Kayıp gencin yakılarak öldürüldüğü iddiası

KIRKLARELİ (AA) - Kırklareli'nin Babaeski ilçesinde bir kişinin el ve ayakları bağlandıktan sonra benzin dökülerek yakılarak öldürüldüğü iddiasına ilişkin aralarında öldürülen kişinin amcasının oğlunun da bulunduğu 5 kişinin yargılaması başladı.

Kırklareli Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" ve "tasarlayarak öldürme" suçundan müebbet hapis cezası istemiyle yargılanan sanık Özcan D, Şevket B, Aydın M, Vakıf A. ve İbrahim K., öldürülen Birol Demir'in annesi Nursel ve babası Ömer Demir ile avukat katıldı.

Sanık Özcan D. amcasının oğlu Birol Demir'i öldürdüğünü kabul etti.

Özcan D. savunmasında, Birol Demir'in kendisini yengesi Nursel Demir'i taciz etmekle suçlamasının ardından yaklaşık 1 yıl önce aralarında husumet başladığını ifade ederek, olayla ilgili kendisinin sürekli öldürülmekle tehdit edildiğini iddia etti.

Birol Demir'in olayın ardından yaklaşık 25 kişi ile birlikte evini basarak, evine ve arabasına zarar verdiğini belirten Demir, olayı gerçekleştiren faillerin isimlerini öğrenmek ve barışmak amacıyla ortak tanıdıkları Şevket B. ve Aydın M. ile Birol Demir'in Çanakkale'de bir otelde çalıştığını tespit ettiğini anlattı.

Birol Demir ile konuşmak amacıyla yanına gitmek istediğini aktaran Demir, "Birol'u benimle konuşmaya ikna etmesi için arkadaşı Aydın M.'yi yanına gönderdim. Bir süre sonra Aydın'ı aradım ve Birol yanında olmasına rağmen Birol'un yanında olmadığını söyledi. Onlar arabayla giderken ben de takip ediyordum. Daha sonra arabayla önlerini keserek Aydın'a biber gazı sıktım ve bana yalan söylediği için darp ettim. Bu sırada yanımda çocukluk arkadaşım Vakıf A. ve sonradan tanıdığım İbrahim K. da vardı. Birol'u kendi arabama bindirdim. Vakıf ve İbrahim'in konuyla alakası olmadığı için onları yolda indirdim. Bu sırada da Birol'un ellerini ve ayaklarını bağlayarak otomobilin bagajına koydum." diye konuştu.

- "Öldürmek istememiştim cinnet geçirdim"

Birol Demir'i Babaeski ilçesine bağlı Sinanlı köyünde ormanlık alana götürerek evini baskına gelen kişilerin isimlerini öğrenmek için konuşmaya çalıştığını aktaran Demir, savunmasını şöyle sürdürdü:

"Birol benim amcamın oğlu. Bana sürekli saldırdığı için ellerini ve ayaklarını bağlamıştım. Çanakkale'den İstanbul'a giderken Sinanlı köyünde ormanlık alanda durdum. Birol ile ikimize yemek almıştım. Hem onu yiyelim hem de konuşalım istedim. Ancak sürekli bana hakaret ettiği için ağzını da bağladım. Bana isimleri söylemediği için Birol'u soydum ve bana isimleri söylemesi için gözdağı vermek amacıyla kıyafetlerini çıkartarak İstanbul'da çıplak gezdireceğimi söyledim. Yapacağıma inandırmak için arabada bulunan benzini kıyafetlerinin üzerine dökerek yaktım. Bana vurmaya çalıştı, sürekli hakaret ve küfür ediyordu. Ben de vurmaya başladım. Öldürmek istememiştim cinnet geçirdim. Kendimi kaybetmiştim ve boğarak öldürdüm."

Sanık Aydın M. de mağdur olduğunu belirterek, "Ben Özcan'ın Birol'u kaçıracağını bilmiyordum. Sadece konuşmak ve barışmak istediğini söylemişti. Beni de darp etti. Daha sonra Birol'un babası ve akrabaları da Birol'un kaybolmasıyla benim alakam olduğu gerekçesi ile beni ormanlık alana götürerek işkence yaptı. Bu konuyla ilgili de cumhuriyet savcılığına giderek şikayetçi oldum. Benim bu konuyla hiçbir alakam yok. Yardımcı olmak için bütün bildiklerimi Birol'un kaçırılmasından sonra polise anlatmıştım." diye konuştu.

Mahkeme heyeti diğer sanıklar Şevket B, Vakıf A, İbrahim K. ile avukatların da savunmalarını dinledi. Sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verilerek duruşma başka bir tarihe ertelendi.