Yaşlı 18 bin korucu bugün emekliye ayrıldı

İçişleri Bakanlığı, korucuların yaş ortalamasını gençleştirmek için bugün 18 bin yaşlı korucuyu emekliye ayırdı. Emekliye ayrılan korucuların yerine akrabaları istihdam edilecek.

Google Haberlere Abone ol
Yaşlı 18 bin korucu bugün emekliye ayrıldı

Sonhaberler | Haber Merkezi

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Ağrı'da köy korucularıyla yaptığı toplantıda, "Artık korucularımız operasyonlara çıkarken ek bir tazminat alacaklar. Bu operasyonlarda askerimiz, jandarmamızla polisimizle aynı mücadeleyi ortaya koyarken, bu harcırahlarını, ek tazminatlarını da alacaklar" dedi.

İbrahim Çeçen Üniversitesi Konuk Evinde düzenlenen programa İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Emniyet Genel Müdürü Selami Altınok, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Yaşar Güler, Vali Musa Işın, AK Parti Ağrı Milletvekili Cesim Gökçe, İl Emniyet Müdürü Kenan Yıldız, İl Jandarma Komutanı Çoşkun Sel, Ak Parti Ağrı İl Başkanı Kemal Atmaca ve köy korucuları katıldı.

Programda konuşan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 47 bin 500 korucunun bulunduğunu ve bunların yaş ortalamasının 42 civarında olduğunu söyledi. Şuanda bunlardan 18 bin 66'sının bugün itibarıyla emekli olduğunu belirten Bakan Soylu, "Bunların yerine genç, onların evlatları, kardeşleri, akrabaları olan yeni korucularımızla, bir taraftan gücümüzü, kuvvetimizi ve adımlarımızı çok daha iyi hale getirdik. Hem o aileler içinde yeni bir istihdamı tesis ettik hem de yaş ortalamasını 31 buçuk seviyesine indirebildik. Bu çok önemliydi. Artık korucularımız operasyonlara çıkarken ek bir tazminat alacaklar. Bu operasyonlarda askerimiz, jandarmamızla polisimizle aynı mücadeleyi ortaya koyarken, bu harcırahlarını, ek tazminatlarını da alacaklar" dedi.

Korucuların silah ruhsatını harçsız almak istediğini, Başbakan Binali Yıldırım'ın talimatıyla konuyu Kanun Hükmünde Kararnameden çıkardıklarını ve korucuların artık silah için harç ödemeyeceklerini ifade eden Bakan Soylu, "Önemli bir adım daha attık. Emekli olan korucularımızın hem sahaya olan aşinalıkları, saha bilgileri, tecrübeleri, güçleri, kuvvetleri, sevk ve idare kabiliyetlerinden istifade etmeyi, onları da arzu edildiğinde istenildiğinde operasyonlara çıkararak onlara da günlük harcırah vermek koşuluyla gücümüzü hem tecrübemizle, hem gençlikle, hem de birlikte hareket etmenin getireceği bir kuvvetle beraber tamamlamış olduk. Daha önemli güzel adımlar atacağız. Biz kader birliği yaptık. Kader birliğimiz, ülkemizin huzuru içindir. Çocuklarımızın bu ülkede daha rahat hayatlarını temin etmeleri ve tesis edebilmeleri içindir. Kader birliğimiz bu ülkenin üzerine oyun oynamaya çalışanlara karşı. Hep birlikte size bu ülke ve bu milletin üzerinde oyun oynattırmayız diyen anlayışı birlikte gerçekleştirebilmektir. Herkes bilsin. Bizi Kürt kardeşlerimizden hiç kimse ayıramaz. Hiç kimse Kürt kardeşlerimiz üzerinden bize başka türlü bir elbise çizmeye, giydirmeye gayret edemez, bunda muvaffak olamaz. Milletin birbirine sıkı sıkı bağlıdır. Bu coğrafya içerisinde ne zaman zora düşmüşsek, sıkıntıya düşmüşsek, sırtımızı birbirimize dayayarak bize oyun, pusu kurmaya çalışanlara cevabı en güzel şekilde verdik. Birileri yanlış bir hesap içerisinde olmuş olabilir. Birileri maşalık yapıp burada insanların ticaret yapmasını, üretmesini, topraklarını bereketli hale getirebilmesini, evlatlarının ilkokula, liseye, üniversiteye gitmesine tahakküm etmeye çalışabilirler. Biz kararlıyız. Bizim işimiz söz değil, bizim işimiz icraattır" ifadelerini kullandı.

