Numan Kurtulmuş canlı yayına katıldı

- Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş: (4) - "Türkiye'nin farklı kesimi ya da herhangi bir parti açıkça darbeye destek vermiş olsaydı belki bugün Türkiye başka bir noktada olurdu. Dolayısıyla hep beraber darbeye karşı durduk, hep beraber demokrasiye sahip çıktık" - "Şunu çok açık söylüyorum. Niyetimiz Yenikapı'daki yeni ruhu asla kaybetmemektir. Bunun yolu da Türkiye'de bundan sonraki süreçlerde bazı adımlarımızı son derece dikkatli atmaktan geçiyor" - "Canımız yandı, ülkemizi, savunmaya çalışıyoruz. Geleceğimizi, istikbalimizi savunmaya çalışıyoruz. Bir sürü iş oluyor. Bu işler olurken Türkiye'nin dostu, müttefiki olarak kendisini gören çevrelerden destek beklemek hakkımız"

Google Haberlere Abone ol
Numan Kurtulmuş canlı yayına katıldı

İSTANBUL (AA) - Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "Türkiye'nin farklı kesimi ya da herhangi bir parti açıkça darbeye destek vermiş olsaydı belki bugün Türkiye başka bir noktada olurdu. Dolayısıyla hep beraber darbeye karşı durduk, hep beraber demokrasiye sahip çıktık." dedi.

Kurtulmuş, CNN Türk'te gazeteci Şirin Payzın'ın sunduğu "Ne Oluyor" programına katıldı.

Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensuplarının alınmasının yanı sıra muhalif kesim ile farklı düşünenlerin tasfiye edildiği yönündeki soru üzerine "Önce şu 'kesim' lafını bir tarafa bırakalım" dedi.

Türkiye'de 15 Temmuz'un kazandırdığı en önemli şeylerden birisinin meşruiyete, legaliteye riayet edenler, ona saygı gösterenlerle, göstermeyenler arasında bir ayrım olduğunu belirten Kurtulmuş, ülkede toplumun büyük bir kesiminin, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin meşruiyet zemini içerisinde yaptığı işlere sahip çıktığını kaydetti.

Kurtulmuş, 7 Ağustos'un bunun çok açık göstergesi olduğunu dile getirerek, şöyle konuştu:

"7 Ağustos'ta meydanlarda, kendisini seküler ve laik olarak tanımlayan kitleler de dindar olarak tanımlayan kitleler de milliyetçiler de vardı. Farklı etnik kökenden insanlar, farklı mezheplerden, meşreplerden insanlar da vardı. Türkiye'nin bütün siyasi renklerini, kültürel kodlarını taşıyan 5 milyon insan Yenikapı'da bir araya geldi. Türkiye genelinde 10 milyon insan bir araya geldi. Bu resmi gösterdiğimizde herkesin dili çözülüyor. Herkes 'Evet doğru.Türkiye bütünüyle demokrasiye sahip çıktı' diyor. Şunu çok açık söylüyorum. Niyetimiz Yenikapı'daki yeni ruhu asla kaybetmemektir. Bunun yolu da Türkiye'de bundan sonraki süreçlerde bazı adımlarımızı son derece dikkatli atmaktan geçiyor."

Bunlardan birisinin Türkiye'nin daha da şeffaf hale getirilmesi olduğunu dile getiren Kurtulmuş, "AK Parti'yi bu kadar popüler hale getiren, darbelere, bir takım tehditlere karşı da ayakta kalmasını sağlayan şey. İşte 2007'de, 2008'de, ne zaman AK Parti herhangi bir darbeyle karşılaşsa bunu daha demokratik, şeffaf adımları atarak geçmiş oldu." diye konuştu.

"Türkiye'de öteden beri devlet ele geçirilmesi gereken bir yer olarak algılanır bilileri tarafından" diyen Kurtulmuş, FETÖ'nün biraz daha örgütlü bir şekilde bunu 40 yıl içinde yapmaya çalıştığını kaydetti.

