Öğrenciler, gazi öğretmeni yalnız bırakmadı

- Öğrenciler, 15 Temmuz gecesi yaralanan ve tedavisi süren öğretmen Derya Ovacıklı'yı Öğretmenler Gününde ziyaret etti - 15 Temmuz gazisi Ovacıklı: - "Ben öğretmen olduktan sonra öğrencilerime 'aldığım nefes' dedim. Şu hastane odasında en çok özlediğim, o derin nefes yani onlardı. Hastanede her şeyimiz tam ama evlatlarımı görememek, yavrularıma sarılamamak benim için çok büyük bir özlemdi" - "Benim bir tane evladım var. İnsanlar 'Neden daha fazla evlat sahibi olmadın' deyince 'Benim milyonlarca evladım var, size anlatamayacağım kadar çok. Belki isimlerini unuturum ama gözlerini hiç unutmam' dedim"

Google Haberlere Abone ol
Öğrenciler, gazi öğretmeni yalnız bırakmadı

ANKARA (AA) - Fetullahçı Terör Örgütünün (FETÖ) darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz gecesi yaralanan ve tedavisi süren öğretmen Derya Ovacıklı'yı 24 Kasım Öğretmenler Günü'nde lise öğrencileri yalnız bırakmadı.

Kahramankazan'da görev yapan Ovacıklı'yı henüz tedavisi bitmediği için Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesindeki odasında ziyaret eden Özel Akıllı Okul öğrencileri, gazi öğretmenin Öğretmenler Gününü kutladı.

Ziyarete gelen öğrencilerle tek tek kucaklaşırken gözyaşlarına hakim olamayan Ovacıklı, ziyaretin kendisini çok mutlu ettiğini söyledi.

Öğrencilerle hasret gidermenin, onlara sarılmanın kendisi için en büyük servet, en güzel hediye olduğunu belirten Ovacıklı, "Öğretmenlik mesleğini seçmemdeki en büyük etken, ilkokul öğretmenimin gösterdiği anne şefkatiydi. O anne şefkatini bütün öğrencilerime gösterebilmek adına bu mesleği seçtim." dedi.

Öğretmenler olarak, doğru eğitim verilen evlatların, vatanı, milleti için Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün izinde emek verdiğini gördüklerini dile getiren Ovacıklı, "15 Temmuz'u artık demokrasimizin, milli birlik ve beraberliğimizin kurtuluş günü olarak kabul ediyoruz. Öğrencilerime 15 Temmuz'dan sonra 'Öğretmen senin için nedir' sorusunu yönelttim. Bu soruyu 'Öğretmen eskiden bir mum misali sadece bulunduğu yeri aydınlatırdı ama 15 Temmuz'dan sonra anladık ki bir öğretmen bile koca bir ulusu aydınlatabiliyormuş' dediler." ifadelerini kullandı.

Ovacıklı, öğrencilerin hayatlarını 15 Temmuz öncesi ve sonrası olarak ikiye ayırdıklarını ve artık vatan savunmasında neyi, ne şekilde yapacaklarını çok daha iyi bildiklerini, bunun kendisi için en büyük kazanım olduğunu vurguladı.

Öğrencilerini çok özlediğini ileten Ovacıklı, "Şimdi buradalar, öğretmenlerini çok mutlu ettiler. Ben öğretmen olduktan sonra onlara 'aldığım nefes' dedim. Şu hastane odasında en çok özlediğim o derin nefes, yani onlardı. Hastanede her şeyimiz tam ama evlatlarımı görememek, yavrularıma sarılamamak benim için çok büyük bir özlemdi." diye konuştu.

Ovacıklı, öğretmenliği bir yaşam tarzı olarak gördüğüne işaret ederek, şöyle devam etti:

"Okul nasıl ki sadece dört duvar arası değilse bir öğretmen de sadece dersi anlatan kişi değildir. Öğretmen, öğrenciler için her şeydir.

Öğretmenlik, sadece ders anlatmak değil, dersten sonra onlarla sosyal ve kültürel aktivitelere katılmak, onları bu alanda yetiştirmek de bir öğretmenin yüreğindeki hisssiyattır. Daha annelerinizin kucağında bizlere geliyorsunuz, evladımız oluyorsunuz. Benim bir tane evladım var. İnsanlar 'Neden daha fazla evlat sahibi olmadın' deyince 'Benim milyonlarca evladım var, size anlatamayacağım kadar çok. Belki isimlerini unuturum ama gözlerini hiç unutmam' dedim ki.

Bir hastane odasındayım. 15 Temmuz gazisi ve Türk kadınıyım, aynı zamanda sizler söylediğiniz için söylüyorum, 'kahraman öğretmenimiz' diyorsunuz, Allah razı olsun öyleyim, şu anda yaşadığım, emin olun ikinci kurşundan sonra o gözümü kapatırken ki huzurla aynı. O zaman kelime-i şehadet getirirken ne huzur hissettiysem şu anda evlatlarımın elini tutarken aynı huzuru hissediyorum. İyi ki varsınız, iyi ki sizler bu vatanı, bu milleti, bu bayrağı savunacaksınız."

- "En etkili ilaç"

Ovacıklı, öğrencilerle kendisini ziyarete gelen edebiyat öğretmenleri Tuba Doğan ve Kübra Altan'a da sarılarak, "Biliyoruz ki sizler varsınız, sizler bizim adımıza öğrencilere dokunuyorsunuz. Yüreklerine, ruhlarına dokunuyorsunuz. Ben bu 4 ayı böyle geçirdim. Bu kadar anlamlı bir günde beni yalnız bırakmadığınız için hepinize çok teşekkür ediyorum. Özellikle evlatlarıma, o derin nefesi bana aldırdığınız, tekrar ayağa kalkmak için iyileşme sürecimi kısalttığınız için hepinize çok teşekkür ediyorum. Bu, benim için en etkili ilaçtan çok daha etkili." şeklinde konuştu.

Türkiye'nin artık eski Türkiye olmadığının altını çizen Ovacıklı, "15 Temmuz öncesinden sonrasına çok değişti Türkiye'de. Şu güç sadece Türk milletinde, Türk evladında olan bir güç. Bana 'Türk gençliğinin son dönemdeki durumuna üzülüyor musunuz öğretmenim' diye bir soru geldi. Ben de "Türk gençliği beni üzmez. Niye üzsün? Onlar doğuştan vatan sevgisiyle, yüksek bir unvanla doğar, gerekli olduğunda da onu her kademede her zaman gösterirler. Onlardan ümit kesilemez, onların temelleri doğuştan sağlam' dedim."

Ziyarette öğrencilere eşlik eden okul müdürü Murat Anıl Karacan da Ovacıklı'nın Öğretmenler Gününü kutladı.

"O hain saldırıda, vatanın geleceği ve öğrencilerin istikbali konusunda canınızı siper ettiniz. Hakkınızı hiçbir şekilde ödeyemeyiz." diyen Karacan, Ovacıklı'ya plaket takdim etti.

Ovacıklı, bütün öğrencileri yanına alarak hatıra fotoğrafı çektirdi.


Yorumlar