’28 Şubat’ta kaymakamdım, böyle zulüm görmedim’

Eski DYP Milletvekili Ümmet Kandoğan, Hizmet Hareketi’ne kurulan kumpası değerlendirdi. 28 Şubat döneminde kaymakam olarak görev yaptığını kaydeden Kandoğan, “Ancak o dönemde bile böyle bir zulüm yaşanmadı. Hizmet’e iftiraların bu...

Google Haberlere Abone ol
’28 Şubat’ta kaymakamdım, böyle zulüm görmedim’

Eski DYP Milletvekili Ümmet Kandoğan, Hizmet Hareketi’ne kurulan kumpası değerlendirdi. 28 Şubat döneminde kaymakam olarak görev yaptığını kaydeden Kandoğan, “Ancak o dönemde bile böyle bir zulüm yaşanmadı. Hizmet’e iftiraların bu mübarek günlerde Gayretullah’a dokunacağı inancındayım.” dedi.

2007 yılında cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde demokratik duruşu ile beğeni toplayan eski milletvekili Ümmet Kandoğan, Hizmet Hareketi'ne yönelik kumpas planlarını Cihan Haber Ajansı'na (Cihan) değerlendirdi. Hükümet’in 17 Aralık soruşturmalarını çarpıtmak için çalışmalar yaptığını belirten Kandoğan, “17-25 Aralık soruşturmalarından sonra bu mesele nasıl çarpıtılabilir, nasıl gündemden düşürülebilir, bu meseleyi belirli bir kesim ortaya atmıştır şeklinde bir ithamda bulunarak uzun zamandan beri bir çalışma var. İlk günden itibaren bu yolsuzluk operasyonu ile ilgili meseleleri Hizmet’e yıkarak bunun bir darbe teşebbüsü olduğu şeklinde bir kamuoyu oluşturmaya çalıştılar uzun süre. Ancak aradan yaklaşık 7 aylık bir süre geçti. Bu süre içinde 17-25 Aralık ile ilgili hükümetin bütün imkanlar elinde olmasına rağmen bunun bir darbe teşebbüsü olduğunu ortaya koyabilen bir belge ve delile ulaşamadı. Önümüzde bir cumhurbaşkanlığı süreci var. Bu süreçte de karşıda bir düşman yaratmak, cumhurbaşkanı adayı Tayyip Erdoğan’ın aleyhinde çalışan bir kesimi ortaya koyarak vatandaşları kamplaştırarak, bölerek bir kavga ortamı yaratarak kendi tabanlarını sağlamlaştırmaya belirli bir oy potansiyeli yakalamaya çalışıyorlar. 30 Mart öncesinde de Başbakan bütün seçim propagandasını cemaat ve hizmet düşmanlığı üzerine kurarak tabanını kilitlemeye çalıştı. Yeniden aynı şey gündeme getirildi.” diye konuştu.

Başbakan’ın cadı avı başlatılacağına yönelik sözlerini hatırlatan Kandoğan şöyle devam etti: “Başbakan cadı avı başlatacakları yönünde bir açık net ifadelerde bulundu. Cadı avı meselesini bütün dünya yakından biliyor. Ortada hiçbir belge bilgi delil olmadan bazı kişileri grupları bir suç örgütüymüş suç ortağıymış şeklinde göstermek, cadı avı bu. Başbakan’ın o konuşmasından sonra bunların gündeme gelmesi bunların nasıl masa başında planlandığının açık göstergesi. Türkiye bir hukuk devleti olmaktan çıkmıştır. Bir kanun devleti bile değil polis devleti hüviyetindedir. Hukukun en temel kaidelerinden birisi delilden sanığa ulaşmaktır. Ortada hiçbir delil olmamasına rağmen karşı tarafta bir sanık sandalyesine oturtulan kesim öncelikle suçlu ilan edip olmayan bilgi ve belgeleri toplama yönünde çalışma var. Bu hukukun ayaklar altına alınmasıdır.”

Kendisinin 28 Şubat sürecinde Bursa Mudanya ilçesinde kaymakam olduğunu hatırlatan Kandoğan, “Ben 28 Şubat dönemini yaşadım. Başarılı bir kaymakamdım. O süreçte bizleri de irticacı kaymakam yaftası ile hakkımızda soruşturmalar açıldı. Tayinimiz çıkarıldı. O dönemde bunları yapanları makul ve normal görüyorduk. Bunların kendi dünyalarının kendi düşüncelerinin gereğini yaptığını düşünüyorduk. Ama şimdi bu 2014 yılında bunların AKP iktidarı döneminde yapılıyor olmasının izahını yapamıyoruz. 28 Şubat’ta bunun izahını yapıyorduk. Bu iktidarın döneminde yıllardan beri karıncayı bile incitmeden hizmet eden bir gruba bu tür saldırıların yapılmasının izahını yapamıyoruz. Muhafazakar demokrat diye kendini tanımlayan bir iktidar döneminde bu yaşananları tarih ilerde ibretle kaydedecektir. Şuan yapılanlar 28 Şubat sürecinden farklı bir şey söz konusu. Hiçbir bilgisi belgesi delili olmadan insanları yaftalıyorsunuz suçluyorsunuz uydurma soruşturmalar açıyorsunuz, deliller bulmaya çalışıyorsunuz. Belirli bir kesimle ilgili ortada hiçbir şey olmadan sanık sandalyesine oturtuyorsunuz, bu olacak şey değil. 28 Şubat sürecinde belirli mağduriyetler elbette oldu; o dönemde mağdur olanlardan çok daha fazlası bu dönemde mağdur oluyor. Binlerce insan emniyetçi yargı mensubu herhangi bir soruşturmaya tabi tutulmadan paralel yapıyla ilgisi olduğu iddiasıyla yerinden yurdundan edildi. 28 Şubat’ta bu dönem yapılanların binde biri olmadı. Böyle zulüm yaşanmadı.”

“CİNAYETLERİ HİZMET’E YIKMAYA ÇALIŞMAK BU RAMAZAN GÜNÜNDE GAYRETULLAH’A DOKUNACAKTIR”

Kumpası planlayanların mutlaka bir gün hesap vereceğini anlatan Kandoğan, “Bugün bu kumpasın altında imzası olanlar ilerde bunun hesabını verecektir. Masa başında bunları tezgahlayanlar ilerde mutlaka bunun hesabını vereceklerdir. Hrant Dink cinayeti, Danıştay cinayeti gibi Hizmet ile isimlerinin yan yana gelmesinin mümkün olmayan olayları bile Hizmet’in üzerinde yıkmaya çalışmanın bu Ramazan gününde Gayretullah’a dokunacağı inancındayım.” diye konuştu.

CİHAN

Yorumlar