Reyhanlı'daki terör saldırısı davası

ANKARA (AA) - Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde 11 Mayıs 2013'te 53 kişinin yaşamını yitirdiği iki bombalı saldırıyla ilgili 33 sanığın yargılanmasına devam edildi.

Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuksuz sanıklardan Muhammet Gümüş ile bazı müşteki yakınları ve taraf avukatları katıldı.

Tutuklu sanıklar Fikret Nazik, Mehmet Genç, Nasır Eskiocak, Ergin Ördek, Yusuf Büyükkasım, Doğan Özdemir, Mehmet Kılıç, Ahmet Mansuroğlu ve Süleyman Evet de bulundukları Adana F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumundan sesli ve görüntülü sistemle duruşmayı izledi.

Mahkeme Başkanı Hasan Şatır, Yargıtay 16. Ceza Dairesine yazılan müzekkereye, Reyhanlı davası iddianamesini hazırlayan, Adana ve Hatay'da MİT'e ait tırların durdurulmasına ilişkin davada yargılanan eski Cumhuriyet Savcısı Özcan Şişman hakkında gizli yargılamanın devam ettiği yönünde cevap geldiğini belirtti.

Davacı avukatlarından Deniz Özbilgin, dosyaya eklenen bazı belgelerin, davanın aydınlatılması ve suçluların cezalarını çekmesi için yeterli olmadığını savunarak, sanıkların huzurda ve yüz yüze yargılanması gerektiğini ileri sürdü.

Davacı avukatlarından Sevinç Hocaoğulları da MİT'e ait tırların durdurulmasına ilişkin davada, eski Savcı Şişman ve Reyhanlı saldırısını planladığı ileri sürülen Heysem Topalca hakkındaki dosyaların HSYK'dan istenerek dosyaya eklenmesini talep etti.

Sanık avukatlarından İbrahim Özgün ise müşteki avukatlarının bu taleplerine belli oranda katıldıklarını belirterek, "HSYK'dan eski Savcı Şişman hakkındaki dava ve MİT tırları davasının dosyalarının istenmesini talep ediyoruz." dedi.

Sanık avukatlarından Ümit Kara da Yagıtay 16. Ceza Dairesine tekrar yazı yazılarak eski Savcı Şişman hakkındaki dosyanın bir örneğinin istenmesini talep etti.

Tutuksuz sanıklardan Gümüş, tutuklu veya sanıkları tanımadığını ileri sürerek, "Sanıklardan birisi komşum, kendisiyle pastanede çay içerken fotoğrafımız çekilmiş ve dosyaya konulmuş. Davayla yakından, uzaktan alakam yok, beraatimi talep ediyorum." ifadelerini kullandı.

Şikayetçilerden Ahmet Tuna da sanıkların, patlamada kullanılan bombaların olay yerine kimin, nasıl götürüldüğünü bildiklerini savunarak, "Sanıklar, kendilerini kaçakçı gibi göstermeye çalışıyor, Hatay'daki duruşmada birbirlerini suçluyorlar. Olayı farklı yöne çekmeye çalışıyorlar. Alevi de Kürt de Yahudi de Ermeni de bizim kardeşimiz. Bu toprakları bölmeye çalışanlar şunu bilsin ki hepimiz kardeşiz ve bu toprakları böldürmeyeceğiz." görüşünü paylaştı.

Cumhuriyet Savcısı Aykut Hüseyin Koca da Yargıtay 16. Ceza Daire Başkanlığından eski Savcı Şişman hakkındaki dosyanın istenmesi ve aynı olayla ilgili Hatay'daki davanın birleştirilmesi taleplerinin reddine, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesini istedi.

Aranın ardından sanıkların tutukluluğunun devamına karar veren mahkeme, eski Savcı Şişman ve Topalca'nın tanık olarak dinlenmesi talebini reddetti.

Mahkeme, Yargıtay 16. Ceza Dairesine yakalamalı sanıkların savunmalarının alınmasından sonra müzekkere yazılması hususunun değerlendirilmesi ve aynı olayla ilgili Hatay'daki kamu görevlileri hakkında "görevi ihmalden" açılan davanın birleştirme talebini reddederek duruşmayı erteledi.

- Davanın geçmişi

Reyhanlı saldırısına ilişkin davanın iddianamesinde 2'si Suriyeli 33 sanıktan 19'u hakkında "devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmaya teşebbüsten" ağırlaştırılmış müebbet hapis ile 52 kişinin ölümüne sebep olmaktan elli ikişer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis isteniyor. Bu istemin ardından, saldırıda ağır yaralanan bir kişi daha hastanede hayatını kaybetmiş, ölenlerin sayısı 53'e yükselmişti.

Sanıklara, "silahlı terör örgütüne üye olma ve yardım etme", "öldürmeye teşebbüs", "patlayıcı madde bulundurma", "mala zarar verme", "kasten yaralama", "suçluyu kayırma", "130 kişiyi öldürmeye teşebbüs" suçlamaları da yöneltiliyor.

İddianamede saldırının, THKP/C-Acilciler terör örgütü lideri Mihraç Ural tarafından organize edildiği kaydediliyor. Ural'ın, Suriye'deki iç savaş sonrasında rejimin desteğiyle muhaliflere karşı savaştığı, Suriye istihbarat yetkilileriyle irtibatlı olduğu ve onların talimatlarını yerine getirdiği aktarılan iddianamede, "sanıkların eylemi, Suriye istihbarat örgütü ve bu örgütle paralel silahlı faaliyet yürüten THKP/C-Acilciler terör örgütünün talimatıyla gerçekleştirdikleri" bildiriliyor.

Davanın görülmesine Adana 8. Ağır Ceza Mahkemesinde başlanmış, Terörle Mücadele Kanunu'nun 10. maddesiyle görevli mahkeme ve savcılıkların kaldırılmasının ardından dava Hatay Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmişti. Dava, daha sonra güvenlik gerekçesiyle Ankara'ya nakledilmişti. Halen, davada Fikret Nazik, Mehmet Genç, Nasır Eskiocak, Ergin Ördek, Yusuf Büyükkasım, Doğan Özdemir, Mehmet Kılıç, Ahmet Mansuroğlu ve Süleyman Evet tutuklu bulunuyor.