Kurtulmuş, Devlet'in ele geçirilecek bir yer olmadığını vurgulayarak, "Devlet, millete hizmet edilecek bir müessese haline dönüştürülsün. Bu konuda çok adım atılacak, atıldı ama çok daha atılacak adım var. Bunun için de ehliyetin, liyakatin ve sadakatin ele alındığı bir mesele. Bu sadakat millete ve vatana sadakat." değerlendirmesinde bulundu.

"Kocaeli Üniversitesi'nden sol görüşlü olduğunu söyleyen akademisyenler barış bildirgesine imza attıkları için uzaklaştırılıyorlar. Bu hükümetinizin bilgisi içinde yapılan bir şey mi? Yoksa hala birileri sızıntı halinde bir takım inisiyatifler mi kullanıyorlar" sorusunu Kurtulmuş, "Olabilir" şeklinde cevapladı.

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, bu tür yanlışlık yapıldığına inananların ilgili yerlere müracaat edip, haklarını aramaları gerektiğini hatırlatarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Eğer yanlışlık yapıldıysa yani FETÖ ile iltisaklı olmadıkları halde bu kapsamın içerisinde değerlendirilip, 'fırsat bu fırsattır' denildiyse bu arkadaşlar gözden geçirilir. 15 Temmuz ve 7 Ağustos görüntüsü bizim için esastır. Bütün insanlar oradaydı. Türkiye'nin farklı kesimi ya da herhangi bir parti açıkça darbeye destek vermiş olsaydı belki bugün Türkiye başka bir noktada olurdu. Dolayısıyla hep beraber darbeye karşı durduk, hep beraber demokrasiye sahip çıktık. Bundan sonraki süreçte de demokrasiyi geliştirme, Türkiye'de devletin şeffaflaştırılmasının arttırılması konusunda da hep beraber adımlar atacağız. Siyasetimiz farklı olacak, tartışacağız, münakaşa edeceğiz. Bunlar ayrı şeyler ama dediğim gibi devlet, ehliyet, liyakat ve vatana, millete sadakat prensipleriyle şeffaf bir hale getirilecek."


- "FETÖ bütün partilerin içerisine bir türlü sızdı"

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Kurtulmuş, uzun yıllar öncesine dayanan FETÖ yapılanmasının temizlenmesinin nasıl yapılacağı sorusu üzerine, şunları söyledi:

"Bir zamanlar Türkiye'de faili meçhuller, kanlı pazarlar, Gazi olayları dahil bir sürü karanlık olaylar, sağ, sol çatışmalarını, 'Bir ondan bir bundan adam asarak', önceden de bir ondan bir bundan diyerek, insanları sahaya sürerek, Türkiye'nin altını üstüne getirmiş bir statü vardı. Tam da bu FETÖ yapılanması, bu derin statüyle mücadele etme kararlığı içerisinde yol alan bütün partilerin içerisine bir türlü sızdı."

Rahmetli Turgut Özal'ın bu derin meseleyi görenlerden olduğunu, bununla mücadele ederken, FETÖ'nün ona da destek verdiğini aktaran Kurtulmuş, "Rahmetli Ecevit'in de bazı derin yapılanmaları çok açık bir şekilde gördüğünü, müdahale edemediğini ama o süre içerisinde FETÖ ile de ciddi bir şekilde işbirliğini geliştirdiğini görüyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Numan Kurtulmuş, bu grupla hiçbir siyasi olarak ilişkisi olmayan tek siyasetçinin Necmettin Erbakan olduğunu vurgulayarak, bu yapının Erbakan'ı hiç sevmediğini dile getirdi.

FETÖ'nün 28 Şubat sürecinde yaptıklarını anlatan Kurtulmuş, "Refah Partisi'ni sakın kapatmayın, kapatma tehdidi devam ederse millet oy vermez' diyen bu adam. Başörtüsü teferruattır diyen bu adam. 28 Şubat'ın belki çok önemli figürlerinden birisi bu adam." dedi.

28 Şubat'taki tankların balans ayarının bir yerde muhafazakar kitleye de FETÖ üzerinden bir ayar yaptığını söyleyen Kurtulmuş, Erbakan'ın bunu gördüğünü ve uzak durduğunu aktardı.