"TERÖRLE MÜCADELEMİZ AMANSIZ DEVAM ETMEKTEDİR VE DEVAM EDECEKTİR"

Her türlü terör saldırısına misliyle mukabele ettiklerinin açıkça görüldüğünü, teröre ve teröristlere karşı kimsenin kendilerinden merhamet duygusu beklememesini isteyen Bakan Soylu, çocukları annelerinden, babalarından, eğitimden yoksun bırakarak dağa götürüp orada taciz eden, orada onlardan terörist çıkarmaya çalışanlara soracak hesaplarının olduğuna vurgu yaptı. Bakan Soylu, "Bu hesabı o çocukların geleceğini çalanlara karşı yanlarında kar bırakmadığımızı ifade etmek istiyorum. Terörle mücadelemiz amansız devam etmektedir ve devam edecektir. Bir taraftan şehirde, kırsalda şehirdeki uzantılarına bir taraftan insanlarımızı tehdit edip sen şu kadar para vereceksin, pul vereceksin diyenlere soruyorum. Neredesiniz ? Hadi gelin, istesenize. Hadi bakalım gelin. Dükkanlara sanayi sitelerine sabah Bismillahirrahmanirrahim diyerek çocuklarının rızkını kazanmak isteyenlere 'biz terör örgütüne yardım istiyoruz' diyerek onları haraca bağlasanıza. Kafanızı kırarız evelallah, kafanızı kırarız" dedi.

Güvenlik güçlerinin dondurucu soğukta operasyonlara devam ettiğini söyleyen Bakan Soylu, güvenlik güçlerinin sığınak ve mağaralarda terörist aradığını belirtti. Bakan Soylu, "Bilmenizi istiyorum ki bu kış ne dağlardan ne terörle mücadeleden ne kırsalından ne sınırlardan ne de bu ülkede insanımızı huzurdan eksik bırakmaya çalışanlara karşı mücadeleden eksik kalmadık. Devam ediyoruz. Önümüzdeki günlerde daha şiddetli bir şekilde inlerine gireceğimiz, inlerinde onların devletin ve milletin ortak kararını bir şekilde onlara deklere edeceğimiz günleri de nasıl bugün aynı şekilde kararlılıkla gösteriyorsak yine göstermeye devam edeceğiz. Bu coğrafyada bizim kaderimizi, geleceğimizi bu terörist bozuntularına bırakmayacağımızı, her birimizin tüm dünyaya anlatma sorumluluğumuz söz konusudur. Bu bizim kaderimiz" diye konuştu.

23 ili cazibe merkezi haline getirdiklerini, yatırım ve istihdam yapmak isteyenlere devlet tarafından çok büyük imkanların sağlandığını dile getiren Bakan Soylu, "Devletin her türlü imkanını buradaki insanların işle, zenginlikle ve yönetimle buluşabilmesi için seferber etti. Merak etmeyin, yaptığımız işleri tesadüfi yapmış değiliz. Topraklarımızı terörden temizleyeceğiz. Sonra bu topraklarda göreceksiniz, imkanlar oluşturduk. Fabrika bacalarıyla, turizm, spor ve sağlık tesisleriyle Ağrı'daki insanımızın zenginleşmesini ve daha iyi bir hayat standardına ulaşmasını sağlayabilecek sorumluluk bize aittir. Biz bunu gerçekleştireceğiz. Yıllardır ülkemiz insanının üzerinden istismar yapanlara gereken cevabı işle, üretimle ve zenginlikle vereceğimizi bir kez daha ifade etmek istiyorum" ifadelerini kaydetti.

