İhracat Zirvesi 2016

- Başbakan Yıldırım: (2) - "15 Temmuz'u yaşamış bir ülke olarak, kamu kurumlarının içerisine yuvalanmış, bütün kurumların sistemini adeta zehirlemiş bir alçak örgütün oluşturduğu mikropları hala temizleyebilmiş değiliz, bunun için gayret ediyoruz. O yüzden de bürokraside, kollukta, yargıda, askerde hala bu temizlik harekatı devam ediyor, bir müddet daha devam edecek" - "(FETÖ) Bu örgüt, küresel bir terör örgütü. İşin adını doğru koymamız lazım. Sadece Türkiye'nin başının belası değil, birçok ülkenin de potansiyel tehdidi olan bir örgütten bahsediyoruz. Bunlar bütün değerlerimizi kullandılar. Bizi biz yapan kutsallarımızı yok ettiler. Verdikleri tahribatın ölçülmesi, adeta imkansız hale geldi. Ama yapacakları en son iş, silahlı darbe girişimiydi. Onu da yaptılar, boylarının ölçüsünü de aldılar. Bundan sonra ne yapmak isterlerse, bu millet misliyle karşılık verecektir" - "Sırtını şu veya bu örgüte dayayan, şu veya bu devletin yönlendirmesiyle hareket edenler hem siyasette hem ticarette kaybetmeye mahkumdur"

Google Haberlere Abone ol
İhracat Zirvesi 2016

İSTANBUL (AA) - Başbakan Binali Yıldırım, "15 Temmuz'u yaşamış bir ülke olarak, kamu kurumlarının içerisine yuvalanmış, bütün kurumların sistemini adeta zehirlemiş bir alçak örgütün oluşturduğu mikropları hala temizleyebilmiş değiliz, bunun için gayret ediyoruz. O yüzden de bürokraside, kollukta, yargıda, askerde hala bu temizlik harekatı devam ediyor, bir müddet daha devam edecek." dedi.

Yıldırım, Ekonomi Bakanlığı koordinasyonunda Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından düzenlenen İhracat Zirvesi 2016'da yaptığı konuşmada, ister siyasette, ister ticarette, milletine güvenenin, güç alanın mutlaka kazanacağını söyledi.

"Sırtını şu veya bu örgüte dayayan, şu veya bu devletin yönlendirmesiyle hareket edenler hem siyasette hem ticarette kaybetmeye mahkumdur." diyen Yıldırım, ekonominin, gelişmenin olmazsa olmazını güven ve istikrar şeklinde açıkladı.

Yıldırım, güven ve istikrarın olmadığı ülkelerde ekonominin gelişmeyeceğini, toplumsal huzur ve kardeşliğin olmayacağını vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Burada bazı arkadaşların kötümser bir ruh halini gördüm. Bu durum doğrusu bizim ülkemiz için hak ettiğimiz bir durum değildir. Şunu kabul etmemiz lazım, büyük bir darbe belasından kurtulduk. Kolay bir iş değil, tanka, topa, tüfeğe, uçağa, helikoptere karşı hiçbir silahı olmayan, iman gücüyle, vatan gücüyle karşı koyan bir milletin zaferiydi 15 Temmuz gecesi. Çok büyük bir zaferdi. Gelecek için, bayrak için, çocuklarımız için meydanlara inen, canını seve seve veren şehitlerimizi şükranla, rahmetle anıyorum. Gazilerimize hayırlı uzun ömürler diliyorum. Gerek vatan savunmasında, gerekse demokrasi ve özgürlük mücadelesinde bu kahramanlarımız, bu ülkenin daha huzurlu, güvenli olması için onlar gereken her şeyi yaptılar."


- "Hem darbeyi hallettiniz hem ekonomiyi yoluna koydunuz"

Başbakan Yıldırım, böylesine zor bir dönemden geçen Türkiye'de, çok daha farklı şeyler beklediklerini aktararak, "Onlar zannetti ki 15 Temmuz girişiminden sonra Türkiye'de her şey altüst olacak, ekonomik istikrar bozulacak ve toplumda çok büyük kargaşa, huzursuzluk meydana gelecek ama hesapları tutmadı." diye konuştu.

Milletin, sadece darbeyi önlemediğini, aynı zamanda Türkiye'nin ekonomisine yapılmak istenen darbeye de karşı koyduğunu vurgulayan Yıldırım, şöyle devam etti:

"İlk mesai gününde 2,5 milyar doları bozdurarak bankalara koydunuz, ekonomi zarar görmesin diye. Hem darbeyi hallettiniz hem ekonomiyi yoluna koydunuz. Takip edilen 15 gün içinde bozdurulan döviz miktarı 12 milyar dolara çıktı. Bu bir telkinle değil, bir talimatla değil, bu ülkenin asil evlatlarının hür iradesiyle, ülkesini, milletini düşünerek ortaya koyduğu bir vatanseverlik örneğidir. Bu da sadece bu asil millete yakışır, Türk milletine yakışır, sizlere yakışır."

