Türkiye'nin AB'ye Üyelik Süreci Sivil Toplumla Diyalog Toplantısı

HATAY (AA) - Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, "Türkiye toprakları her zaman gönlünü, kalbini zor durumdakilere açmış, övünç dolu anılarla doludur. 1988 Halepçe'de kimyasal silah kullanıldığında Iraklı kardeşlerimizi misafir ettik. 89'da Bulgaristanlı soydaşlarımıza kucak açtık. Şimdi de komşumuz, tarihi paylaştığımız, sadece coğrafi sınırın böldüğü ayrıma tabi kaldığımız kardeşlerimize evimizi açtık, ekmeğimizi paylaştık" dedi.

Bozkır, Hatay'da bir otelde sivil toplum kuruluşları, yerel yönetimler, iş dünyası kuruluşları ve üniversitelerin temsilcilerinin katılımıyla düzenlenen ''Türkiye'nin Avrupa Birliğine Üyelik Süreci'' konulu Sivil Toplumla Diyalog Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, bu tür toplantıları düzenlemelerindeki birinci ve en önemli amacın, sivil toplumun demokrasi içinde hak ettiği yeri alması olduğunu belirtti.

Türkiye'de 80'li yıllarda yaklaşık 50 sivil toplum örgütünün olduğuna işaret eden Bozkır, bugün ise 108 binin üzerinde sivil toplum kuruluşu olan bir ülke konumuna gelindiğini vurguladı. Bozkır, bununla da gurur duyduklarına değinerek, sivil toplum olmadan demokrasinin olamayacağını bildirdi.

- Terör saldırıları

Bozkır, Türkiye'nin son aylarda vatana karşı kastı olan, huzuru kaçırmak isteyen, güvenliği tehdit etmek isteyen vatan hainlerinin önemli saldırılarına, huzuru bozma çabalarına şahit olunduğuna dikkati çekti.

Bozkır, şöyle devam etti:

''İçinde bulunduğumuz ortamda bu salonu bu kadar güzel bir şekilde doldurup hep birlikte İstiklal Marşımızı güçlü söyleyebilmek, herhalde teröre verilebilecek en güçlü mesajdır. O yüzden hepinize teşekkür ediyorum. Terörün bizi korkutamayacağını, emellerine nail olmasına izin vermeyeceğimizi haykırmış olmaktan gurur duyuyoruz. Hepiniz sağolun, varolun. Türkiye Cumhuriyeti olsun, Türkiye toprakları her zaman gönlünü, kalbini zor durumdakilere açmış, övünç dolu anılarla doludur. 1988 Halepçe'de kimyasal silah kullanıldığında Iraklı kardeşlerimizi misafir ettik. 89'da Bulgaristanlı soydaşlarımıza kucak açtık. Şimdi de komşumuz, tarihi paylaştığımız, sadece coğrafi sınırın böldüğü ayrıma tabi kaldığımız kardeşlerimize evimizi açtık, ekmeğimizi paylaştık. Bütün dünyaya bakın. Bizim gösterdiğimiz bu onur, insanlık dolu davranışla hep hatırlanacaktır. Aynı zamanda ülkesine gelen bu insanların üzerilerinde ne varsa el koyup ihalelerde satıp ülkenin masraflarını buradan çıkarmak isteyen ülkeler de hatırlanacaktır. Duvarlar ören, insanları ölüme terk eden, insanları savaş esiri gibi kamplara götüren manzaralar da hatırlanacaktır. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları, özellikle de Hatay, Gaziantep, Kilis olsun bu bölge insanları, bu tarihte her zaman ibret ve onur meselesi olan bir davranışı gerçekleştirmiş bulunuyor. Hepinize bu insanlık davranışından dolayı teşekkürü borç biliyorum.''

Toplantıda, Türkiye-AB ilişkilerine de değinen Bozkır, AB sürecinin bir medeniyet projesi olduğunu ve Türkiye Cumhuriyeti'nin üyelik stratejik hedefi bulunduğunu vurguladı.

- AB hibe projeleri

Bozkır, kat edilen mesafenin de Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına fayda sağlayacağını belirterek, bu çerçevede, eldeki bütün imkanları nasıl en iyi şekilde kullanabilir, Türk insanları, sivil toplumu bundan azami ölçüde nasıl istifade edebilir, onun arayışı içerisinde olduklarını söyledi.

Bozkır, şu ifadeleri kullandı:

"Bugüne kadar 4,7 milyar avroluk proje hibe yardımını başarılı şekilde kullandık. Bunun tamamı çeşitli illerde, sivil toplumda, sektörlerde kullanılarak Türkiye'nin yararına harcandı. Şimdi, 2020 yılına kadar dönemde de yaklaşık 4,5 milyar avroluk bir kaynağımız var. Bu kaynaktan nasıl yararlanabiliriz, bugün projeler nasıl yararlanılır, ne şekilde başvurulur, ilk bilgileri sizinle paylaşılacak. Çünkü bir eksiğimiz var. Proje yapmak konusunda, bunun bir formatı var, bunları bulmak için el birliğiyle çalışacağız. Sivil toplumumuz, bunlar için de gerçekten önemli bir kaynağa sahip olacak. Yaklaşık 180 milyon avroluk bir kaynak. Sadece sivil toplum olarak harcama imkanına sahip olacağız. Bu sene 11 milyon avro da sadece sivil toplum için harcanabilecek. ERASMUS Projesi, bütün insanları kapsayıcı nitelikte. Oto tamircisinde çalışan çıraktan gençlere, yaygın bir şekilde imkan sağlayan bir proje. Bugüne kadar 600 milyon avro burada kaynak kullandık. 400 bin insanımız, bundan yararlandı. 300 bini yurt dışına gitme imkanına kavuştu. 100 bin proje üretildi, bunlardan 26 bini kabul gördü. Çok canlı, dinamik ve yaygın bir proje. Bu projeyle ilgili de arkadaşlarımız bugün bilgi paylaşacak.''

Hatay'da yapılan projelerle ilgili de bilgi veren Bozkır, kentte son yıllarda 419 projenin başarılı şekilde gerçekleştiğini, 37 milyon avro kaynak aktarıldığını bildirdi.

Bozkır, ERASMUS kapsamında da 321 projeye 8,3 milyon avro kaynak sağlandığını aktardı.

Bozkır, Suriyelilerin gıda, alt yapı, üst yapı, eğitim, sağlık konusundaki ihtiyaçlarının sağlanması amacıyla da Türkiye'deki sığınmacılar için mali kolaylık, AB güven fonu mekanizmalarıyla ilk etapta gerçekleştirilecek 390 milyon avro tutarındaki kaynağın, Antakya, Reyhanlı, Altınözü, Yayladağı çocuk parklarının yapımı, pazar alanlarının kurulması, ulaşım için araç alımı, yol ve kaldırım düzenlemeleri, çöp konteynerleri gibi konularda da 21 milyon avro kaynak kullanılacağını kaydetti.

Toplantıda, kentteki bazı sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri konuşma yaptı. Ayrıca toplantıda, ERASMUS Programı ve Türkiye-AB İşbirliği Programı kapsamında sivil toplum kuruluşlarına verilen destekler, AB hibe projelerinden yararlanma konularında bilgi verildi.