Türk-İş Başkanlar Kurulu:

ANKARA (AA) - Türk-İş Başkanlar Kurulundan, son yıllarda farklı illerde Türk-İş'in öncülüğünde gerçekleştirilen 1 Mayıs kutlamasının, bu yıl Hatay'da yapılacağı bildirildi.

Türk-İş Başkanlar Kurulunca, Ankara'da yapılan toplantının ardından bildiri yayımlandı.

Buna göre, "Emek ve Dayanışma Günü" olan 1 Mayıs'ın her ilde emek örgütleriyle ortak kutlanmasına, merkezi düzeydeki kutlamanın da farklı illerde yapılmasına devam edilecek.

Son yıllarda Bursa, İstanbul/Kadıköy, Zonguldak, Çanakkale ve Ankara'da Türk-İş’in öncülüğünde yapılan 1 Mayıs kutlaması, bu yıl Hatay’da yapılacak.

Bildiride, küresel sermayenin çıkarları için bölgede sürdürdüğü siyasal, ekonomik ve askeri politikaların boyutunun giderek değiştiği belirtilerek, Türkiye'nin bulunduğu coğrafyadaki gelişmelerden güç ve çıkar sağlamak isteyen yayılmacı zihniyete karşı gereken tedbirlerin alınması gerektiği kaydedildi.

Türk Silahlı Kuvvetlerinin, ülkenin bekası ve milletin birliği, toprakların korunması, can güvenliğinin sağlanması için sürdürdüğü mücadeleye başta işçiler olmak üzere toplumu oluşturan her kesimin desteğinin tam olduğu vurgulandı.

- Şeker fabrikalarının özelleştirilmesi

Türk-İş Başkanlar Kurulu bildirisinde, şeker sanayisinin, ülke ekonomisi, tarımsal üretim, istihdam ve sosyal hayata katkısına ve vatandaşın sağlığını doğrudan ilgilendirdiğine işaret edildi.

Bildiride, yabancı tekellerin yürüttüğü lobi faaliyetleri sonucu iç pazarın nişasta bazlı şekerler ile yüksek yoğunluktaki tatlandırıcıların hakimiyetine geçmesine fırsat verilmemesi gerektiğinin altı çizilerek, şunlar kaydedildi:

"14 şeker fabrikasının özelleştirilmesinden vazgeçilmelidir. Bu kuruluşların özelleştirilmesi değil, yeniden yapılandırılması gerekmektedir. Türk-İş Başkanlar Kurulu, şeker fabrikalarının özelleştirilmemesi için milyonlarca vatandaşımızın imzalarıyla ortaya koydukları iradeye, işçisinden esnafına, siyasal parti temsilcilerinden milletvekillerine, çiftçisinden emeklisine, emek dostlarının gösterdiği dayanışmaya ve karşı duruşa saygı gösterilmesini talep etmektedir. Şeker-İş Sendikasının sektör üreticileri ile birlikte sürdürdüğü mücadeleyi desteklemektedir."

- Taşeron uygulaması

Bildiride, Konfederasyon tarafından taşeron uygulaması konusunda yıllardır dile getirilen haklı tepki ve taleplerin, 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kısmen karşılığını bulduğu ancak "Kamuda geçici iş pozisyonunda yıllardır çalışanların kadroya alınmadığı" öne sürüldü, kapsam dışında bırakılan bütün taşeron işçilerine kamuda şartsız ve ayrımsız kadro verilmesi gerektiği ifade edildi.

- "Sendika seçme özgürlüğü hakkı engellenmemeli"

Bildiride "İş koluna göre sendikalaşma ilkesi" dikkate alınarak yardımcı işlerin de belirlenen asıl işkolundan sayılmasının bir an önce sağlanması gerektiği belirtildi.

Sendikal örgütlenmeyi zedeleyen bu uygulamanın sona erdirilmesinin iş barışı bakımından önem taşıdığı kaydedilerek, bu hususun tekrar gözden geçirilerek yeni bir düzenleme yapılması talep edildi.

Bildiride, "sendika seçme özgürlüğü" hakkının kullanımına yönelik uygulamada ortaya çıkan engelleme ve baskıların kabul edilemeyeceği belirtilerek, şu değerlendirmede bulunuldu:

"Türk-İş Başkanlar Kurulu, sendikal örgütlenme özgürlüğünü zedeleyen, ortadan kaldıran baskıların sona erdirilmesi ve uygun ortamın sağlanması için gerekli sorumluluğun yerine getirilmesini ısrarla talep etmektedir. Siyasi iktidarın desteğini aldıklarını ileri sürerek sendikal örgütlenme içinde olanlara en anlamlı cevabı işçi sınıfı verecektir. Konfederasyonumuz üyesi sendikaların örgütlü bulunduğu birçok iş yerinde ve iş kolunda, sendika değiştirmeleri için yapılan baskılara, şantaja karşı üye işçilerin verdiği hak ve haysiyet mücadelesini saygıyla karşılıyor ve selamlıyoruz."

Bildiride, Türk-İş'in, üye sendikaların, işçilerin hak ve çıkarları için uyguladığı grevler ile örgütlenme ve toplu iş sözleşmesi sürecinde sürdürdükleri bütün meşru ve haklı eylemleri desteklediği bildirildi.