Sığınmacıların Macaristan sınırındaki bekleyişi sürüyor

- BMMYK Macaristan Basın Sözcüsü Ernö Simon: - "Macaristan'ın zor kullanarak sığınmacıları geri yolladığı şeklindeki haberler endişe verici"

Google Haberlere Abone ol
Sığınmacıların Macaristan sınırındaki bekleyişi sürüyor

BUDAPEŞTE (AA) - Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) Macaristan Basın Sözcüsü Ernö Simon, Macaristan'ın zor kullanarak sığınmacıları geri yolladığı şeklindeki haberlerin endişe verici olduğunu söyledi.

Ernö, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Macaristan'ın, Sırbistan ve Hırvatistan sınırlarını jiletli tel örgü ile kapattıktan sonra sınır bölgesine kurduğu transit geçiş noktalarında mültecilerin çok zor şartlar altında iltica başvurusu yapabildiklerini söyledi.

Balkanlardaki göç güzergahlarının kapatılması dolayısıyla sığınmacıların şubat ayından sonra Macaristan'ın Sırbistan sınırında oluşturduğu transit geçiş noktalarına geldiğini kaydeden Ernö, ''Son 3-4 ay içinde transit bölgede yaklaşık 5 bin kişi iltica başvurusu yaptı. Bu sığınmacıları sınıra çekilen tel örgüleri atlayarak geçenlerle karıştırmamak lazım. Onların da sayısı yaklaşık 15 bin civarında.'' dedi.

Sığınmacıların, Macar hükümetinin belirlediği kanun ve kurallara uygun olarak sınırda sabırlı bir şekilde beklediğine işaret eden Ernö, ''Transit bölgelerde başvuru kabul kapasitesi çok düşük. Geçen sene eylül ayında bu bölgeler oluşturulduğunda, yetkililer günlük yüz kişinin işlemini yapabileceklerini söylediler ama bugün sadece 10-15 kişinin başvurusunu kabul ediyorlar. Günlük yüz ya da daha fazla kişi sınıra geliyor, bu yüzden büyük çoğunluğu transit bölgenin diğer tarafında çaresiz bir şekilde bekliyor.'' şeklinde konuştu.

Sığınmacıların çok zor şartlar altında olduğunu ve bu duruma hala bir çözümün bulunamadığını kaydeden Ernö şöyle konuştu:

''Sığınmacılar, Macar sınırının diğer tarafında etraftan topladıkları eşyalarla çadır kamp oluşturdular. Buraya çok sayıda çocuklu aile ve yaşlı da geliyor. 6 aylık çocuğu olan ve iki gece çadırda kalan bir aile tanıdım. Genelde yetkililer çocuklu ailelere öncülük tanıyor. Bu durumda ise yalnız gelen kişiler büyük zorluklarla karşılaşıyor. Bir buçuk ay beklemek zorunda kalan kişiler bile mevcut.''

Sığınmacıların kurdukları derme çatma çadırların bir insanın yaşaması için uygun olmadığına dikkati çeken Ernö, ''Bölgede sadece bir tane çeşme var. Onu da sığınmacılar içme su ihtiyaçlarını gidermek için kullanıyor. Hiç bir şekilde banyo yapma imkanları yok. Geçen hafta sonuna kadar tuvalet bile yoktu. Binlerce insan tuvalet ihtiyacını boş arazilerde gidermek zorunda kaldı. Geçen hafta sonu Sırp yetkililer üç adet geçici tuvalet getirdi. Oradaki ortam olağanüstü derecede endişe verici. Macar yetkililer ilk bir buçuk ay hiçbir yardımda bulunmadı. Daha sonra ise günlük sadece bir kere soğuk yemek vermeye başladılar. Buradaki sığınmacılara, BM çalışanlarının yanı sıra çeşitli sivil toplum örgütleri yardımcı olmaya çalışıyor. Orası sınır bölgesi olduğu için yetkililer çalışmalarımıza çeşitli engeller çıkarıyor. Tüm bu engellemelere rağmen BM olarak olayın başlangıcından beri oradaydık.'' dedi.

Sırbistan'dan Macaristan'a geçmeye çalışan sığınmacıya Macar polisinin taş atarak ölümüne sebep olduğu iddialarını da değerlendiren Ernö, ''Bir kayık içinde Sırbistan'dan Macaristan'a geçmek isteyen, Suriyeli ve Iraklıların oluşturduğu sığınmacı grubunu Macar polisler geri yollamaya çalıştı. Bu grupta olan sığınmacıların bize anlattıklarına göre, müdahale neticesinde birçoğu nehre düşmüş. Bazıları nehrin diğer tarafına ulaşmış ama 22 yaşındaki bir Suriyeli genç Tisza Nehri'nde hayatını kaybetti ve cesedi geçen cuma bulundu. Macar ve Sırp yetkililer bu olayı bir an önce aydınlatmalı. Suriye'den savaştan kaçıp güvenlik kapısı olan Avrupa'ya varmak isteyen bir sığınmacı nasıl olur da böylesine trajik bir şekilde hayatını kaybeder. Bu inanılmaz derede acı ve endişe verici bir olay.''

Sırbistan'dan Macaristan'a girmeye çalışan sığınmacılara baskı uygulandığı duyumlarını aldıklarını kaydeden Ernö, ''Son zamanlarda birçok sığınmacıdan aldığımız bilgilere göre Macaristan tarafındaki yetkililer zor kullanarak sığınmacıların ülkeye girmesine izin vermeyip geri yolluyor. Ayrıca sığınmacılara farklı şekillerde kaba kuvvet uygulanıyor. Sığınmacılara yapılan bu muameleleri korkunç ve endişe verici olarak değerlendiriyoruz. Macar tarafından bu iddiaların araştırılmasını da istedik.'' ifadelerini kullandı.

Geçen yıl sığınmacıların Batı Avrupa'ya geçmek için en önemli duraklarından biri olan Macaristan, sığınmacı akınını durdurmak için Sırbistan ve Hırvatistan sınırlarına jiletli tel örgü çekmiş, sınır bölgelerinde olağanüstü hal ilan ederek yasa dışı geçişlere uygulanan cezaları artırma yoluna gitmişti.

Macaristan, sınırlarını korumak kapsamında, Vişegrad Grubunun (Çek Cumhuriyeti, Macaristan, Polonya ve Slovakya) desteğiyle sınırlarına asker ve polis de göndermişti.

Macar hükümeti, sığınmacı krizi çerçevesinde Balkan ülkelerindeki belirsizlik dolayısıyla 9 Mart'ta sınırlardaki güvenlik önlemlerini artırıp ülke genelinde "acil durum" kararı almıştı.

Macaristan son olarak 3 Nisan'da, sığınmacı girişini engellemek için Bacs-Kiskun ve Csongrad bölgeleri arasında yer alan, çeşitli su yolu ve sazlıklar dolayısıyla yürüyerek geçişlerin çok zor olduğu Macaristan-Sırbistan sınırındaki Kelebia'da da tel örgü çekmeye başlamıştı.

Yorumlar