Yıldırım, dünyanın zor günlerden geçtiğini, 2008'den beri küresel daralmanın, küresel krizin devam ettiğini aktararak, küresel krizin en önemli sonucunun da küresel ticaretteki daralma olduğunu söyledi.

Küresel ticaretteki daralmanın da en önce ihracatçıları, ticaretle meşgul olanları etkilediğini belirten Yıldırım, "Üstüne üstlük, pazar daralınca bu sefer rekabet konusu da ön plana çıkmaya başlıyor. O halde ne yapmak lazım? Yeni birtakım çareler üretmemiz lazım. Yeni yöntemler geliştirmemiz lazım. Hükümet olarak biz iş başına geldiğimizde dedik ki 'Bizim ekonomideki hedefimiz bir yatırım, iki istihdam, üç üretim, dört ihracat. Bu dört hususta çok büyük destek vereceğiz. Büyük bir gayret göstereceğiz." ifadelerini kullandı.


- "Alçak örgütün oluşturduğu mikropları hala temizleyebilmiş değiliz"

Geçilen 6 ay içerisinde aslında bu anlamda düzenleme olarak çok şey yaptıklarına işaret eden Yıldırım, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Ama burada da görüyorum, başka yerde de karşılaştığım bir şey var. Tabii 15 Temmuz'u yaşamış bir ülke olarak, kamu kurumların içerisine yuvalanmış, tüm kurumların sistemini adeta zehirlemiş bir alçak örgütün oluşturduğu mikropları hala temizleyebilmiş değiliz, bunun için gayret ediyoruz. O yüzden de bürokraside, kollukta, yargıda, askerde hala bu temizlik harekatı devam ediyor. Bir müddet daha devam edecek. Bu da devlet aygıtının işleyişini der demez olumsuz etkiliyor. Bazıları giderayak hainlik yapmaya devam ediyor. Kararlar alınıyor ama burada da ona şahit oldum, uygulamalarla ilgili hala problemlerimiz var. Demek ki karar almak yetmiyor, takip edeceğiz, uygulamada ortaya çıkan aksaklıkları da gidereceğiz. Buradan size 65. Hükümetin Başbakanı olarak açık bir şey söylüyorum, karşılaştığınız her sorunun çözümü için şahsen yanınızdayım. Bizim enerjimizi azaltan, hızımızı kesen bu bürokrasi canavarına karşı birlikte mücadele edelim. Bu bizim ortak geleceğimiz. Devletin görevi vatandaşın işini zorlaştırmak değil, devletin görevi vatandaşın işini kolaylaştırmak, önünü açmak, sorunlarını çözmek. Burada da ciddi bir direncin olduğunu biliyoruz, kaynağını da biliyoruz. Ama sabredin, bunların hepsinin üstesinden geleceğiz."

Başbakan Yıldırım, "Bir yandan da Türkiye'de istikrarın bozulacağı, ekonominin kötüye gideceği yönünde yine bu alçak terör örgütünün ülkemiz dışında belirli mihraklarda acımasızca bir algı operasyonu tüm hızıyla devam ediyor." dedi.

Ancak ne yaparsa yapsınlar asla başarılı olamayacaklarını aktaran Yıldırım, "Çünkü yaptıkları iş yanlış iştir, yaptıkları iş ne insanlığa sığıyor, ne hukuka sığıyor, ne de vatandaşlığa sığıyor. Bu örgüt küresel bir terör örgütü. İşin adını doğru koymamız lazım. Sadece Türkiye'nin başının belası değil, birçok ülkenin de potansiyel tehdidi olan bir örgütten bahsediyoruz. Bunlar bütün değerlerimizi kullandılar. Bizi biz yapan kutsallarımızı yok ettiler. Verdikleri tahribatın ölçülmesi adeta imkansız hale geldi. Ama yapacakları en son iş silahlı darbe girişimiydi, onu da yaptılar, boylarının ölçüsünü de aldılar. Bundan sonra ne yapmak isterlerse bu millet misliyle karşılık verecektir." değerlendirmesinde bulundu.

Başbakan Binali Yıldırım, ümitsiz olmaya gerek olmadığını vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"2017 yılı çok daha güzel olacak. Buradan söylüyorum. Hesabınızı ona göre yapın. Beklemeye gerek yok. Bu yapılan algı operasyonları Türkiye'nin gerçek gücünü yansıtmıyor. Türkiye'nin gerçek yüzü, gerçek potansiyeli, kabiliyeti bunun çok çok üzerinde. Bunu birebir konuştuğunuzda muhataplarınız da söylüyor. Ama ne yapılıyor? 'Önce bir moralleri bozalım, verimi düşürelim, insanların geleceğe yönelik ümitlerini azaltalım, böylece darbeyle yapamadığımız işleri belki yapabiliriz' gayreti içerisindeler ama asla başaramayacaklar. Bunu bilmenizi istiyorum."

(Sürecek)

Yorumlar