Kurtulmuş, şöyle devam etti:

"AK Parti iktidarları sırasında da maalesef derin devletle yapılan mücadele sırasında da 'Destek oluyoruz, yanınızda ve yardımcı oluyoruz' derken, çok ciddi şekilde devletin içerisine yerleştiler. Öyle anlaşılıyor ki bir derin yapıdan kurtulurken, FETÖ diye daha derin ve kökleri dışarıda bir yapıyla karşı karşıya kaldık. Bundan kurtulacağız diye aynı hataya düşmememiz lazım. Süreçlerin açık, şeffaf, demokratik, yönetilir bir şekilde, muhalefetle Yenikapı'da başlamış o ruhun sürdürülerek, eleştiriler varsa dinleyerek, muhalefetin de milli birlik, beraberlik ruhunu, hassasiyetini koruyarak devam etmesini bekliyoruz, istiyoruz. Türkiye bu süreci hep beraber inşallah aşar ve böylece 'derin' dediğimiz bu yapılar bütünüyle bir şekilde belki tasfiyesi olağanüstü zordur ama artık etkisiz hale getirilebilirler. Bir başka derin yapılar bunların yerine yer almazlar. Türkiye'de sadece demokratik, görünür, meşru zeminler üzerinde siyaset yapma imkanı olur."


- "Aynı hatalar burada yapılmayacak"

Ergenekon Davası dönemindeki gibi bir torba oluşturulduğu ve tüm yapılanların FETÖ tarafından gerçekleştirildiği şeklindeki soru üzerine Kurtulmuş, bunu kendi aralarında da konuştuklarını anlattı.

Numan Kurtulmuş, FETÖ'nün Ergenekon gibi birtakım eski davaları taşınamaz hale getirdiğini, aynı hatanın burada yapılmayacağını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu çetenin, darbenin, terörün içinde kim varsa, kimin ne bağlantısı varsa, bunun farklı alanları var. Askerlerin karıştığı fiili bir askeri darbe kısmı var. Finans alanında bir takım darbelerle Türkiye ekonomisini kontrol altına almaya çalışan bir grup var. Yargıda, yargıyı tamamıyla kendi kontrolü altına almaya çalışan başka bir grup var. Bunların hepsini Sayın Cumhurbaşkanımızın tespitiyle 'At izini, it izine' karıştırmadan, her sepeti taşınabilir halde devam ettireceğiz ve her sepetten sonuç alacağız. İnşallah bunların hiç birisi boşlukta, açıkta kalmayacak."

"Tuğlayı bir çekersek devlet yıkılır' diye bir söz vardır. Şu günden itibaren o tuğlayı çekmeye hazır mı iktidar? sorusu üzerine Kurtulmuş, AK Parti'nin iktidara geldiğinden itibaren o tuğlayı çektiğini söyledi.

Kurtulmuş, her seferinde karşılarına bir engelin çıktığını, 2007'de cumhurbaşkanlığı seçiminin engellenmeye, 2008'de de AK Parti'nin kapatılmaya çalışıldığını hatırlattı.


- "Ne yaptığımızın farkındayız"

Kurtulmuş, "Biraz daha o tuğlaları çekmeye veya üzerine yeni tuğlalar koymaya, devletin inşası, bekası anlamında yeni, güzel bir yapı oluşturmaya kalktığında karşısında Gezi olayları, 17/25 Aralık olayları, en sonunda da 15 Temmuz olayları çıkarıldı. Biz ne yaptığımızın ve neyle mücadele ettiğimizin farkındayız. Bunun ne kadar önemli bir mesele olduğunun farkındayız. Ama şu anda birinci önceliğimiz, devletin istiklal ve istikbalini korumak için bu tehdidi bertaraf etmek." dedi.

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, bunun ucunun nereye, hangi dehlize çıkarsa çıksın, sonuna kadar onu takip etmenin ve onu aydınlatmanın hükümetin boynunun borcu olduğunu söyledi.