"BU ÜLKEDE NE YAPMIŞLARSA, ONA BU ÜLKE KENDİ DİLİYLE, KENDİ ÜSLUBUYLA CEVAP VERMİŞTİR"

"Kanımız dökülse de en yakınlarımızı kaybetsek de evlatlarımızı kaybetsek de hürriyetimizden de ezan-ı Muhammedimizden de al bayrağımızın 780 bin kilometre karede dalgalanmasından da vazgeçmeyiz" diyen Bakan Soylu, "Bu memlekette kardeşliği tesis ettik. 'Acaba şunlar yapılabilir mi, şunlar olabilir mi ?' diye sorulan soruların tamamına bu milletin ve coğrafyanın kardeşliğiyle cevap verdik. Birbirimize itimadı ve güveni en üst noktaya taşıdık. Bunun üzerinden istismar yapmak isteyenler, siyasi partiler, sivil toplum örgütleri, devletler vasıtasıyla bu ülkede terörün kolu haline gelenler, belediyeler vasıtasıyla terörün kolu haline getirenlere de fırsat tanımadığımızı, demokrasiyle fırsat tanımadığımızı hukukun üstünlüğüyle de fırsat tanımadığımızı bir kez daha söylemek istiyorum. Türkiye'nin IMF'ye borç verecek düzeye geldiğini ve ülke olarak yepyeni bir döneme girilmiştir. Bu ülkede ne yapmışlarsa, ona bu ülke kendi diliyle, kendi üslubuyla cevap vermiştir. Bu millet kendi üslubuyla, kendi diliyle cevap vermiştir. Bize 2007'de 'kendi Cumhurbaşkanınızı seçemezsiniz' dediler. Demokrasiyle birlikte sandığa götürüldü ve 2007 yılında halkın kendi Cumhurbaşkanını seçmesi konusu bu millet tarafından kabul edildi. Artık bu ülkede 'iradenin sahibi benim, egemenlik kayıtsız şartsız milletindir' sözünü orada sandıkla beraber kuvvetlendirildi" dedi.

Bazı güçlerin 6-7 Ekim olaylarıyla milletin kardeşliğini zedelemek ve ortadan kaldırmak istediğini ifade eden Bakan Soylu, gizli güçlerin Orta Doğu'nun içerisinde bulunduğu ateş çemberine Türkiye'yi de dahil etmek istediğini belirtti. Bakan Soylu, "Sizler ona müsaade etmediniz. Özellikle korucularımız, sizlere söylüyorum. Bunlara müsaade etmediniz. Bu oyunu erken anladınız. Bu milletle beraber anladınız. Herkesi 'bu bir tezgahtır, bu bir oyundur diyerek, buna müsaade etmeyin' dediniz. İşte bütün bu olaylar, bu ülkenin iradesinin kendi başına olmamasını temin etmek içindir. 'Sizin verdiğiniz rey bir işe yaramaz' demek için. Bunu defalarca yaptılar. Bizi birbirimize defalarca düşürdüler. Bizim kuvvetimizi azaltmaya çalıştılar. Dünyanın en pahalı coğrafyasında, dünyanın en pahalı arazisinde oturuyoruz. Bu araziyi bizim elimizden almaya çalıştılar. Ve bu araziyi bizim elimizden başkalarına peşkeş çekmeye çalıştılar. Bilemediler, bilemeyecekler ve anlayamayacaklar. Kanımız dökülse de en yakınlarımızı kaybetsek de evlatlarımızı kaybetsek de hürriyetimizden de Ezan-ı Muhammedimizden de al bayrağımızın 780 bin kilometre karede dalgalanmasından da vazgeçmeyiz" ifadelerini kullandı.

