Irak'ta DAEŞ'ten kaçan sivillerin durumu

- Erbil yakınındaki Dibege Çadır Kampı'na yerleştirilen iç göçmenlerin sayısı son üç günde 3 binden 14 bine yükseldi - Kamp Sorumlusu Ubeydullah: - "Bazen kendilerini kontrol etmekte zorluk çekiyoruz, çünkü ağır bir depresyon içindeler. Bu insanlar iki yıl boyunca dünyanın en vahşi örgütünün kontrolünde yaşadı" - Kamp sakinlerinden Halef: - "DAEŞ'in sivillere karşı tavrı çok kötü. En basit bir örnek olarak, erkeklerin uzun paçalı elbise giymelerine izin verilmiyor. Birkaç kişinin bu sebepten idam edildiğine şahit oldum"

Google Haberlere Abone ol
Irak'ta DAEŞ'ten kaçan sivillerin durumu

ERBİL (AA) - İDRİS OKUDUCU - Irak'ta terör örgütü DAEŞ'in elinde tuttuğu Musul'dan kaçmayı başaran sivillerin yerleştirildiği Dibege Çadır Kampı'ndaki iç göçmenlerin sayısının son üç günde 3 binden 14 bine yükseldiği belirtildi.

Kamp Sorumlusu Rızgar Ubeydullah, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Musul'u kurtarma operasyonu sürecinin hız kazanmasıyla kamptaki iç göçmen sayısının büyük artış gösterdiğini söyledi.

Erbil kent merkezinden yaklaşık 30 kilometre mesafede bulunan kampın geçen yıl geçici olarak kurulduğunu belirten Ubeydullah, şu bilgileri verdi:

"Dibege Çadır Kampı bir yıl önce geçici süreliğine 5 bin iç göçmen için hazırlandı. Musul'u kurtarma operasyonu süreci başlamadan önce yaklaşık 700 aile kalıyordu, ancak bu süreç hız kazandıktan sonra iç göçmen sayısında büyük artış oldu. Kampta kalanların sayısı son üç gün içerisinde 3 binden 14 bine yükseldi."

İki yıl boyunca ağır şartlar altında yaşayan iç göçmenlerin psikolojilerin çok kötü olduğunu vurgulayan Ubeydullah, "Bazen kendilerini kontrol etmekte zorluk çekiyoruz, çünkü ağır bir depresyon içindeler. Bu insanlar iki yıl boyunca dünyanın en vahşi örgütünün kontrolünde yaşadı." diye konuştu.

- Ölüm korkusu içinde iki yıl

DAEŞ'in elinden kurtulmayı başaran kamp sakinleri de iki yıl boyunca ölüm korkusu içerisinde açlık ve hastalıkla mücadele ettiklerini belirtti.

Kamptaki sivillerin çoğu artık DAEŞ'ten uzak, güvenli bir bölgede olsa da açık bir şekilde kameralara konuşmaktan kaçınıyor. Çünkü akraba ve yakınlarından birçoğu hala örgütün kontrol ettiği bölgelerde bulunuyor.

Can güvenliği gerekçesiyle isimlerinin açıklanmasını istemeyen bazı kamp sakinleri, örgütün, halkın dünyayla irtibatını kesmek ve tam kontrol sağlamak için cep telefonu kullanımını yasakladığını aktardı. Anlatılanlara göre, buna aykırı davranıp üzerinde telefon tespit edilen kişi ise "muhbirlikle" suçlanıp idam ediliyor.

DAEŞ'in, kontrol altında tuttuğu Musul kent merkezi ve bazı çevre bölgelerde çanak anten kullanılmasına da izin vermediği belirtiliyor. Kamp sakinlerine göre bu yasakların amacı, halkın Irak'taki kurtarma operasyonlarından haberdar olmasını engellemek.

Irak ordusuna bağlı güvenlik güçlerinin köylerini kurtarmasından kısa bir süre önce Musul kent merkezine gittiğini söyleyen kamp sakini Mervan Ahmed, karşılaştığı manzarayı şöyle anlattı:

"Üniversite sınavlarına girmek için Musul'daki okuluma gittim, ancak yol boyunca birçok kontrol noktasıyla karşılaştım. Kent merkezinde güvenlik önlemlerinin en üst seviyeye çıkarıldığını gördüm. Her cadde ve stratejik noktada militanlar nöbet tutuyordu. Üniversiteler dahil okullar tamamen kapatılmıştı. Fazla dolaşmadan aynı gün içerisinde köye döndüm."

DAEŞ'in sivilleri kalkan olarak kullandığını aktaran Ahmed, "Örgüt hiçbir şekilde sivillerin kendisi tarafından kontrol edilen bölgelerden kaçmasını istemiyor. Bu yüzden insanlar mecburi bir şekilde orada kalıyor ya da fırsatını bulduğu takdirde kaçmaya çalışıyor." dedi.

- İdam kararına bahane

Musul'un güneyinde yer alan ve yaklaşık bir hafta önce geri alınan Haci Ali köyünden Hüseyin Halef ise örgütün sudan bahanelerle sivilleri idam ettiğini vurguladı.

Halef, "DAEŞ'in sivillere karşı tavrı çok kötü. En basit bir örnek olarak, erkeklerin uzun paçalı elbise giymelerine izin verilmiyor. Birkaç kişinin bu sebepten idam edildiğine şahit oldum." diye konuştu.

Kampın bir başka sakini Mahmud Muhammed ise kendi imkanlarıyla ailesini geride bırakıp kaçmayı başardığını anlattı. DAEŞ'in elinden kaçmayı çalışan sivillerin ağır bedeller ödeyebileceğini belirten Muhammed, şunları kaydetti:

"DAEŞ'in ölümünden kaçmaya çalışırken, bir başka ölüm tehlikesi karşınıza çıkabilir. Ölümden ölüme koşuyor gibisiniz. Peşmerge veya Irak ordusunun mevzilerine doğru gelirken, yol boyunca birçok mayın ve bombalı tuzaktan dolayı hayatınızı kaybedebilirsiniz."

Dibege Çadır Kampı'ndaki şartların yetersizliğinden de şikayet eden Musullu aileler, insani yardımların artırılması beklentilerini dile getirdi.

Yorumlar