Aslı Erdoğan ile birlikte gazetecilerin, sanatçıların tutuklanması, Can Dündar'a destek oldukları gerekçesiyle bazı milletvekillerine yönelik hazırlanan fezlekelere ilişkin soru üzerine Kurtulmuş, bu süreçteki mücadeleyi hukukun üstünlüğü, demokrasinin uluslararası standartları içerisinde sürdürmeye devam ettiklerini anlattı.

Türkiye'nin olağanüstü hal ile yönetiliyor olmasına rağmen, sokaktaki vatandaşın bunu hissetmediğini ve çok geniş kapsamlı bir soruşturmanın devam ettiğini vurgulayan Kurtulmuş, bu soruşturma içerisinde sıfır hata ile gitmek istediklerini ifade etti.

Sadece hükümetin bu işin içerisinde olmadığını kaydeden Kurtulmuş, "Yargı da bu işin içerisinde. Soruşturmanın bir kısmı diyelim ki emniyet güçleri tarafından yapılıyor. Sonuçta bunların kararı yargı tarafından veriliyor. Bu sürecin hassasiyetine, yargının da, yürütmenin de bütün kurumların uymasını temenni ederiz. İsteriz ki bu süreci sıfır hata ile yürütelim. Çünkü bu ancak bütün toplumun desteğiyle olacak bir şeydir." diye konuştu.

Darbe girişiminin ardından batıdan gelen eleştirilere de değinen Kurtulmuş, son birkaç haftadır Türkiye'ye dışarıdan gelenlerin, "Evet sizde darbe olmuştu, demokrasiyi destekliyoruz" demeye başladıklarını anlattı.

Kurtulmuş, "Neredeydiler darbe akşamı? Ertesi hafta neredeydiler? 15 gün, bir ay içerisinde neredeydiler? Böyle yapmadıkları gibi hemen darbenin birkaç gün sonrasında 'Bu darbecileri nasıl bu görüntüler içerisinde televizyonlara çıkarıyorsunuz, dediler." görüşlerine yer verdi.

Bunu söyleyenlerin öncelikle 'Geçmiş olsun ve başsağlığı' dileğinde bulunması gerektiğine dikkati çeken Kurtulmuş, batının darbe sonrasındaki tutumunu eleştirdi.

Kurtulmuş, "Geneli itibarıyla söylüyorum, sanki gözaltına alınanlar, tutuklamalar, darbeciler, görüntüler, bunlar sanki evlerinde oturan, sıradan adamlarmış gibi tutuklanmış imajı verilmeye çalışılıyor bazı çevrelerce dışarıda." dedi.

Darbenin daha ilk gününden itibaren batı basınında OHAL ile ilgili çeşitli eleştiriler aldıklarını aktaran Kurtulmuş, Fransa'daki terör saldırısından ilan edilen 9 aylık OHAL'in eleştirilmediğini dile getirdi.

Kurtulmuş, "Canımız yandı, ülkemizi, savunmaya çalışıyoruz. Geleceğimizi, istikbalimizi savunmaya çalışıyoruz. Bir sürü iş oluyor. Bu işler olurken Türkiye'nin dostu, müttefiki olarak kendisini gören çevrelerden destek beklemek hakkımız. Destekleri vermeyip sadece eleştirenler de kusura bakmasınlar, Türkiye kendi istikbalini koruyacak durumdadır." dedi.

Bu tür şeylerde ilk 24 saatin mühim olduğunu dile getiren Kurtulmuş, şöyle konuştu:

"İlk 24 saatte kimler hassasiyetle durumlarını ortaya koymuşlarsa bunlar uluslararası alanda gerçekten iyi iş yapmışlardır. 24 saatten, durum ortaya çıktıktan sonra, Türk halkının üç beş çapulcuya meydanı bırakmadığı ortaya çıktıktan sonra kahramanlık yapmak ya da dostluk gösterisinde bulunmak... Evet o da bir şeydir ama sonuç itibarıyla esas olan ilk 24 saattir."

(Bitti)



Yorumlar