Türkiye'de çocuk nüfus oranı azalıyor
TÜİK, 2018 yılı istatistiklerle çocuk verilerini açıkladı. Buna göre; 2017 yıl sonu itibariyle Türkiye nüfusu 80 milyon 810 bin 525 iken, bunun 22 milyon 883 bin 288'ini çocuk nüfus oluşturdu.
Türkiye nüfusunun yüzde 28,3'ünü çocuk nüfus
oluşturdu.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2018 yılı istatistiklerle çocuk
verilerini açıkladı. Buna göre; adrese dayalı nüfus kayıt sistemi
(ADNKS) sonuçlarına göre; 2017 yıl sonu itibariyle Türkiye nüfusu
80 milyon 810 bin 525 iken, bunun 22 milyon 883 bin 288'ini çocuk
nüfus oluşturdu. Birleşmiş Milletler tanımına göre; 0-17 yaş
grubunu içeren çocuk nüfus, 1970 yılında toplam nüfusun yüzde
48,5'ini oluştururken, bu oran 1990 yılında yüzde 41,8 ve 2017
yılında yüzde 28,3 oldu. Nüfus projeksiyonlarına göre, çocuk nüfus
oranının 2040 yılında yüzde 23,3, 2060 yılında yüzde 20,4 ve 2080
yılında yüzde 19 olacağı öngörüldü.
Dünya nüfusunun 2017 yılında yüzde 30,2'sini çocuk nüfus oluşturdu.
En yüksek çocuk nüfus oranına sahip ilk üç ülke sırasıyla; yüzde
55,8 ile Nijer, yüzde 55,1 ile Uganda ve yüzde 54,8 ile Mali oldu.
Türkiye yüzde 28,3 ile 167 ülke arasında en fazla çocuk nüfusa
sahip 97'nci ülke oldu.
ÇOCUK NÜFUS ORANININ EN YÜKSEK OLDUĞU İL ŞANLIURFA
OLDU
ADNKS sonuçlarına göre; illere göre çocuk nüfus oranı
incelendiğinde, 2017 yılında en yüksek çocuk nüfus oranına sahip
olan il, yüzde 46,7 ile Şanlıurfa oldu. Şanlıurfa ilini yüzde 45,2
ile Şırnak ve yüzde 43,7 ile Ağrı izledi. Çocuk nüfus oranı en
düşük olan üç il ise sırasıyla yüzde 17,2 ile Tunceli, yüzde 18,4
ile Edirne ve yüzde 19 ile Kırklareli oldu.
EN POPÜLER ERKEK İSMİ YUSUF,KIZ İSMİ ZEYNEP
OLDU
ADNKS 2017 yılı sonuçlarına göre; yeni doğan bebeklere konulan en
popüler erkek isimleri, Yusuf, Eymen ve Ömer, en popüler kız
isimleri ise Zeynep, Elif ve Defne oldu. Son 17 yılda doğan
çocuklara verilen en popüler erkek isimlerinin Yusuf, Mustafa,
Mehmet; en popüler kız isimlerinin ise Zeynep, Elif ve Yağmur
olduğu görüldü.
ÇOCUK BAĞIMLILIK ORANI YÜZDE 34,7 OLODU
Bir ülkede 15-64 yaş grubundaki çalışma çağındaki her 100 kişinin,
bakmakla yükümlü olduğu 0-14 ile 65 ve üzeri yaş grubundaki kişi
sayısı olarak tanımlanan yaş bağımlılık oranı, ADNKS sonuçlarına
göre; 2017 yılında yüzde 47,2 oldu. Yaş grubu 15-64 olan her 100
kişinin, bakmakla yükümlü olduğu 0-14 yaş grubundaki çocuk sayısını
ifade eden çocuk bağımlılık oranı ise yüzde 34,7 olarak
gerçekleşti. Nüfus projeksiyonlarına göre, çocuk bağımlılık
oranının 2023 yılında yüzde 33,5, 2050 yılında yüzde 28,7 ve 2080
yılında yüzde 26,7'ye gerileyeceği öngörüldü.
HER İKİ BEBEKTEN BİRİ SEZARYEN İLE DOĞDU
Sağlık Bakanlığı verilerine göre; 2002 yılında yüzde 21 olan
sezaryen doğum oranı 2014 yılında yüzde 51, 2015 ve 2016 yıllarında
ise yüzde 53 oldu. İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflaması (İBBS)
1'inci düzeye göre; 2016 yılında sezaryen doğumların en yüksek
oranda görüldüğü bölge yüzde 66 ile TR6 Akdeniz (Antalya, Isparta,
Burdur, Adana, Mersin, Hatay, Kahramanmaraş, Osmaniye), en düşük
oranda görüldüğü bölge ise yüzde 34 ile TRA Kuzeydoğu Anadolu
(Erzurum, Erzincan, Bayburt, Ağrı, Kars, Iğdır, Ardahan)
oldu.
Milli eğitim istatistiklerine göre; ilkokul seviyesinde net
okullaşma oranı 2016/'17 öğretim yılında yüzde 91,2 oldu. Net
okullaşma oranı cinsiyet bazında karşılaştırıldığında, cinsiyetler
arasında önemli bir farklılığın olmadığı görüldü.
