Gözaltında darp iddiasıyla ilgili ihlal kararı

- Anayasa Mahkemesi, torunuyla parkta bulunduğu sırada güvenlik görevlisinin, cinsel taciz ihbarıyla karakola götürülen kişinin, polislerce darbedildiği iddiasına yönelik etkili soruşturma yürütülmediğine karar vererek, bu durumu hak ihlali saydı - İhlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için soruşturmanın yenilenmesine ve başvurucuya 5 bin lira manevi tazminat ödenmesine hükmedildi

Google Haberlere Abone ol
Gözaltında darp iddiasıyla ilgili ihlal kararı

ANKARA (AA) - Anayasa Mahkemesi, cinsel taciz iddiasıyla karakola götürülen Tahir Gökatalay'ın, polislerce darbedildiği iddiasına yönelik etkili soruşturma yürütülmediğine karar vererek, bu durumu hak ihlali saydı.

Resmi Gazete'de yayımlanan karara göre, Gökatalay, 2011'de torunuyla parkta olduğu sırada bir başka çocukla konuştuğunu gören güvenlik görevlisinin cinsel taciz ihbarında bulunması üzerine polisler tarafından gözaltına alındı.

Yakalama tutanağında Gökatalay'ın, karakola götürüldüğünde kendisini yere atarak zarar vermeye çalıştığı ifade edildi.

Gökatalay hakkında Ankara Meslek Hastalıkları Hastanesinde düzenlenen adli muayene raporunda, vücudunda doku zedelenmesi, cilt sıyrığı ve tırnak köklerinde kanamalı kesik gibi bulgulara rastlandığı belirtildi.

Cumhuriyet savcısına, Gökatalay'ın polislere görevlerini yaptırmamak, tehdit ve hakaret suçu nedeniyle polis merkezine getirildiği, alınan doktor raporunda darp ve cebir izi bulunmadığı yönünde bilgi verildi. Ayrıca, Gökatalay'ın polisteki ifadesinde, cinsel taciz suçlamalarının yanlış anlaşılmadan kaynaklandığını belirttiği aktarıldı.

Gökatalay, cumhuriyet savcısının talimatıyla görevi yaptırmamak için direnme suçundan gözaltına alındı.

Ankara Meslek Hastalıkları Hastanesince Gökatalay hakkında düzenlenen gözaltı çıkış raporunda başvurucuda darp ve cebir izine rastlanmadığı belirtildi.

- Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulundu

Cumhuriyet Başsavcılığına sevk edilen Gökatalay, savcı ile görüştürülmeden salıverildiğini ileri sürdü.

Bu iddialara karşı polisler, Gökatalay'ın parkta 20-25 kişinin arasında kaldığını gördüklerini, kendisinin karakola gelmemek için direndiğini savundu. Soruşturma sonucunda polis memurları hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi.

Karara yapılan itirazın reddedilmesi üzerine Gökatalay, Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulundu.

Gökatalay, başvuru dilekçesinde, yakalama sırasında ve karakolda darbedildiğini, şikayetçi olmaması için tehdit edildiğini, cumhuriyet savcısına sağlık raporu hakkında yanıltıcı bilgi verildiğini ve soruşturmanın etkili şekilde yürütülmediğini ileri sürdü.

Yüksek Mahkeme, Gökatalay'ın iddialarına yönelik etkili soruşturma yürütülmediğine ve haklarının ihlal edildiğine karar verdi.

İhlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için soruşturmanın yenilenmesine, Gökatalay'a 5 bin lira tazminat ödenmesine hükmedildi.

- "Yeterli delil toplanmadı, raporlar arası çelişkiler giderilmedi"

Kararda, devletin, kişinin maddi ve manevi varlığını koruma hakkı kapsamında sahip bulunduğu pozitif yükümlülük çerçevesinde her türlü fiziksel ve ruhsal saldırı olayının sorumlularının belirlenmesini ve gerekiyorsa cezalandırılmasını sağlayabilecek etkili soruşturma yürütmek durumunda olduğu vurgulandı.

Sağlık raporları arasındaki çelişkinin giderilmediği ifade edilen kararda, karakol kamera kayıtlarının araştırılmadığı, başvurucunun iddiaları kapsamında değerlendirme yapılmadığı, maddi olayı açıklığa kavuşturabilecek nitelikte delil toplanmadığı aktarıldı.

Kararda şu ifadelere yer verildi:

"Darp raporunun cumhuriyet savcısına bildirilmemesi gibi koruma mekanizmalarının ihlaline yönelik iddiaların, işkence ve kötü muamele yasağı kapsamındaki etkili soruşturma ilkeleri doğrultusunda açıklığa kavuşturulması önem taşımaktadır. Yapılan soruşturma kapsamında verilen kovuşturmaya yer olmadığı kararının gerekçesinde darp raporunun, cumhuriyet savcısına bildirilmediği yönündeki iddianın, başvurucunun sağlık raporunda darp ve cebir izi bulunmadığı şeklinde karşılandığı ancak karar gerekçesinin aksine anılan sağlık raporunda yaralanmaların tespit edildiği anlaşılmaktadır.

Açıklanan nedenlerle Anayasa'nın 17. maddesinin 3. fıkrasının öngördüğü, devletin etkili soruşturma yapma usul yükümlülüğünün ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir."

Yorumlar