"Kurşuna kucak açanları, kimse ele geçiremez"

- FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Boğaziçi Köprüsü'nde çenesinden kurşunla yaralanan Deveci: - "Cuntacıların başaramayacaklarını gördüm. Çünkü mermiye kucak açanları kimse ele geçiremez" - "Darbe girişimi haberini duyunca çocuklarımla helalleştim. Küçük kızımı öptüm ve evden çıkarken eşim ve çocuklarıma, 'Gerekirse şehit olacağım ama bu ülkeyi hainlere bırakmayacağım' dedim" -"Eğer yeniden bir darbe girişimi olursa, insanlar yine sokağa dökülür"

Google Haberlere Abone ol
"Kurşuna kucak açanları, kimse ele geçiremez"

İSTANBUL (AA) - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Boğaziçi Köprüsü'nde yaralanan Levent Deveci, "Cuntacıların başaramayacaklarını gördüm. Çünkü mermiye kucak açanları kimse ele geçiremez." dedi.

Çenesinden kurşunla yaralanan ve tedavisi Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesinde devam eden Deveci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, darbe girişimini bir kafede otururken öğrendiğini söyledi.

Darbecilerin Boğaziçi Köprüsü'nü ele geçirdiklerini haber alır almaz evine gittiğini ve ailesiyle helalleştiğini aktaran Deveci, şöyle konuştu:

"Üzerimdeki bir miktar parayı eşime verdim. Eşim ve çocuklarımla helalleştim. Küçük kızımı öptüm ve evden çıkarken ailemin bireylerine 'Gerekirse şehit olacağım ama bu ülkeyi hainlere bırakmayacağım' dedim. Kısıklı'ya gittim. Orada kalabalık vardı. Ben de beraberimdeki 20 gençle Boğaziçi Köprüsü'nü gittim. Anadolu Yakası'ndan Avrupa'ya geçmeye çalıştık. Darbeciler o anda 3-4 kişiyi vurdular. Gişelerin hepsini tutmuşlardı."

Deveci, Boğaziçi Köprüsü'nün bir ayağının tepesine çıkan keskin bir nişancının sürekli olarak insanlara ateş ettiğini dile getirdi.

Keskin nişancının yanındaki bazı kişileri şehit ettiğini, diğer askerlerin de halkı gelişi güzel taradığını aktaran Deveci, "O sırada bazı kişiler de olup bitenleri kayıt altına almak için telefonlarıyla çekim yapıyorlardı. Tam o anda çenemden vuruldum. Kurşun önce çekim yapan birisinin telefonuna çarpıp delip geçti ve çenemi parçaladı. Direk gelseydi, belki de şehit olacaktım." ifadelerini kullandı.

Köprü ayağının üstünde keskin bir nişancı olduğunu özel harekat timine söylediğini ve bir süre sonra onun da şehit edildiğini ifade eden Deveci, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Beni kahreden vurulmam değil. 3 ameliyat ve 15 saatlik operasyonla kurtarıldım. Ancak yanımda 28 yaşındaki gencin ölümüne kahroldum. Alçaklar o genç gibi nicelerine kıydılar. Getirildiğim Zeynep Kamil Hastanesinde tedavi işlemlerim devam ederken aileme haber verdim. Bilincim yerindeydi, endişelenmemelerini söyledim. Tekrardan ne olur olmaz, haklarını helal etmelerini istedim."

- "Bu sefer şehit olmaya giderim"

Deveci, benzer bir darbe girişimi yaşanması halinde hiç düşünmeden yine sokaklara çıkacağını belirterek, "Bu sefer gazi olmak için değil, şehit olmak için giderim. Gerçi şehit ya da gazi olmak için gitmiştim. Bu sefer gazilik nasip oldu. Ancak ikinci bir kalkışmada artık gazilik yok. Bunun bir adım ötesi olan şehadete giderim." dedi.

Darbecilerin başaramayacaklarını gördüğünü dile getiren Deveci, "Çünkü mermiye kucak açanları kimse ele geçiremez. Eğer yeniden bir darbe girişimi olursa, insanlar yine sokağa dökülür. Birinci ve ikinci saf şehit olur. Ama üçüncü saf onları parçalar. Allah'a şükretmek lazım. Bizlere bu makamı takdir etti. Herkese nasip olmaz. Alçaklara bu ülkeyi kuşatamayacaklarını gösterdik." diye konuştu

- "Alçaklara ülkemizi bırakmayacağız"

"Allah bu ülkeye ikinci bir İstiklal Marşı yazdırmasın." diye dua eden Deveci sözlerini şöyle sürdürdü:

"Sadece ben değil, ailemin bütün fertleri bu vatana feda olsun. Bakın bugün milyonlar bizim için dua ediyorlar. Kime nasip olur böyle bir şeref. Allah varsa gam yok. Bizlere bu makamı layık gördüğü içi hamdolsun. Bu alçaklara ülkemizi bırakmayacağız. Ben o, bu, şu ben siper olmazsa ülke düşer. Ancak vatan düşmedi."

Deveci, FETÖ'nün iç yüzünü çok iyi bildiğini ifade ederek, "Bu alçakları çok iyi tanıyorum. Çeteyi 20 yaşından beri tanırım. Ağlayarak, sızlayarak liderlik yapmaya çalışan hainin Müslüman olmadığını çok söyledim. Gençlik yıllarımda FETÖ'nün Üsküdar Mihrimah Sultan Camisi'ndeki yapılanmalarına karşı çıktığım için istihbarat elemanı olmakla suçlandım. Müslümanın ölçüsü Kuran'dır. Bunların ölçüsünün ne olduğu belli değil. Dini değerleri hep kullandılar." diye konuştu.

Yorumlar