EĞİTİM HİZMETLERİNDE EN FAZLA SORUN EĞİTİM MASRAFLARINDA
GÖRÜLDÜ
Yaşam memnuniyeti araştırması sonuçlarına göre; eğitim
hizmetleriyle ilgili yaşanan en büyük sorun eğitim masrafları
konusunda oldu. Eğitim masraflarında sorun görenlerin oranı 2017
yılında devlet okullarında yüzde 34,8 iken özel okullarda yüzde
42,8 oldu. Devlet okullarında 2017 yılında eğitim hizmetleriyle
ilgili en az sorun yüzde 8,9 ile okula kayıt işlemlerinde
yaşanırken, özel okullarda ise en az sorunun yüzde 2,1 ile ısınma,
temizlik vb. koşullarında yaşandığı görüldü.
RESMİ KIZ ÇOCUK EVLİLİKLERİ AZALDI
Evlenme istatistiklerine göre; 16-17 yaş grubunda olan kız
çocuklarındaki resmi evlenmelerin toplam resmi evlenmeler içindeki
oranı 2013 yılında yüzde 6,2 iken 2017 yılında bu oran yüzde 4,2'ye
düştü. İl bazında incelendiğinde ise 2017 yılında Ağrı ili yüzde
16,6'lık oran ile kız çocuk evlenmelerinde en üst sırada yer aldı.
Bu ili, yüzde 16,1 ile Muş ve yüzde 12,3 ile Bitlis izledi. Kız
çocuk evlenmelerinin toplam evlenmeler içindeki oranının en düşük
olduğu üç il ise sırasıyla; yüzde 0,4 ile Tunceli, yüzde 1,1 ile
Rize ve yüzde 1,4 ile Trabzon oldu.
İŞGÜCÜNE KATILMA ORANI 15-17 YAŞ GRUBUNDAKİ ÇOCUKLARDA
YÜZDE 20,3 OLDU
Hanehalkı işgücü araştırması sonuçlarına göre; 2016 yılında 15-17
yaş grubundaki çocukların işgücüne katılma oranı yüzde 20,8 iken,
bu oran 2017 yılında yüzde 20,3 olarak gerçekleşti. İşgücüne
katılma oranlarına cinsiyet bazında bakıldığında, 2016 yılında
işgücüne katılma oranı erkek çocuklarında yüzde 27,8 iken aynı oran
kız çocuklarında yüzde 13,4 olarak gerçekleşti. Bu oran 2017
yılında ise erkek çocuklarında yüzde 28,5 iken, kız çocuklarında
yüzde 11,8 oldu.
YAŞ GRUBU 0-6 OLAN ÇOCUKLARDA EN FAZLA ÜST SOLUNUM YOLU
ENFEKSİYONU GÖRÜLDÜ
Türkiye sağlık araştırması sonuçlarına göre; 0-6 yaş grubundaki
çocukların son 6 ay içinde geçirdiği sağlık sorunları
incelendiğinde, üst solunum yolu enfeksiyonu en fazla görülen
hastalık oldu. Çocuklarının son altı ay içinde üst solunum yolu
enfeksiyonu geçirdiğini söyleyenlerin oranı 2014 yılında yüzde 41,9
iken 2016 yılında yüzde 42,6 olarak gerçekleşti. Bu yaş grubunda
2016 yılında ikinci olarak en sık görülen hastalık yüzde 32,3'lük
oran ile ishal olurken, çocukların en az geçirdiği hastalık yüzde
1,8'lik oran ile D vitamini eksikliğine bağlı kemik bozuklukları
(raşitizm) hastalığı oldu.
ÇOCUKLAR EN FAZLA DIŞSAL YARALANMA VE ZEHİRLENMELER SONUCU
HAYATINI KAYBETTİ
Ölüm nedeni istatistiklerine göre; 1-17 yaş grubunda en fazla çocuk
ölümleri, dışsal yaralanma ve zehirlenmeler nedeniyle gerçekleşti.
Söz konusu nedenle hayatını kaybeden, 1-17 yaş grubundaki çocuk
ölüm sayısı 2015 yılında 2 bin 82 iken, 2016 yılında bin 942 kişiye
düştü. Sinir sistemi ve duyu organları hastalıkları ise 1-17 yaş
grubundaki çocuklarda ikinci en yüksek ölüm nedeni oldu. Bu yaş
grubunda 2015 yılında 989 çocuk, 2016 yılında ise bin 60 çocuk
sinir sistemi ve duyu organları hastalıkları nedeniyle hayatını
kaybetti.
Karayolu trafik kaza istatistiklerine göre; 2016 yılında
gerçekleşen trafik kazalarının yüzde 15,7'si ölüm ya da yaralanma
ile sonuçlandı. Bu kazalarda toplam 7 bin 300 kişi yaşamını
yitirirken bunlardan 760'ını çocuklar oluşturdu. Yaşamını yitiren
çocukların yaş grubu dağılımına bakıldığında, gerçekleşen çocuk
ölümlerinin yüzde 44,6'sının 0-9 yaş grubunda, yüzde 20,9'unun
10-14 yaş grubunda ve yüzde 34,5'inin ise 15-17 yaş grubunda olduğu
görüldü.
Yorumlar