bir ikili, üst düzey hükümetler arası zirve yapılacaktır. Türkiye ile Portekiz, dost ve müttefik ülkeler olarak pek çok alanda iş birliği yürütüyor." diye konuştu.

Portekiz'in, Türkiye'nin AB üyelik müzakerelerine destek veren en önemli ülkelerden biri olduğunu vurgulayan Silva, "Portekiz, Türkiye'nin AB sürecinin mevcut yol haritası ve kriterler içerisinde devam ettirilmesinin önemli olduğunu düşünüyor." şeklinde konuştu.

Portekiz Dışişleri Bakanı Silva, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimini ilk anlardan itibaren kınayan ülkelerden biri olduklarını anımsatarak, "Sayın Çelik de bugünkü görüşmemizde darbe girişiminde olanlar ve daha sonra attıkları adımlar hakkında bize geniş bilgi verdi. Biz Türkiye'nin bundan sonra da yargı ve hukuk çerçevesinde adımlar atacağına inanıyoruz." değerlendirmesini yaptı.

Türkiye ve AB arasında imzalanan sığınmacıların geri kabulü ve vize muafiyeti anlaşmasını Portekiz olarak çok önemsediklerini dile getiren Silva, "Bu anlaşmayı ve belirlenen takvim çerçevesinde, tüm unsurlarıyla uygulanmasını Portekiz olarak çok önemsiyoruz. Portekiz gerek finansman açısından gerekse siyasi açıdan AB içinde üzerine düşen sorumlulukları yerine getiriyor çünkü bu mekanizmanın ayakta kalmasına önem veriyoruz. Türkiye'nin de söz konusu anlaşmanın 70 maddesinden 68'ini tamamladığını görüyoruz ama geriye kalanların da tamamlanması gerekiyor." dedi.

Bakan Çelik, basın toplantısının ardından, Türkiye'nin Lizbon Büyükelçiliğinde görev yaparken 7 Haziran 1982'de Ermeni terör örgütü Asala tarafından düzenlenen saldırıda şehit olan İdari Ateşe Erkut Akbay ve eşi Nadide Akbay'ın anısına yapılan Lizbon'un Oeiras ilçesindeki anıtı ziyaret etti.
Anıta çelenk koyup, saygı duruşunda bulunan Bakan Çelik'e, Türkiye'nin Lizbon Büyükelçisi Ebru Barutçu Gökdenizler ile bakanlık ve büyükelçilik personeli de eşlik etti.

Yorumlar