"MİLLETİMİZ ONAY VERİRSE YARINLAR ÇOK DAHA RAHAT OLACAKTIR"

Ülke üzerinden oyun oynamak isteyenlerin halkın dik duruşunu yeni anladığını, bunu teröristlerin artık kaçmaya çalışmasından anladıklarını ve güvenlik güçlerinin dağ taş teröristlerin peşine düştüğünü dile getiren Bakan Soylu, "Evlatlarımız arıyorlar. Komutanlarımız, burada arıyorlar, mağaralara giriyorlar, dağların tepelerine kadar çıkıyorlar. Üs bölgelerine kadar gidiyorlar. Sesleniyorlar 'hani neredesiniz?'. 'Kadınlara, çocuklara gücünüz yetiyor. Yaşlılara gücünüz yetiyor. Alçakça bombalı eylemlere gücünüz yetiyor. Hani neredesiniz ?'. Fare gibi kaçıyorsunuz" diye konuştu.

Cumhurbaşkanının ve Başbakanın ortaya koyduğu kararlılığın ve milletin iradesinin topyekun arkasında durmasının en önemli sonucunun terörle mücadeledeki başarı olduğunu belirten Bakan Soylu, ülkenin yeni bir döneme girdiğini ve nisan ayı içerisinde halk oylamasına doğru adım attıklarını belirtti. Bakan Soylu, "Bu önemli bir süreçtir. Onlar bir kart ortaya koyuyorlar biz de onlara cevap veriyoruz. Biz onlara sandıkla, yatırımla cevap veriyoruz. Milletimize sığınarak, cevap veriyoruz. Milletimizle hareket ederek, cevap veriyoruz. Gezi olayları yapıyorlar, biz Yavuz Sultan Selim Köprüsü yapıyoruz. Onlar 17-25 Aralık darbesini yapıyorlar, biz 81 vilayetimizde üniversitesiyle, ilimle, bilimle çocuklarımızı, yavrularımızı buluşturuyoruz. Onlar bir taraftan 17-25 Aralık darbesini, 6-7 Ekim olaylarını, Gezi olaylarını el ele 15 Temmuz darbe girişimini gerçekleştiriyorlar. Biz yine onlara Avrasya Tüneli, Osman Gazi Köprüsüyle, Mersin'deki şehir hastanesiyle beraber cevap veriyoruz. Bizim cevabımız açıktır. Bizim cevabımız bu millete hizmetkar olmaktır. Bizim cevabımız kalkınmadır. Ne yaparlarsa yapsınlar, bu ülkeyi bu millet idare edecek. Sağdan soldan başkasının dürtüklemesiyle, planıyla kurgusuyla, bu ülkeyi kimse ama kimse idare edemeyecek. Yine milletin elinde olduğu bir döneme giriyoruz. Bunu hep birlikte gerçekleştireceğiz. Yeni sistemle yarınların daha güzel ve refah dolu olacaktır. Bu sistemin adı Cumhurbaşkanlığı'dır. Sistemin tanımı da millet sistemidir. Bu millet sistemiyle beraber, milletin egemen olduğu, milletin hakim olduğu, kararın milletin verdiği yepyeni bir anlayış. Diğer maddeleriyle birlikte demokrasinin takip edildiği bir anlayışı hep birlikte inşallah gerçekleştireceğiz. Bu süreçte bunu sindiremeyenler de olacak. Milletimiz kararlıdır. Bu yeni hükümet sistemiyle ülkemizi yarınlara bırakır ve milletimiz onay verirse yarınlar çok daha rahat olacaktır" dedi.

Bakan Soylu, kahvaltı sonrası kentteki esnafı ziyaret ederek sohbet etti. Kahvehanede vatandaşların çay ikramını çevirmeyen Bakan Soylu, vatandaşların sorunlarını dinledi. Daha sonra Ağrı Valiliğine geçen Bakan Soylu, Valilik, Jandarma ve Emniyette brifingi aldı. İlçe Kaymakamlarıyla bir toplantı yapan Bakan Soylu, daha sonra Patnos Hükümet Konağının açılışa katılacak.

Yorumlar