Görme engelli milli futbolcudan engellilere tavsiye

AMASYA (AA) - MURAT DEMİRCİ - 2016 Rio Paralimpik Oyunları'na Türkiye Görme Engelliler Milli Futbol Takımı'nın oyuncusu olarak katılacak olan Celal Çoban, "Önemli olan zorluklar karşısında yılıp kenara çekilmek değil, mücadele etmek. Normal insanlar için zor bir iş karşısında kenara geçip oturabilirler, bizim için öyle bir şey söz konusu değil." dedi.

Rio de Janeiro'da 7-18 Eylül tarihlerinde düzenlenecek Paralimpik Oyunları'nda grubunda Brezilya, İran ve Fas'ın görme engelliler milli takımları ile mücadele edecek Türk Görme Engelliler Milli Futbol Takımı, ilk maçını 9 Eylül'de İran ile yapacak.

Denizli Görme Engelliler Spor Kulübünde oynayan 23 yaşındaki milli sporcu Celal Çoban, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2009 yılından bu yana milli takıda forma giyme sansı bulduğunu söyledi. Milli takımda oynamanın bambaşka bir duygu olduğuna dikkati çeken Çoban, maça çıktıklarında yaşadıkları duyguların anlatılamayacağını bildirdi.

Şampiyonalar sonunda ülkelerine kupa veya madalya kazandırdıklarında, milli marşlarını söylerken ise bambaşka duygular hissettiklerinin altını çizen Çoban, şöyle devam etti:

"Yedi yıldır çıktığım her maçta bu duyguları fazlasıyla hissediyorum. Sonuna kadar kendimize güveniyoruz. Biliyoruz işimiz kolay değil fakat bizler bu zor işleri başaracağımıza inandığımız için yola çıkıyoruz. Grubumuzda dünyanın en iyisi Brezilya var, Asya şampiyonu İran ve Afrika şampiyonu Fas var. Biz de Avrupa şampiyonuyuz. Onlardan korkmuyoruz, onlar bizden korksun. Biz Rio'ya altın madalyayı almak için gidiyoruz."

- "Bir kenara çekilerek hiçbir şey kazanamayız"

Celal Çoban, bazı sporları yapmanın yetenek ve öz güvenle ilgisi bulunduğunu, insan kendisine güven duyduktan sonra engelli de olsa her şeyi yapabileceğini anlattı.

Görme engellilerin normal insanlara göre mutlaka bazı sıkıntılar yaşandığına işaret eden Çoban, şunları kaydetti:

"Önemli olan zorluklar karşısında yılıp kenara çekilmek değil, mücadele etmek. Normal insanlar için zor bir iş karşısında kenara geçip oturabilirler, bizim için öyle bir şey söz konusu değil. Biz bir işi yapamadığımız zaman daha çok hırslanıyoruz. Bu hırsımız ve kendimize olan inancımız sayesinde çok şükür bu noktalara kadar geldik. Her şeyden en önemlisi normal insanlardan farkımızın olmadığının tüm engelli arkadaşlarımızın farkına varmaları gerekir. Bir kenara çekilerek hiçbir şey kazanamayız. Tam tersine her şeyi kaybederiz."

İnsanlara neler yapabileceklerini gösterebilmeleri için ilk önce dışarı çıkmaları gerektiğini belirten Çoban, "Ailelere de bu konuta çok fazla iş düşüyor. Maalesef ailelerimizde 'Benim çocuğum engelli bir şey yapamaz' anlayışı bulunuyor. Bizim korumacı bir aile yapımız var. Bu korumacılığı bir kenara atmamız gerekiyor. Çünkü engelli insanlarımızda fark edilemeyen çok büyük potansiyel var. Bu insanların dışarıya çıkması gerekiyor. Engelliler olarak ne kadar çok dışarı çıkarsak, ne kadar hayatın içinde olursak yapabileceğimizi, başarabileceğimizi insanlar daha rahat görebilirler." değerlendirmesinde bulundu.

Kendisinin de bulunduğu yere ailesinin desteği ile geldiğini vurgulayan Çoban, "Ailem beni her zaman destekledi, her zaman bana yardımcı oldu. Antrenmanlarımda da kardeşim bana yardım etti." diye konuştu.